Pazar günkü gazetelerde manşetler şöyle çıkmıştı: “Esnaf Odasına sahip çıktı”. Hürrem Tulga bardon Hürrem Sultan “Esnaf ve Zanaatkarlar için tarihi bir Genel Kurul olmakla birlikte yılın en büyük Genel Kuruluydu” “Yılın Genel Kurulunu gerçekleştirdik” “İş yapıyoruz ki insanlar bizi seçiyor” “Bir çok şeyi başardık” dedi. Hapishanedeki tutukluların üçte birinin esnaf olduğunu söyleyen Tulga, “Zor şartlara rağmen kazandık, yolumuzda yürümeye devam ediyoruz, eylemlerdeki hedeflerimize ulaştık, bizi bundan sonra izleyin” gibi kendi kendini öven demeçlerle de kel gelini kim över kel gaynana misali sözü uzatıp gitti. E gerçek; tabii ki öyle değil…
İnsan sormadan edemiyor: Esnaf Odası en parlak dönemini yaşıyor, bir çok şey başarıyor da Esnaf neden mahkeme kapılarında sürünüp cezaevinin üçte biri çek yasağına giren esnafla dolmuş durumda? Gerçek ise, esnaf hiçbir dönemde olmadığı kadar Tüccara, Süpermarketlere, Sermayeye, Devlete, bu kadar ezdirilmedi. Öyle olmasa hapishaneler ağzına kadar çek yasağına giren insanla dolu olur muydu? Ha bu insanlar ezilirken sen önlemek için n’aptın onu söyle Hürrem Sultan?
Yaşananların “Yalan Rüzgarı” dizisinden farkı yok…
Ya Enerji ve Ekonomi Bakanı’nın ”Ekonomi % 12 büyüdü” açıklamalarını nereye koyacağız? Ekonomi büyümüşse Esnaf niye kodeste, dışarıda olanlar ise sürünmekte? Ha kendi şirketlerinin büyümesini kastediyorlarsa onu bilemem. Rejimin nimetlerinden faydalanma konusunda her ikisinin de ne kadar marifetli olduğu bir bilinti olup basınımız da bunları zaman zaman kamuoyuna aktarmıştır. Örnek vermek gerekirse; şimdilerde ise Mağusa Limanın’da Arkas KKTC acenteliği hangi pazarlıklar ve neyin karşılığında el değiştirildiğini ve geçmişte devlet matbaasının bir özel matbaa şirketine yaptığı kıyaklar basında da yer almıştı. Bunların listesini daha da uzatabiliriz ama okuyucunun vaktini almak istemem. Yaşananların “Yalan Rüzgarı” dizisinden farkı yok. Bir de Esnafa 80 milyon TL. kredi dağıtıldığından bahsetti marifetli bakanımız. Dağıtıldı da ne oldu yani? Daha çok borç batağına battı! Halbuki önemli olan ticaret yapmanın önünü açmaktır. Esnafı büyük sermayeden koruyacak yasal düzenlemeleri sağlayabilmektir. Eğitim aldığı okullarda bunları öğrenmemişse demek ki bu konudaki ekonomi derslerinden kaytarmış kerata! Bu noktada her ikisine de bir hatırlatma yapmak durumundayım: Esnaf günün sonunda cebine giren paraya bakar, sizin söylediklerinize değil. Yok “Oda başarılıymış” yok “Ekonomide büyümüşüz”, bunlar boş laflar. Kimsenin inandığı da yok zaten.
Genel Kurul’u bir mektupla üyelerine bildirmesi gerekmez mi?
Konuya dönersek, günlük gazete okuyan köşe yazarlığı yapan bir kişi olarak doğrusu KTEZO’nun yani Esnaf Zanaatkarlar Odasının Genel Kurulu’nu üyesi olduğum halde Cuma günkü basın toplantısında öğrendim. Halbuki bu kadar iş yaptığını iddia eden Sultan’ın Genel Kurul’u bir mektupla üyelerine bildirmesi gerekmez mi? Ama duyulmasın diye, tirajı düşük gazetede dörtte bir oranında ilan verirler. Kendilerinden başka kimsenin aday olmasını da istemezler. Cuma günü basın toplantısıyla duyurmaları göstermelik. Çünkü Perşembe günü adaylık süresinin son günüdür. Yani siz orada sadece figüransınız, figüran! 7.300 üyesi olduğu söylenip, 29.000 işletmeye hizmet veriyoruz telaffuzuna rağmen, yapılan Genel Kurul’a 150 kişinin katılması ortada ciddi bir temsiliyet sorunu olduğunu göstermektedir. Keza, katılsanız da konuşma hakkınız pek yok. Nereden biliyorsunuz derseniz tecrübeyle sabittir. Katıldığım son Genel Kurul’da Esnafın dağ gibi sorunları ortada olmasına rağmen, bana sadece 7 dakika konuşma hakkı verilmişti. Onda da konsantrasyonumu bozmak için Divan Başkanı tam üç kez müdahale etmiş, beni konuşturmamıştı. Ayrıca mikrofonu kapattıklarını ve mikrofonsuz konuşma yapma durumunda bırakıldığımı da söylemeliyim. Ayrıca Oda’da eleştirel görüş belirtenlerin toplantılara çağrılmadığını, bunu sorguladığınız zaman da “E ne yapalım, arıyoruz ama ulaşamıyoruz” dediklerini, siz yine bir şekilde toplantı saatini öğrenip gittiğinizde de göbekten bağlı adamları üzerinize saldırttıklarını ekleyelim. Oda’nın çalışma şekli bu, beğenirseniz! Bu durumda kim neden duyarlılık gösterip de katılmak istesin ki? Ben şahsen katılmadım. Benim gibi düşünen binlerce insan da…
Mağusa da UBP ile ortak liste…
İsterseniz biraz da Değişim Grubunu sorgulayalım. Doğrusu gazeteleri okuyunca kafam karıştı. Sözde “rakip” grubun Tulga’ya karşı herhangi bir politika ortaya koyduklarını görmedim. Dahası Mağusa’da ortak liste çıkaracak kadar da içli dışlılar! Ekonomi Bakanı Sunat Atun’un bizzat listeyi onaylayıp, olur verdiği de iddialar arasında! Anlayacağınız herşey bir mizansenden ibaret. Bu numaralarınız da artık gerçekten baydı ve bayatladı Bay Tulga. Bir taraftan UBP gelecek korkusunu pompalarken, diğer taraftan UBP ile ortak liste çıkarmakta beis görülmüyor. Şark kurnazlığının böylesine ancak Bardon denir. CTP ile UBP’nin temel konularda ortak hareket edip, flört ettiğini bilmeyen yok. Al gülüm, ver gülüm. Ama ülkede sorgulayan gazeteci yok ki! Programa çağırdığınız adamı, Nasıl olur da ortak liste dahi çıkarabiliyorsunuz? diye sorgulamaz mı insan. Ama adam konuşuyor işte: “UBP Oda’ya sürekli müdahale ediyor”. Anlaşılan sunucunun ya basireti tutulmuş, ya da Sultan’ın büyüsüne kapılmış!
Hep ayni terane “UBP Odayı bölüp ele geçirmeye çalışıyor”!
Ya daha bir kaç hafta önce Ekonomi Bakanımız ile birlikte açılış yapmamışlar mıydı? O gün kol kola girmişler birbirlerine göz kırpıp methiyeler düzüyorlardı. Kendilerini en iyi anlayan Bakanlıktı. Ama her Genel Kurulda olduğu gibi ayni terane “UBP Odayı bölüp ele geçirmeye çalışıyor”! TC’de AKP takiyye yaparken, burada da çırağı CTP ve Odanın Sultanı takiyyeden geri kalmıyor. Ayni deliğe işeyip, esnafı da aynen toplumu da uyuttukları gibi uyutuyorlardı. Genel Kurul öncesinde apar topar göstermelik ateşler yakıp, etrafında 20- 30 adamla şov yapıp, göstermelik Genel Kurulda “eylemler büyük ölçüde amacına ulaştı” masalını pompalıyordu. Düşünün ki Esnaf toptan batmış, rejime ezdirilmiş, hapishaneler Esnafın ikinci adresi haline gelmiş, onlar ise 20- 30 yandaş ve paydaş ile ateş yakıp adına eylem deyip iş yapar, muhalefet eder görünmek istiyorlar. Çünkü yakında seçim var ve beyefendiler seçilecekler!!! Bir de bu Oda’nın güya Asbaşkanları var. Siz hiç konuştuklarını duydunuz mu? Duyan varsa bana haber versin. Tek yaptıkları yandaş üye yazmak ve aidattan komisyonluk almak.
KTEZO’daki yapıyı son 10 yıldır işgal ediyorlar…
“Demek ki iş yapıyoruz ki seçiliyoruz” söylemine gelince insan bir an şaşırıyor. Acaba Anti-Tekel, Anti-Damping Yasası çıkmış da benim mi haberim yok?
Çalıştırılmayan Rekabet Yasası için birşeyler mi yapılmış?
Enflasyon olmadığı iddia edilen bir ülkedeki astronomik faizleri mi düşürmüşler?
Toplumun adeta ırzına geçen Faize Faiz Yasasını iptal ettirmişler de haberimiz mi olmamış?
Sn. Tulga Faiz konusunda tepkiler doruğa ulaşınca UBP’ye tepki gösteriyor ama mensubu olduğu kendi partisinin hükümette olduğu 7 yıllık sürede bu Yasanın kalkması için çaba gösterdiğini bir gören duyan var mı acaba? Ama ne söylerlerse söylesinler bu yasa da sözde Emekçi Halkın partisi CTP-BG nin eseri. Bugün bile bu yasanın değişmesini istemezler, çünkü sermayeye tavla teslimdirler.
Ve bu Oda yönetimindekilere de soralım: Dünyanın en fahiş elektrik tarifesinin uygulandığı bu diyarlarda Otelcilere ve Sanayiye en düşük tarife uygulanırken, Esnafa en yüksek tarifeden elektrik satılmasına ne derler? Unutmasınlar ki KTEZO’ daki yapıyı son 10 yıldır işgal ediyorlar ve orası ağlama duvarı değil, iş yapma yeridir.
Keza, Sendikal Platformun başını çektiği toplumsal olaylarda da onları pek göremezsiniz.
Kapıların açılmasını da artık hiç konuşmuyorlar. Toplumun büyük bir oranı Maraş’ın yasal sahiplerine iade edilmesini savunurken, onlardan hiç ses duydunuz mu? Halbuki ekonomide big-bang etkisi yaratacak bir konuda, ekonomik örgüt olarak en çok üyesi olduğunu iddia eden bir Oda’nın görüş belirtmesi gerekmez mi? Ama ne gezer, Hürrem Sultan ve Odası bu işte.
Allah muhabbetlerini artırsın…
Vergi mükelleflerinin parası ile turizmde kişi başına 135 euro ödenerek teşvik primi ile ülkeye getirilen ama esnaftan saklanan turistler konusunda da artık bir şey söylediklerini göremezsiniz. Orada da sermayeyle kol koladırlar. Bir zamanlar KTÖS’le birlikte insanları soymak için dizayn edilen trafik ceza yasasına itiraz edilmişti. Sonuç alınmak üzere iken yukarıdan gelen bir talimatla kampanya sonlandırılmış, bir daha da trafik konusunu ağızlarına almamışlardır. Kısacası, ezilen esnafı ve toplumu ilgilendiren hiçbir şeyi konuşmamışlardır. Ama bir Çıraklık Okulu masalı vardır ki Arabın yallelisi gibi gider. Sorarım size; nüfusun kat kat fazlası illegal insan ve kaçak işçi taşınan bir ülkede çıraklık okulu olsa ne olur, olmasa ne olur? Bir de meşhur Sanayi Sitesi masalı vardır ki inanan inansın ama ben inanmıyorum. Esnafın onca sorunu varken, siz kendiniz emlakçılık yapamazsınız. Bir de Genel Kurul öncesi seçim yatırımı olan Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası Yardımlaşma ve Teminat Kooperatifi Şirketi var ki şimdilik sadece adı var. Pekala, Yönetim Kurulu’nda başında kimler oturuyor bakalım? Tahsin Karagözlü, eski Oda Başkanı. Hani Genel Kurul’da kaybedince Oda’nın karar defterini de alıp giden, geri vermeyen, Tulga’yı da Oda’yı da mahkemeye veren arkadaş. Şimdi ise kucak kucağa oturuyorlar. Anlayacağınız tamamen haşna fişna durumlar bunlar! Allah muhabbetlerini artırsın…
Herşey bir ortaoyunundan ibaret!
Sevgili okurlarım, işte Esnaf ve Zanaatkarlar Odasını toplumsal ahlaktan yoksun bu kişiler yönetiyor. Yukarıda saydığım Esnafın belini büken sorunların hiçbirisi gündemlerinde yok. Ama gelin görün ki Medyada köşe başlarını tutmuş Yayın Yönetmeleri sayesinde, ada çapında servis ediliyorlar ve manşetten veriliyorlar. Manşetler aşağı yukarı ayni: ‘Esnaf Odasına sahip çıktı’ ‘Yılın Genel Kurulu’ ‘İş yapıyoruz ki bizi seçiyorlar’. Rejimin çarkları böyle dönüyor işte. Siz ezilirken sizin sırtınızdan at koşturacaklar, her seçim öncesi şov yapıp oraya biraz daha çörekleniyorlar. Esnaf ya adam olup hesap soracak, ya da bu nalların altında ezilip gidecek. Tercih esnaf kardeşlerimizin!
Şimdi dikkat dikkat dikkat:
Zaman zaman “gergin” anların yaşandığı Genel Kurul’da,
Lefkoşa Güzelyurt ve Girne’de sözde “Bağımsız Grup” kazanırken,
Mağusa’da Değişim Grubu ile Bağımsız Grup ortak liste çıkarıp sandalyeleri payyyyyyyyyylaşşşşşştığından seçim olmamıştır!
Pazartesi de oybirliğiyle yeni Başkan yani uzatmalı Hürrem Sultan seçilmiştir.
Hani Tulga’ya karşıydılar?
Anlayacağınız seçim meçim olmadı,
Ve herşey bir ortaoyunundan ibaret!
Geçmiş olsun esnaf kardeşlerim…