arşivUlus IrkadHALK DESTEĞİ OLMADAN – Ulus Irkad
yazarın tüm yazıları:

HALK DESTEĞİ OLMADAN – Ulus Irkad

Yeniçağ podcastını dinleyin

Durumların Kıbrıstürk halkını nereye götürdüğü pek bilinmemekte. Bundan yaklaşık yedi sene önce oluşan halk dinamiği harcanınca bundan sonra o dinamizmi nasıl oluştururuz diye de kimse düşünmedi ama şu gerçek var ki bu dinamizm harcandığı için de Kıbrıstürk halkı kendini de yitirme tehlikesi altında. Yedi sene önce tüm örgütler hep birlikte değişim için kapsansa ve hep birlikte hareket etmiş olsalardı, yani oluşan değişim arzusunu halkın siyasal iradesi ve kaderinin belirlenmesi doğrultusunda kullanmış olsalardı bugünkü durumda olmayacağımız da bir gerçek. Ne yazık ki şu anda yedi sene önceki durumdan da geriye düşmüş durumdayız. UBP’nin başarısı ise kendi başarısı değildi. Ondan öncekilerin başarısızlıklarının bir neticesiydi. Serbest piyasa adlı vahşi kapitalizmi sol adına öne sürer ve onları seçimler öncesinde halkın önüne getirmeyip iktidar olduktan sonra uygulamaya çalışırsanız bu çöküş yaşanacaktı ki, yaşanan çöküş varolmayı bile tehlikeye düşürdü. Peki ne değişti? Bir hiç… Peki seçim olursa ne değişecek? Bugünkü şartlar içerisinde bir hiç. Sanıyor musunuz ki gelecek olanlar bu günkü temel alınarak ve de bu günkü politikalara set çekerek halkın istenci doğrultusunda hareket edecek? Yok öyle bir şey. UBP’nin hedef aldığı politikaları onlar da aynen uygulayacaklar ve belki de yeni taleplerle halkın karşısına çıkıp halkı daha da kıracaklar. Kıbrıstürk halkı şöyle bir dönüm noktasında aslında: Keni kaderini ve siyasal iradesini kendisi belirlemeden de bu statüko bu şekilde devam edecek. Gelen gideni aratacak ama gelenler de bir eskisinden daha iyi olmayacak. Toplumsal bir silkinme ve toplumsal bir politik devrim ancak Kıbrıstürk halkını kurtarır. Yani 2003 yılındaki değişim arzusunun çok daha yüksek bir şekilde haykırılması gerekiyor ama aynı rehberle değil. Bu defa tüm Kıbrıstürk örgütlerinin (meclistekilere sadakat duyanların dışında) birleşerek bu değişim dinamizmine kitlesel bir ses çıkarması gerekiyor.

Neler yapılmalı? Tüm emekten yana olan örgütler toparlanmalı ve kendi aralarında şimdiki duruma çare olabilecek şartları tartışmalı. Bu yeni bir siyaset meydanı oluşturmalı. Bu tartışmalar medya yoluyla da halka duyurularak halk bu politik tartışmaların içine çekilmeli. Bu bir bakıma Kıbrıstürk halkının tarihle hesaplaşması da olmalı ve sonuçta ortaya çıkacak tezlerle irade belirlenmesi sağlanmalı. Siyasal irade konusunda da bir örgütlenmeye gidilerek toplumsal bir talep olarak bu öne sürülmeli. İşte bu talep eğer güç kazanırsa Kıbırısrum toplumuyla bir siyasal ortamda tartışılmalı. Eğer kabul edilirse de ortak bir çözüme kadar gitmeli. Kıbrıstürk halkı siyasal istencini yedi sene önce olduğu gibi ortaya koymaz ve mevcut meclis partileri ile bunu belirlemeye çalışırsa gene aynı durumlar ortaya çıkacak ve bir sonuç olmayacak, sonuçta statüko gene son sözünü söyleyecektir.

Bu platforum ekonomik çareler de üretmeli. En basitinden Kıbrıstürk halkının elindeki üretim araçlarının bir envanteri çıkarılarak nelere sahip olduğu belirlenmeli. Vergiler, çok kazanandan çok, az kazanandan az şeklinde belirlenirken, elbette Kıbrısrum toplumuyla gereken sözleşmeler yapılır ve ortak bir çözüm paydasında buluşulurken, Türkiye devleti ile de masaya oturularak gelecek konusunda tartışılmalı , Türkiye’nin eğer olacaksa katkılarının ne olacağı konusunda artık açık açık konuşulmalı, Türkiye’den gelecek ekonomik empoze şeklindeki paketlerin şimdiki gibi halkın zararına olduğu vurgulanmalı, Tayyip Erdoğan hükümetine bundan sonra paketlerin tartışılmasının bile onaylanmayacağı söylenmeli. Derhal AB ile temaslara başlanmalı ve AB’nin gerek ekonomiye gerekse buradaki kültürel değerlere yapacağı katkılar açıkça görüşülmeli veya belirlenmeli. Belirlenmeyen hiçbirşey ortada kalmamalı herkes ne yapacağını bilmeli.

İçte daha planlı bir ekonomi uygulanmalı. Bankalar ve üretim araçları oldukça yakından kontrol altına alınırken, kamu alanına yapılacak yatırımların da planlaması yapılmalı. Turizm alanında da AB turizm acenteleriyle yakından temasa geçilerek Kıbrıstürk tarafının bu ekonomik ilişkiden bir karının olması gerektiği söylenerek bir planlamaya gidilmeli. Hava ve deniz limanları da bu yoğunluk içerisinde açılmalı, Kıbrıstürk halkının bu temaslardan gelirinin yükselmesi sağlanmalı. Maraş konusu da artık tüm bu taraflarla görüşülmeli; dünya uluslar arası hukukuna uygun olan her şey yapılmalı. Sadece Maraş konusu değil, Güney’deki Kıbrıstürk mallarının konusu da görüşülürken 1963 yılından beri mevcut tüm toprak sorunları ve zararlar da masaya getirilerek zarar gören tüm Kıbrıstürk ve Kıbrıslırumlar tazmin edilmeli. Eğer malların kullanılamama bedeli öne çıkarılacaksa 1963-64 yıllarından, hatta 1974 yılından beri kullanılamayan Kıbrıstürk malları da bu görüşmelerde masaya getirilmeli.

Eğitim kurumları da AB şartlarına göre şekillenmeli, bu konuda kapasite neyse o kullanılmalı. Aşırı bir üniversiteleşmeye gidilip de sonuçta şimdiki hüsranların oluşmamasına dikkat edilmeli. Çağdaş ilkelere uygun bir eğitim politikası olmalı. Yaratıcı düşünce, kritik düşünce bu eğitimde yer almalı. Kontrollu bir eğitim politikası Kıbrıstürk halkı için de olumludur ilkesi geçerli olmalı. Bu eğitim kurumlarında evrensel hangi şartlar varsa o uygulanmalı, çağa uygun tüm dünyada örnek kurumlar oluşturmaya çalışılmalı.

Şu anda bir kaos yaşanmakta. Bu kaosun sonrasında her şey daha da belirginleşirken, Kıbrıstürk halkının dinamizmi oldukça önemli.

Kıbrıstürk halkının dinamizmini doğru yönde kullanmak ise her şeyden önce gelmekte. Seçim uğruna bu dinamizmi tekrar kırmak, ortadan kaldırmak ise hiç kimsenin veya hiçbir gücün elinde olmamalı. Ortama eleştirel yaratıcı düşünce ile bakan ve meclisteki partilerden taraf ağırlık almayan emekçi örgütlerinin daha fazla insiyatif alacağı bir platforma doğru gidilirken tekrar yedi sene içindeki hallere düşmemek için daha mantıki bir politika izlenmesi gerekiyor. Bu sadece bir gereklilik değil aynı zamanda varolmak için de bir ihtiyaç.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
355AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin