Bir parti ki içindeki kavgayı devlet dairelerinde ele almıştı, KTHY’yi kapattı ve on binlerce lira borcundan nihayet kurutulduğunu sanır, imzalı mühürlü sözlerini tutmadığı daha dün basından izlenmişti; sen kalk da o partiden fazilet beklediğini iddia edip herkesin bildiği yalanlarını halka anlat ve üyelerinin oyunu almaya çalış! Hiç yakıştıramadım. Bu kadar tecrübeli insanlar nasıl olur da herkesin duyduğu ve izlediği belgelere baka baka kurultaya gelenlerin bize de var mı diye oraya gittiklerini bilemez?
Üyeler, UBP’nin ustalığından istifade eden kimseler olduğunu bilmez mi bu adayların? onlar oraya bize kim ne verecek diye oraya gitmediler mi? Bunlar Üyelerin devlet masraflarını kısmaya taraftar olduklarını sanıyorlarsa aldanıyorlar. Özel sektör eliyle kalkınma olacağına metelik verirler mi sandılar? Aldırdıkları yoktur. Olsa her sektörün ithalata karşı korunmasını desteklemekten vazgeçerlerdi.
Bu adaylar hiç umursamadıkları soygun ve sömürüsüz bir idare getirmekten
bahsetmeyeceklerdi de ne diyeceklerdi? Üyelere biz sizin getirdiğiniz oya göre devlet hazinesinden yararlanmanıza daha iyi dikkat edeceğiz diyecek değildiler ya! Oy simsarlarına bunlar size hizmet etmediler, hep bana Rabbena dediler ama ben size de yedireceğim, kıymetinizi bileceğim mi diyeceklerdi? Öyle laflar aleni söylenmez, yoksa simsarların aldıkları oyları UBP’ye sattıklarını, aslında daha bir yarın için, yolsuzlukları önlemek ve kalkınma için umut vermek amacıyla kullanılmadığını safdiller de kavrayacaklardır. Olacak iş mi? Şimdiye kadar her hangi bir partinin bundan sonra UBP’ye üyelik yapmayanın işi görülmeyecek diye yasa geçirdiğini görmedik sadece hepimizi kucaklayacaklarını vaat etmelerini dinledik.
Bir tek CTP ilçe kongrelerinde açıkça “bizimkileri ezdiler” mazereti ile “bundan sonra biz de adamlarımızı kayıracağız, hakkımızdır” laflarını dinledik.
Düşünün memur almayacağını taahhüt edip protokolleri imzaladıktan sonra yeni daireler kurma kararını alarak Türkiye’yi bile aldatan bir partide oturacaksın, KTHY rezaleti gibi bir iflasın bile soygun için istismar edildiğini göreceksin ve “şirkettir iflas etti” deyip dünyaya fırsatçı ve ahlaka saygısız bir idare olduğunu kanıtladıklarını izleyeceksin ama gıkını çıkarmayacaksın; ondan sonra da UBP’yi adam edeceğim bana oy verin diyeceksin. Olmaz tabii… Onun için adaylar da ayıp olmasın diye yolsuzluklardan bahsedecek oldular, bir yanıt aldılar ve sustular.
Üyeye ben partinin oyuna daha fazla katkı yaparım hükümetten düşmeye izin vermem. Bu İrsen partiyi batıracak diyeceksin ve kanıtlayacaksın. Öyle başka parti kurdu veya bakanlık almadı diye partiden kaçıyordu falan demek yetmez. Şimdi de kaçarsa partiyi hükümetten düşürür diye bilinirse ve siz kaçmayacaksanız İrsen gene kazanır. Kaçarsanız daha büyük kayıp olur diyebilirseniz ve ispat edersiniz o zaman İrsen gider.
Tahsin gitti cilası düşmedi. Tahsin Derviş’ten daha iyi politik bilgi ve beceri sahibi olduğunu iddia etti ama umursayan olmadı. Şimdi Kaşif veya Taçoy, İrsen’den daha becerili mi diye kafa yoran oldu mu? Yoksa İrsen’den daha az yolsuzluk devri başlatacaklarını söylemelerine aldıran mı oldu?
O üyeler oraya bunları dinlemeye değil kim favori ki ben de ona oynanayım diye gittiler. Hepsi değil tabii ama geneli oy simsarı olan ve oy simsarlığını geçerli tek değer sayanlardandı. Yalansa yarın UBP’de biri başbakan diğerleri bakanlık yapan insanlar olarak isnatlarda bulunan oldu, soruşturma ve açıklama bekleriz diyenler olurdu. Soruşturma yapılır ve açıklama gelir gereği uyarınca birileri de partiden çıkarılırdı.
Bir salon dolusu insan toplanmış masal gazel dinledi ve başbakanı ve başkanını seçti dediler. UBP’de zaten önce başbakan seçildi sonra başkanı oldu. İlk kez değil.
Ama insanlar bizim insanlarımızdı. Bakıp bakıp kahroldum. Dünya görmüş dedikleri gibi cebi dolu tahsilli insanlar aptal suratı takmışlar tiyatroyu seyrediyorlar. Bilirler ki kavga hazinenin kemirilmesi üzerinedir. Muhalefetten başka bir şey beklemediklerinden ve kendilerinden başkasından umut beklemediklerinden tiyatroya katıldılar. Kendini koruma amacından başka katkısı olmayanlar var ama esas rolü alanlar hazneyi yağmalama sırası için kavga ederler. Kendileri sıfır numara ahlaksız oldukları için başkalarının da kurultaylarda ahlaksızlık kavgası yaptığına inanırlar.
Onlardan YKP gibi kimseye menfaat sağlamayacağını ilan eden bir partinin kurultayına katılıp uğraşanlar için ne düşündüklerini açıklamalarını beklemeyelim. Kendilerinin ne için kurultaya katılıp da emek sarf ettiklerini bize anlatsınlar desem onu da anlatmazlar diyeceksiniz ama anlatırlar. Öyle doğrudan yapmazlar. Size yahu ne uğraşın seçime girmeyecek partiyle diye başlayan nasihatlerinde lafın dolaştırıp gittim partime hepsini işe aldınız benim yeğeni almadınız dedim derler. Bir ihale de biz görelim dedik gene başkaları aldı derler. Bunlar hep UBP kurultayındaki rollerinin izahıdır.
Lakin öyleleri var ki ihtiyacı yoktur. Onlar ne arar dersen kendilerinden başka kimsenin doğru olacağına inanamaz, kendinin çözümü yoktur ki senden benden çözüm beklesin. Bal tutsa parmağını yalayacak. Sessizce avlayacak müşteri bekler. UBP de av sahasıdır. Desteklediği adamların otorite kazanmasını ve kendilerine medyun olmalarını garanti olarak görürler. Onun için en sağlam UBP’lilerdendir.
UBP yolsuzluk ithamlarıyla gene doğdu doğumundan bellidir ne olduğu. Kıbrıslı Türk buna benzer utanalım gerçeği görelim ve düzelmek isteyelim yeter.