YKP programında da belirtildiği gibi hiçbir durumu önceden reddetmeden, her koşulu kendi içinde değerlendirerek kararlar alır.
İş ve güç birlikleri de bu ilke çerçevesinde değerlendirilir.
Kıbrıs’ın kuzeyinde bir süredir kendini hissettiren sorun, birliğin gerçekleşmesinin ana hedef haline getirilmesi ve birliğin hedefinin ne olduğu sorusunun unutulmasıdır.
YKP herhangi bir dönemdeki seçimi, bu seçimlerin doğuracağı koşulları ve seçim dönemindeki mücadeleyi ve bu mücadelenin kimlerle yapılacağını yine içinde bulunulan somut koşulların somut değerlendirmesi sonucu, tüm organlarında tartışarak karar verir.
YKP, seçimlere katılmak için ittifak yapılıp yapılmayacağına da kendi somut koşulların somut tahlili çerçevesinde kararlar verir. Ancak iş ve güç birliklerini seçim ittifakına indirgemez.
Maalesef, Kıbrıs’ın kuzeyinde birlik tartışmalarında genel yaklaşım sadece örgüt üst kademeleri nezdinde ve esas itibariyle de seçimleri gözeten bir biçimde ele alınmaya devam ediyor.
Solda birlik ya da iş ve güç birliği ya da bir araya gelme sürecinin “aşağıdan” örgütlenmesi, “tabanı” hem de sadece mevcut örgütlerin tabanını değil, halihazırda varolan yapılarda yer bulamamış birey ve kesimleri de sürece dahil edilmesi ile gerçekten hedefine ulaşabilecektir.
“Meclise girip yapılacak büyük siyaset sahnesinde” değil de öncelikle “sokakta”, yani toplumsal direniş ve mücadeleler içerisinde yaratılacak ortak eylem zeminleri aracılığıyla gerçekleşek birlik ya da bir araya gelmeler rejime karşı gerçek bir alternatif oluşturacaktır.
Çeşitli yapılar, örgütler, inisiyatifler, toplumsal mücadeleler içerisinde biraraya gelmemiş, birlikte yürümemiş ve bilgi alış verişinde bulunmamış ise, toplumsal hareketler içerisinde yan yana gelmek mümkün olamamışsa, yalnız seçimler için ittifaka gitmek, ittifaka katılanların dahi çok da ciddiye almadıkları, “adet yerini bulsun” diye ya da “gündeme gelmek için” söz konusu edilen bir tercih olarak kaldığını defalarca yaşayıp gördük.
Kıbrıs’ın her iki yanındaki toplumsal hareketin yenilenebilmesi, yeniden anlamlı ve etkili bir siyasal aktör halini alabilmesinin koşullarından biri, sokakta ortak eyleme kapasitesinin, değiştirebilme güveninin ve ona olan inancının gündelik mücadeleler içerisinde hayata geçirilmesi ile mümkündür.
YKP, insan hak ve özgürlüklerinin geliştirilmesi amacıyla, anti-militarist, ekolojist, toplumsal cinsiyet eşitliği ve emek mücadelelerini merkezine alarak, Kıbrıs sorunun çözümüne de odaklanan, emekçilerin ve tüm ezilenlerin acil güncel sorunlarına çözümler için solda birlik meselesini toplumsal mücadeleler içerisinde ortak birleşik eylem alanları oluşturulması temelinde ele alınması gerektiğini vurgular.