arşivNecmettin ÇapaKÜRT’ÜN DERDİ VE DİLİ - Necmettin Çapa
yazarın tüm yazıları:

KÜRT’ÜN DERDİ VE DİLİ – Necmettin Çapa

Yeniçağ podcastını dinleyin

Yeni Çağ okurlarına bu yazı ile merhaba demenin nedeni

Bir halkı ve o halkın bir bireyini anlamanın yolu, o halkın dinli ve kültürünü anlamaktan geçer diye düşünüyorum.

Biz Kürtler Türklerin dilini biliyoruz, onların türküleri ile sevdalanıp, onların türküleri ile hüzünlenebiliyoruz. Hele kültür yapılarına tamamen hakim olmuş durumdayız ama bu faşist ve ırkçı sistemi elinde tutan ve bunun devamında ısrar edenler “Bin yıllık kardeşlik” safsataları ile utanmadan halkın karşısına çıkabiliyor ve yine utanmadan Amed “Diyarbakır” meydanından “Bin yıllık kardeşiz” safsatalarını söyleyebiliyorlar.

Eğer benim bin yıllık kardeşim isen dilimi neden bilmiyorsun?

Eğer benim bin yıllık kardeşim isen benim dilime neden “Bilinmeyen Dil” diyorsun?

Eğer dilim bilinmiyor ise o zaman bana bilinmeyen insan kimliğini ve, ben de bilinmediğimi anlayarak yaşıyayım.

Yani kendi vatanımda vatansız olayım.

Çünkü biz bu topraklarda var iken siz yoktunuz.

Biz bu topraklara Dengbêjlerimizi gömerken, siz çadırlarınızı henüz yeni kurmuştunuz Söğüt’e ve bir dili yok etmenin temellerini o gün attınız. O günden beri o kan sizi zehirlemeye başladı. Yani Hırant Dink’in dediği gibi “O zehirli kanınızı dökün” ve bu coğrafyada yaşayan bütün halklar rahat yüzü görsün.

90 Yıla dayanan Cumhuriyetinize baktığınızda ne görüyorsunuz diye hiç kendinize sordunuz mu?

Sizi Kürt realitesinden ne kurtarabildi?

Kemalist sistem ve Kemalizmin arkasına sığınan darbeci ordu mu?

Ordunun arkasına saklanan siyaset mi?

Şim di de Din ve Milliyetçiliğe sığınan ABD uyduları mı?

Sizi ne kurtarabildi Kürt realitesinden?

Bunca katliamlar, linçler, infazlar, yok sayılıp zindanlara atılmalar ve bunca ahlaksız ve şerefsizliğe rağmen biz yine “Bin yıllık kardeşliğe” varız ama sen halen ceketimin arkasını kaldırıyorsun ve arkamda kuyruk arıyorsun!

Artık arkamda kuyruk aramaktan vazgeç ve beni insan olarak kabul et.

Dilim ile Fistanlı anam, şalvarlı babam ile kabul et.

Biz sizi bağrımıza çokta basmışız ve o kokularınızı çoktan içimize sindirmişiz.

Siz “Bin yıllık kardeşlik” çarşafı altında bizleri doğrarken bile, biz yine size sarılmışız.

Kardeşlik adına ortak vatanda yaşam adına ve o bildiğiniz Allah’ınızın aşkına; Edî Besê “Artık yeter” bizi insan görün.

***

Ulan bu dik bakışlarımı saklayamamışam.

Buğdaysı tenimin rengini Kürt babamdan almışam

Sürüm, sürüm sürünmüşem.

Bana sakıncalı bakan gözlere gülmüşem.

Keko’mun cansız bedenini almışam yol kenarından

Yine de Barış’ın adresini sormuşam.

Şiir: Necmettin Çapa’nın

Aşk, İsyan ve Barış adlı kitabından.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
351AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin