Bir şarkı vardır bilirsiniz: Derdim çoktur, hangisine yanayım !
Şimdi bu ülkenin kuzeyinde de durum bu şarkı misali.
Sorun sorun üstüne.. Hangi birini yazayım !
Yazsam da ne olacak ki !
Bu güne kadar kaç kez yazdık, sonuç ortada.
Sorunlara kulak verecek bir makam yok ki,
Sorunları dinleyecek yetkili bir merci yok ki,
Gün geçmiyor ki Kıbrıslının alışık olmadığı bir olayla karşılaşmayalım,
Hemen hemen her gün gazete manşetlerini trafik kazaları doldurmaktadır,
İnsanlar ölmekte, yaralanmakta, milyonlarca liralık kayıplar meydana gelmekte,
Kimin umurunda! Duyarlı birkaç kişi, bazı sivil toplum örgütü uyarmaya çalışmakta:
Yolları ıslah edin! Araç muayenelerini tamam yapın vs.
Ama onlar sabit hız kameraları yetmedi,vatandaşa ceza kesmek için seyyar hız kontrol kameraları ile tuzak kurmaya devam etmekte,
Hemen hemen hergün gazete manşetlerine, gazete sayfalarına bir başka olay, Kıbrıslının hiç alışık olmadığı bir başka olay, “ tecavüz” olayları yansımaktadır.
Envai türden tecavüz olayları: Nerede ise bebeklere de saldıracaklar.
Bir laf vardır, “ ne uçan, ne kaçan kurtulur” tam da sanki bu olaylar için söylenmiş!
Hangi birini yazayım ! Yumak yumak olmuş, çözümü hergeçen gün daha da imkansızlaşan sorunlar..
Atatürk ilkokulunda Kıbrıslı öğrenci kalmamış!
Ee günaydın.. Bunun böyle olacağını yıllar, yıllar önce söyledik biz,
Ne oldu? Duyan oldu duymasına da, kimsenin umurunda olmadı.
Yahu insan, bütün bu olanlar karşısında bir “ auu” olsun çeker,
O da olmadı, ve bugün dahi yeterince yok.
Lefkoşa surlar içerisine gece araba ile girilmez oldu,
Ya peki yaya girilebiliyor mu?
Denemesi bedava.
Veya Girne kordon boyunda yürüyebilinir mi, yürüyebilene aşkolsun!
Ahh, ahh derdim çoktur hangisine yanayım!
Hasta olmaya görsün insanlarımız,
Hastanelerde tedavi olabiliyorsanız, veya tedavi için sıra bulabiliyorsanız şanslısınız,
Olmadı Makarios, o da olmadı özele..
Özel. Ne hoş kelime: Güzel..
Eğitim sektörüne bakalım mı? Baksak veya bakmasak ne yazar.
Bir zamanlar TC üniversitelerine yüzlerce öğrenci girebilirken, şimdi Şırnak’ın da gerisine düşüldü,
Mevcut sınıflar tıka basa.. Öğrenciler öğretmenin, öğretmen öğrencilerin lisanından anlamıyor,
Üniversitelerin sahte diploma verdikleri duyurulmakta,
Kuran kursları, Fetullahın okulları hepsi gelmiş memlekete,
Mevcut okullar artan nüfusu taşıyamamakta ama memlekette camiler artmakta,
Dedim ya hangi birini yazayım:
Karpaz parsellendi. Bir kısmı yahudilere, bir kısmı TC’li islamcı sermayeye peşkeş çekilmekte,
Saray otel da satıldı nihayet,
KTHY’nin ruhuna çoktan fatiha okudular,
Elektrik kurumu, telekomünikasyon sırada,
Ha gayret efendiler, ha gayret,
Alavuna aladüe.. Geride hiçbir şey kalmasın Kıbrıslıya.
Satın ne varsa satın…
Bütün bunlar ne yazık ki birtakım yerli işbirlikçi yönetimler eliyle olmakta,
Kendi ülkesini, kendi insanını sevmeyen birtakım yönetimler tarafından yapılmaktadır bu tahribat,
AKP yetkililerinin önünde takla atan, koltuk sevdalısı birtakım siyasiler,
Hangi birini yazayım:
Nerede ise şimdiye kadar 10 parti değiştiren ve hala ahkam kesen vekilleri mi,
Sabah başka akşam başka konuşan “bakan”ları mı?
Yalanı hiç sıkılmadan yaşayan ve yaşatan politikacıların varlığını mı,
Hangi birisini yazayım?
Yazmakla bitmez ki! Yapılan tahribat, soygun, vurgun, taciz dizboyu…
Yine de duyarlı insanlarımızın ayağa kalkması için yazmaya devam…..