YKP Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı, Pazar günü yapılacak sayımı resmi açıklamaların ardından yeniden değerlendirdi. Konu ile ilgili açıklama şöyle:
İrsen Küçük başta olmak üzere resmi bazı açıklamalar arka arkaya yapılmaktadır.
İddia edilen, 8 aydır resmi kurumların bu sayım için çalıştığı yönündendir. Eğer bu doğru ise daha büyük skandal var çünkü 8 aydır halktan gizlenen bir sayımın detayları hala daha kamuoyundan gizlenmektedir. Kamu vicdanını yaralayan bu şeffaf (transparency) ve hesaba gelir (accountability) olmayan method kabul edilebilir değildir. Eğer 8 aydır çalışma yapıldığı doğru ise bu aylardır birçok açıklama yapıp sayım isteyen siyasi parti, sendika ve kişileri yok saymak demektir. Kamuoyunu hiçe saymaktır, kamu vicdanı yaralamaktır. Yönetenlerin tipik bir ‘ben yaptım oldu’ tavrı olduğu için şaşılacak bir davranış değildir ama buna rağmen kabul edilebilecek bir davranış hiç değildir!
Ancak 8 aydır yapılan çalışma eğer bu ise, gene ciddi sorun vardır. Hala daha resmi görevli sayısını bile bilmeyen bir yönetimden bahsetmekteyiz. İki üç gün önce İrsen Küçük basın önünde 7 bin 500 kişinin görev yapacağını söyledi, bugün ise gazetelerden 8 bin kişinin görev yapacağını öğrendik. Kendi görevlilerini bile sayamayan yetkililerin tüm Kıbrıs’ın kuzeyini nasıl sayacağı merak konusudur.
8 aydır çalışma yapıldığı söylenmekte ama nüfus soru kitapçıklarını gören olmadı! Ancak Türkçe hariç başka dilde hazırlandığını söyleyen de olmadı. Bu coğrafyada Karpaz’da Kıbrıslı Rumlar, Kormacit’te de Maronitler yaşamaktadır. Ülkemize ciddi miktarda İngilizler başta olmak üzere çeşitli ülkelere ait kısa ve uzun süreli turistler mevcuttur. Ülkemize gelmiş ve ana dili Kürtçe, Arapça olan ve ana dilinden başka dil bilmeyen kişiler vardır. Bu kişilerin sayımı nasıl olacak? 8 ayda becerip yalnız Türkçe soruları hazırlayabilen, onu da yüzüne gözüne bulaştıran yönetim başka dilde soru kitapçığı hazırladı mı? Bilinmez! O zaman Kıbrıslı Rumları, Kıbrıslı Maronitleri, İngilizleri, Rusları, diğer turistleri, Kürtçe ve Arapçadan başka dil bilmeyenleri nasıl sayacaklar?
‘7 adet BM gözlemcisi’ olduğu söylenmektedir. YKP, daha önce ortalıkta bazı AB ve BM yetkilisinin dolaşmasının gözlemcilik yapıldığı anlamına gelmeyeceğini açıklamıştı.
Bir süredir bizimkilerin adet edindiği üzere BM adına açıklama yapma geleneği burada da sürmektedir. Birleşmiş Milletlerin hiçbir yetkilisi herhangi birini görevlendirdiği açıklamadı. Ortada BM’nin görevlendirdiği biri olmamasına rağmen birilerinin bize ‘BM gözlemcisi var’ açıklaması en kibar ifade ile yalancılık olarak nitelendirilebilir.
Zaten takım lideri olarak takdim edilen kişi kendi hesabına çalışan bir danışmanlık şirketi nüfus sayım uzmanıdır!
Ortada özel bir şirketten alınan nüfus sayım konusunda danışmanlık hizmeti vardır. Bu danışmanlık şirketini BM de tavsiye etmiş olabilir. Bu şirket, örneğin geçen aylarda AB tarafından Makedonya’daki sayım için resmi gözlemci olarak AB organları tarafından atanmıştı ama şu anda, Kıbrıs’ın kuzeyinde yalnız basit bir danışmalık şirketi uzmanıdır. Yani parasını verip teknik destek alınmıştır. Bu çağdaş bir yaklaşımdır ama kabul edilemez olan bunu BM resmi gözlemcisi olarak takdim ederek kamuoyunu yanıltmaya çalışmaktır! Bunun yanında başka bir şeffaf olmayan davranış, bu danışmanlık şirketine kim ve ne kadar ödediği konusudur. Bunu da kamuoyunun bilme hakkı vardır!
Ortada resmi olarak açıklanmış BM gözlemcisi yoktur bu nedenle sahte BM gözlemcilerine kimse kanmasın, etrafta danışmanlık şirketi personeli vardır, şimdiki patronlarına yani bizim yöneticilere bu sayımın yapılması için yardımcı olmaktadırlar, bunun ötesinde bir durum söz konusu değildir.
Geçen defa sormuştuk, bunun cevabı hala belli değildir. 2006 sayımının en önemli sorunu defakto ve dejure nüfus ayrım idi, bu tanımlama hala belirsizdir, evet anketleri yapanlar soru kitapçıklarını doldururken kimi defakto nüfus sayacak, kimi dejure nüfus sayacak?
YKP, Pazar günü yapılacak olanın şeffaf olmaması, denetimden kaçılması, uluslararası gözlemcilerinin denetimsizliği nedeniyle boşa para harcayarak şov yapmaktan başka bir şey olmayacağının altını bir kez daha çizer.
YKP, bu mandıra usulü sayıma karşı her türlü tepkinin meşru olduğuna inanır ve sayımın bireysel düzeyde gerçekleştiği pratik sonucundan üye, sempatizan ve parti dostlarının kendi inisiyatifleri ile tepkilerinin her an ortaya koymakta özgür olduğunu vurgular.
YKP, uluslararası gözlemciler nezdinde şeffaf, katılımcı, demokratik bir nüfus sayımı için yeniden çağrı yapar!
Not:
Jean-Michel Durr hakkında bilgi:
