Yılın bitmesine sayılı birkaç gün kaldı.
Bu günler aslında insanlık aleminin en iyi günleri olmaktaydı,
İnsanlık aleminin dedimse, en azından açlıkla, savaşlarla pençeleşmeyenleri anlatmak istedim,
Biz Kıbrıslılar da önümüzde Kıbrıs sorunu gibi bir sorunla, bu sorunun yarattığı sorunlarla boğuşup dururken yine de yılın bu son günlerini, Cristması, yeni yılı kutlayabilenler katagorisinde bulunmaktayız.
Kıbrıslı bu bakımdan eğlenmesini de bilmektedir,
Bilmekteydi desem daha doğru olur herhalde.
Bize bunu çok gördüler,
Kim mi çok gördü?
TC asker sivil yönetimleri.
Hepsi. Her zaman için. Başa kim geldiyse,
Bizim bu yaşamımızı kıskandılar,
Ta diblerinde kendilerinden daha çağdaş bir toplumun var olmasını hazmedemediler,
Bir komlekse kapılıp gittiler ve hala bu komplekslerini yenemeyip üzerimize çullandılar,
Bunlara bir de buradaki kuklaları eklenince iş çığırından çıkmış oldu.
Birlik olup Kıbrıslıyı gırbaçlamaya başladılar.
“ Siz kim oluyorsunuz da bizden daha fazla ücret alacaksınız, daha iyi koşullarda yaşayacaksınız” diyerek bizleri kendilerine benzetmeye başladılar.
Koltuk sevdalısı birtakım yalakalar bunu hemen kabullendiler ve perde önünde yer aldılar.
Paket üstüne paket dayattılar,
Kamu çalışanların, emeklilerin ceplerine el attılar,
Emeklilerden vergi alınmayacak diye yazılı belgelere rağmen uygulama başlattılar,
Bu uygulamaya başladıkları gün, herkesin dile getirdiği 13. maaşlar da ödenmeyecek şeklindeki sorularına, defalarca, “ hayır 13. maaşlar ödenecek” dendi.
Şimdi ne oldu? 13. maaşlar ödenmeyebilir.
Neden. Vali razı olmamış! Ne yani valinin memleketinde 13. maaş mı var da burada da olacakmış!
O zaman yılbaşı üstü bir gırbaç daha vcurun Kıbrıslıya! Belki mamurlar!
Ne demiş vali ve vali temsilcileri, bir da bakacayık mahkeme emekliler hakkında ne karar verecek da ondan sonra düşünelim.
Hale bakın yahu! Ne kadar pervasız, korkusuz her yere saldırıyorlar.
Davanın görüşüleceği günden bir gün önce davanın durumunu görecekmiş da ona göre diye açıklama yaparak mahkeleri de etki altına almaktadırlar.
Yine ayrıca, bir de pakette olan, ama hala daha yapılmayan özelleştirmeler varmış, bir de bunların yapılmaması dolayısı ile 13. maaşların ödenmesini onaylamıyormuş!
Bir husus daha vardı konuşulan kamu kesiminde. Emeklilik ikramiyesinden vergi alınıp alınmayacağı hususu.
Bu tiplere sorarsanız öyle bir şey yokmuş!
İnandınız mı? Bunlar değil miydi daha düne kadar emekli maaşlarından kesinti yapmayacaklarını, 13.maaşları gününde ödeyeceklerini diyenler.
Onun için bunlara inanmayın. Bunların işi gücü yalan söylemek.
Göreceksiniz emeklilik ikramiyelerinden de vergi alınacak.
Ocak ayı içerisinde vergi yasasındaki düzenlemelere göre, kamu çalışanlarının ve emeklilerin maaşlarından bir kesinti daha yapacaklar.
Yani bir gırbaç daha vuracaklar.
Bu gırbaçlar ne kadar daha, ne zamana kadar devam edecek diye sorarsanız, buradak i ücretler Türkiyedeki ücretlerin seviyesine gelene kadar,
Buradaki işadamlarının da defterini dürene kadar,
Dev hipermarketlerin gelip, buradaki Lemar vs. ortadan silene kadar bu gırbaçlar devam edecek.
Baksanıza, elçilikte her şeyi kontrol edecek bir de memur görevlendirdiler.
Acenta yönetimin her kademesini televizyon ekranlarından aşağıladıkları, küçük düşürdükleri kalmadı şimdi bir de memur koymuşlar elçiliğe, buradaki yetkisiz ilgilileri her gün fırçasın.
Her ne iş yapılacaksa bu memur onay vermezse o iş yapılmayacak, o iş yapılmışsa da bu memur onay vermedikçe ödeme yapılmayacak.
Geçtiğimiz haftalarda meclis bütçe görüşmüş!
Vekiller de çıkıp konuştular. Sanki de burada bir devlet varmış da bütçesi görüşülürmüş!
Ne bütçesi! Bütçe de vitrinin süslerinden bir diğeri,
Dostlar alış verişte görsün misali acentalar oyalanıyorlar,
TC asker sivil yönetimleri herşeyleri ile çöreklendiler.
Kıbrıslının defterini dürecekler..
Ama herşeyi ile dürecekler,
Ne acıdır ki bu operasyonu da Kıbrıstaki yerli temsilcileri ile yapmaktadırlar,
Tabii hergün, her saat aşağılanmayı kabullenen yerli temsilciler olduktan sonra daha çok gırbaç yiyeceğiz.
Peki bu durum karşısında ne yapılmalı?
Bu durumu reddeden kesimlerin başkaldırması, direnişe geçmesi gerekmektedir,
Bu başkaldırı gerçekleşebilir mi, göreceğiz,
Bakın, daha dün mesai saatlerini ayarlayacağız diye öyle bir gırbaç vurdular ki kamu çalışanlarına!
Tam bir kölelik devri çalışma saatleri ayarlaması. Yazın kavurucu sıcağında mesai yapma!
Kamu görevlileri yeterli çalışır çalışmaz o ayrı konu. Getirilen sisteme bakın: Tam gün, yemek arası olmayan çalışma düzeni. Ha saat 5 te çıkmışsın işten, ha 3.30 da. Vali bey öyle istedi.
Komleks içinde olanlar emrettikçe, aşağılanmayı kabul edenler oldukça daha çok gırbaçlar yoldadır, yolda.
Buna karşı direnmek, bu yapılanları kabullenmeyip başkaldırmak kaçınılmaz.
Mutlu yıllar!