TDP Başkanı Çakıcı, “Büyükelçi’nin açıkladığı rakamlara uygun olarak vatandaşlık verilmesi” halinde Meclis’te temsil edilen bir siyasi parti olarak TDP’nin, “ülkeye nüfus aktarıldığı” konusunda tüm uluslararası kurumlara resmi olarak şikayette bulunacağını söyledi.
Yani Çakıcı daha karar verememiş Türkiye nüfus aktarıyor mu aktarmıyor mu diye… Eğer diyor Çakıcı şöyle şöyle olursa nüfus aktarımı anlamına gidecek, biz da uluslararası alana şikayet edeceğiz! Ülkedeki aktif nüfus en iyimser hali ile yarım milyonu buldu yani 10 yıl öncesi ile en az 2 katı, 74 itibarı ile de 5 katı ama Çakıcı için bunun anlamı nüfus taşıma değil. Eğer elçinin açıklamalarına uygun vatandaşlık verilirse o zaman nüfus taşınmış olacakMIŞ… Bu arada konun YKP başta olmak üzere daha önce defalarca uluslararası alana taşınmış olmasından da haberdar değil, sanki ilk defa kendi yapacakmış havalarında…
Çakıcı açıklamasında, burada doğan çocukların durumu, evliliklerin durumu konusunu konuşmaya hazır olduklarını; buna beyaz kimlik konusunu da eklemenin mümkün olduğunu, bunlar dışındaki vatandaşlıklara izin vermeyeceklerini iddia etti. Bunun nasıl olacağını ise anlatmadı. Ayrıca beyaz kimliğin tehlikelerinin de farkında değil, beyaz kimlik kartlarındaki beyazın kalkıp kalkmamasını kim denetleyecek belli değil ama Çakıcı’ndan bu işe koşulsuz destek var!
Çakıcı, mecliste temsil edilen bir siyasi parti olarak şikâyetinin, bir sendikanın veya Sendikal Platform’un şikâyetine benzemediğini, benzemeyeceğini iddia ederek, “Benden başka tehdit beklemeyin. Sizlere tek tehdidim budur” diye de buyurdu… Bu açıklama ile ben sendikalardan veya sendikal platformundan daha mühim bir şeyim da dedi ama ayni zamanda tütün fabrikasından bozma meclis denen şeyin de mühim bir yer olduğunu iddia etmiş oldu. Böylelikle iki mühim şeyin birleşmesinden çok önemli bir şey çıkar gibi de “işte benim tehdittim” diye buyurdu.
Çakıcı siyasette yeni olduğu ve sürekli olarak da siyaset acemisi kalacağı belli, baksanıza hala nüfus taşınıp taşınmadığını anlamdı, meclis denen yerin mühim bir yer olduğunu sanıyor, partisinin de platformdan daha büyük olduğu hayalini kuruyor, ne deylim düşlerde her şey mümkündür…
Sonay Adem kendi yaptığı yasayı unuttu
CTP birleşik guvvattan milletin vekili ünvanını kullanan Sonay Adem, meclis genel kurulunda yaptığı konuşmada, TC elçisinin nüfus konusundaki son açıklamasıyla yeniden gündeme gelen nüfus tartışmaları çerçevesinde İrsen Küçük’ün açıklamasından aileleriyle birlikte 160 bin kişinin vatandaşlık hakkı olduğunu öğrendiğini söyledi. Küçük’ün 160 bin açıklaması başka bazı bakanların açıklamasıyla da birleştirilirse bu sayının 200 bine ulaşmasının söz konusu olduğunu belirten Adem, tüm yaşananlar çerçevesinde Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde derhal nüfus sayımı yapılması gerektiğini söyledi.
Sanki bu yaşanan dün ortaya çıkmış gibi açıklama yapan Sonay Adem, kendilerinin yaptığı muhaceret yasası ile bugünlere gelindiğini gizlemeye çalışıyor. Ayrıca kendilerinin yaptığı nüfus sayımını da unuttu. Daha önce bu nüfus sayımına sahip çıkan ve bundan sonra eve kapatıp sayım yapma ihtiyacı olmayacağını iddia eden CTP’li hükümetlerin açıklamalarını da hatırlayan olmadı.
Bu arada YKP’nin CTP’li hükümetli dönemlerde nüfus sayımı talebini dile getirdiğinde CTP’li parti yöneticilerinin yaptığı hakaretlerin karşılığı bir özür borçları olduğunu da bir yere not edelim…
Adem, elçinin açıklamalarının kendisini üzdüğünü, bir ülkenin kimi vatandaş yapacağının bir başka ülkenin elçisinin değerlendirmesine ait olamayacağını iddia etti. Çakıcı’nın acemi olmasına rağmen Sonay Adem bu konularda uzman hatta birkaç yıl öncesinde bakanlık koltuğunda oturup elçilerden talimat alıyordu, bu nedenle bu açıklama ile iyiki uyandın Sonay Adem diyemiyoruz, desek desek “demagojiyi kes!” Sayın Sonay Adem diyebiliriz.
