SİMERİNİ gazetesinin bugünkü ana haberi siyasi liderler düzeyinde yaşanan demeçler savaşı. Gazeteye göre, siyasi liderler düzeyinde bir savaş ortamı yaratılmış durumda. Siyasi alanda böyle bir ortam şimdiye dek hiç yaşanmamıştı. DİKO Başkanı Maryos Karoyan bu gerginliğin devam edeceği ve daha da yükseleceği öngörüsünde bulundu. Zıtlaşmaların dinmesinin söz konusu olmadığına da dikkat çekti. Taraflar arasında yeni zıtlaşma konusu Mari’deki patlamayla ilgili olarak polisin araştırma raporu. Bu raporda olayda yaşamını yitirenlere de sorumluluk veriliyor. DİSİ Başkanı Nikos Anastasiadis bu konuyla ilgili olarak dün yaptığı açıklamasında hükümette olanları akılsız, komplocu, küstah ve hastalıklı beyinler olarak niteledi. Anastasiadis olayla ilgili polis raporunun siparişle hazırlandığını da ileri sürdü. Hükümet Sözcüsü Stefanos Stefanu ise Anastasiadis’i yanıtlarken “ülkeyi kötü durumlara sürüklediğini” ve “Cumhurbaşkanı’nı devirmeye çalıştığını” söyledi. Bu arada Meclis Başkanı Yannakis Omiru, DİKO Başkanı Maryos Karoyan ve EVROKO adına Rikkos Erotokritu da polise karşı sert ifadelerle eleştirilerde bulundular.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Meclis Başkanı Yannakis Omiru işgale karşı Omorfoluların dünkü yürüyüşünde yaptığı konuşmasında Türkiye’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’ne karşı taahhütlerini yerine getirmede sürekli olumsuz tavrının bu ülkenin Avrupa sürecini kesin olarak sonlandırması gerektiğini söyledi. Yannakis Omiru bu arada Kıbrısrum tarafına da pozisyonlarını tekrardan ele alma çağrısı yaptı. Doğal kaynaklarını araştıran Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yönelik tehditleriyle Türkiye’nin yayılmacı politikasının bir kez daha görüldüğünü de vurgulayan Omiru “Türkiye, Birleşmiş Milletler’in deniz hukuku sözleşmesini ve bundan kaynaklanan tüm diğer yasallıkları ihlal ederek silahların politikasını günümüze getirerek ortak egemenlik ve ortak kullanım istiyor” dedi Omiru’ya göre, Türkiye bu tavrı ile barış ve güvenliği dinamitleyip bölgede istikrarsızlığın ve çalkantıların kaynağını oluşturduğunu bir kez daha ortaya koydu. Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın Kıbrıs’a yaptığı son yasadışı ziyaretinde ifade ettiği görüşleriyle de çözüm için gerekli iradeye sahip olmadığını gösterdiğini söyledi.
– Yunanistan da üç bölge için petrol arama izni veriyor. En büyük uluslararası petrol şirketlerinden biri olarak görülen Schlumberger’in temsilcileri Atina’ya giderek konuyla ilgili görüşmelerde bulundular. Yunanistan’da petrol aramaya özellikle Norveç’in büyük ilgi gösterdiği de alınan bilgiler arasında. Bu arada DELEK şirketi de ortak araştırmalarla İsrail-Kıbrıs ve Yunanistan’ı birleştirmek istiyor.
FİLELEFTEROS gazetesinin de bugünkü ana haberi “kriz kontrol dışı” başlığı altında iç siyasi cephe yaşanan gelişmeler.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Omorfoluların işgal karşıtı yürüyüşlerinde konuşan Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas Kıbrıs’ın münhasır ekonomik alanında sondaj çalışması başlatmasına karşı Türkiye’nin yaptığı tehditlere değinerek “egemenlik haklarımız müzakere konusu değildir” dedi. Cumhurbaşkanı “tahriklere ve Türkiye’nin yarattığı gerginliklere rağmen araştırmalar sürecektir. Müzakereler ile Kıbrıs Cumhuriyeti’nin enerji kaynakları arama çalışmaları arasında bir bağ olduğunu da kabul etmiyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı Hristofyas bu aramalarda olası doğal gaz bulunması halinde bunun Kıbrıs sorununun çözümü için güçlü bir motivasyon olgusu olacağı değerlendirmesini de yaparken böylesi bir gelişmenin ülke ve halk için çok önemli yeni perspektifler açacağına dikkat çekti. “Türkiye ve Kıbrıstürk liderliği kendilerinin tavır değiştirmesi, daha uzlaşır olması, üzerinde anlaşmaya varılan konulara saygı göstermeleri, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğine saygı göstermeleri ve Birleşmiş Milletler’in 1251 sayılı kararı çerçevesinde belirlenen Kıbrıs sorunun çözüm çerçevesinde hareket etmeleri yönünde çağrı yaptığımı anlamalıdır” dedi. Cumhurbaşkanı bu arada Kıbrıs ve Kıbrıs halkının kritik bir yol ayrımında bulunduğu, önümüzdeki ayların ülke ve halkın geleceği açısından çok şeyi belirleyeceği görüşünü de dile getirdi ve bu süreçte Kıbrıs sorununda Ekim ayı sonunda New-York’ta gerçekleştirilecek görüşmenin büyük önem taşıdığını vurguladı.
– Ocak-Eylül döneminde yeni kayıt yapan şirketlerin sayısında artış oldu. Bu dönemde 14,801 yeni şirket kayıt yaptırdı. Bu da bir yıl önceki aynı döneme göre %4,2 artış anlamına geliyor. Sadece bu süreçte Eylül ayında kayıt yapan şirketlerin sayısında düşüş vardı.
ALİTYA gazetesinin bugünkü ana haberi “Polis’e ve Cumhurbaşkanlığı’na karşı patlama” başlığı altında Mari’deki patlamayla ilgili olarak Polis’in hazırladığı rapora muhalefet partilerinin tepkisi.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Önemli gelişmelerin yaşanacağı bir haftaya girildi. Bu hafta içerisinde yapılacak görüşmeler ve yaşanacak gelişmelerle Cumhurbaşkanı Hristofyas ile AKEL’in yalnızlaşacağı öngörüsü var. Bugün DİSİ ile DİKO bir araya gelecekler ve yaşanan siyasi krizin aşılması için iki partinin işbirliği konusunu ele alacaklar. İki partinin bugünkü görüşmesinde ana konu, Cumhurbaşkanı Hristofyas’ın istifası ve bu istifa sonrası normal seçim zamanı olan 2013 Şubat’a kadar üzerinde anlaşamaya varılacak bir kişinin Cumhurbaşkanlığı konusu olacak. Ayrıca iki parti belediye seçimlerinde işbirlikleri yapma konusunu da ele alacaklar. Bu konuda DİSİ ile DİKO arasında işbirliğin sağlanması halinde AKEL bu seçimlere yalnız başına katılacak ve bugün kontrol ettiği on belediyeden ancak birkaçını yeniden kazanmayı ümit edebilecek. Belediye seçimlerinde işbirliği konusunda EDEK daha önceden AKEL ile diyalogu kesme kararı almıştı. EVROKO ile Ekoloji Hareketi de belediye seçimlerinde AKEL’e karşı bir tavır içinde. Bu arada Perşembe günü Polis Polivuyu’nun raporunun tartışılması sonrasında Meclis’in bir karar alması konusu da bugünkü görüşmede değerlendirilecek.
HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana haberi dün gerçekleştirilen Omorfoluların yıllık geleneksel işgal karşıtı yürüyüşünde Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas’ın yaptığı konuşma. Gazeteye göre, Cumhurbaşkanı Omorfolulara yaptığı konuşmasında Kıbrıs’ın bazıları istese de istemese de Avrupa Birliği dönem başkanlığını üstleneceğini söyledi. Kıbrıs’ın Avrupa Birliği dönem başkanlığı hazırlıklarında son aşamaya girildiğine de dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Hristofyas, Türkiye Başbakanı Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Davutoğlu’ya yönelik olarak da sert bir ses tonu kullandı ve yeni sultanlar olarak davrandıklarını ifade etti. “Sayın Erdoğan ile Sayın Davutoğlu’ya ve son dönemlerde sultanlar gibi davranan herkese söylemek istiyorum ki, isteseler de istemeseler de, Kıbrıs Avrupa Birliği dönem başkanlığı görevini üstlenecektir. Bunun birleşik olarak üstlenilmesini dilerim. Birleşik olarak üstlenilmesi için mücadele ediyorum. Ancak eğer Türkiye Kıbrıs’ın yeniden birleşmesini engellemeye devam ederse o zaman Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yasal hükümeti Avrupa Birliği dönem başkanlığını üstlenecektir” derdi. Cumhurbaşkanı Hristofyas konuşmasında Kıbrıs sorununa da değindi ve son dönemlerde Kıbrıstürk tarafının sözlerini tutmadığını, daha önce iki taraf arasında varılan görüş birliklerinden dahi geri adım attığını ve müzakerelerin yapılması için üzerinde anlaşmaya varılan çerçevenin dışında olan önerileri çoğu kez masaya koyduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Hristofyas, Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’sinin bu tavrının olumsuzluktan tahrik ve saldırganlığa geldiği değerlendirmesinde de bulundu. Birleşmiş Milletler ile uluslararası topluluğun sorumluluklarını üstlenmeleri ve Türkiye ile Kıbrıstürk tarafına bu tür davranışlarla çözüme varılamayacağının söylenmesi gerektiğini dile getirdi. Türkiye ile Kıbrıstürk liderliğinin üzerinde anlaşmaya varılan çerçevede hareket etmeleri gerektiğini bilmelerinin gerektiğini de vurguladı.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas dün Omorfoluların etkinliğinde konuşurken iç cephede yaşananlara da değindi. Anayasa’nın öngördüğü gibi görev süresinin sonuna kadar görevini sürdüreceğini söyledi ve bunun istisnasız herkes tarafından anlaşılmasını istedi. Cumhurbaşkanı bu noktada iç cephede birlik olgusunun gerekliliğini de vurguladı. Bu birliğin Cumhurbaşkanı’nın istifası ile sağlanamayacağını söyledi. Kıbrıs’ın önünde birçok görevleri olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı bunun için birliğe ve siyasi istikrara ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Siyasi istikrarın ve birliğin altının oyulmasının Kıbrıs’a olumsuz yansımaları olacağına da işaret ederek, Cumhurbaşkanı olarak kendisinin siyasi istikrarı, anayasal düzeni ve minimum birliği sağlamak için mümkün olan her şeyi yapacağını vurguladı.
