.YeniçağmanşetYKP: EVET, İŞGAL!
yazarın tüm yazıları:

YKP: EVET, İŞGAL!

Yeniçağ podcastını dinleyin

YKP Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı, TBMM’inde başlayan tartışma ile ilgili konuyu değerlendirdi. Açıklamanın tamamı şöyle:

BDP Milletvekili Ertuğrul Kürkçü TBMM kürsüsünden Kıbrıs işgalini hatırlatınca Egemen Bağış itiraz etti, bunun üzerine Kürkçü TBMM kürsüsünden Güvenlik Konseyi 550 nolu kararı okudu. Bağış ise bildiğini ama mecliste söylenmesinden rahatsız olduğunu dile getiren cümle kurdu.

Türkiye 2009-2010 yılında Güvenlik Konseyi üyeliği de yapmıştı ama buna rağmen Konseyin aldığı kararları tanımayan, Konsey kararlarını suç sayan konuşmaları kendi meclisinde yapabilmektedir.

Ertuğrul Kürkçü Türkiye’nin buradaki işgali karşı olanlar derken bizleri işaret etmiş, bizlerin sesini meclis kürsüsüne taşımıştır ama beklendiği üzere Türkiye egemen sınıflarını temsil edenlerin sözcüleri, tıpkı burada özellikle 19 Temmuz’da sokakta polis şiddeti ile ete kemiğe bürünen saldırganlığı TBMM kürsüsünde de devam ettirmişlerdir.

TBMM içinde Kıbrıs sorunundaki devletin partisi CHP ve cemaatin partisi AKP’nin işbirliği de dikkat çekicidir.

Geçen haftalarda Avrupa Sosyalist Partisi (PES) toplantıları için Brüksel’de giden CTP heyeti CHP’nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile bir araya gelmiş ve Kıbrıs’ta ortak faaliyet yapılacağını açıklamışlardı, böylesi bir etkinliğin böylesi bir saldırganlık sonrasında bir eylem alanına dönüşmesi kaçınılmaz olacaktır!

Türkiye’de mecliste yaşananlara bizim buradakilerin tepkileri de ilginçti. Cahilliği ile meşhur, halka hakaret etmeyi marifet sayan dışişlerden sorunlu bakanı Özgürgün ve İrsen Küçük sözüm ona Kürkçü’ye cevap verdi…

Cahilliği ile meşhur Özgürgün “bugüne kadar ABD dâhil, Türk Ordusu’na işgalci dediğini duymadım” diyerek bu ünvanına bir punto daha eklemiş oldu. Güvenlik Konseyi kararlarının ve diğer uluslararası kararların Türkçe dışında başka dillerde olduğu için okuyamamasından dolayı bunu söylediği muhtemeldir. AİHM kararları dâhil Türkiye’nin silahlı müdahalede bulunduğu, işgal ettiği, kuzeyi kontrol ettiği, kuzeyin Türkiye’nin yerel alt idaresi olduğunu yazan binlerce doküman olmasına rağmen Özgürgün’ün bunlardan haberdar olmaması dikkat çekicidir.

Küçük ve Özgürgün’ün cevapları takılmış plak gibi yıllardır söylenen kanlı bir propagandanın tekrarından başka bir şey olmadı. Komik olan kendisi unuttuğu için başkalarının her şeyi unuttuğunu düşünmesidir.

Ertuğrul Kürkçü geçen yıl Kıbrıs’taydı ve Kıbrıs’ta yaşananları birinci ağızdan Kıbrıslılardan duydu, yapılan seminer de bütün gazetelerde çıktı. Buna rağmen Küçük ve Özgürgün’ün ‘gelsin bir de Kıbrıslılardan dinlesin’ önerisi onların yaşananlardan bihaber olmasından başka bir şey değildir.

Kıbrıs konusu hızlı bir şekilde bir yerlere gitmektedir. Taraflar bir nevi iç konular tamamlanırsa uluslararası konferansı dillendirmeye başlamışlarıdır. İlginçtir, iç konuların büyük kısmı tamamlandığını söyleyen sözde toplum liderleri aniden iç konularda çatışmaya başladılar yani bu hali ile üçlü konferansa iç konular tamamlanmadan gidilememiş olacak. Bu durumda uluslararası konferans da gerçekleşemeyecek. Türk tarafı için bu iyi bir şey, ayrılıkçı politikalarını ileriye taşımak için propagandalarını yükseltecekler. Rum tarafı içinse AB dönem başkanlığını kullanmak ve kendi kamuoyunu sürece hazırlamak için zamana ihtiyacı olmasından dolayı iyi bir şey. Bu durumda kimse uluslararası konferans baskısı yapmayacak.

Ancak hani mülk konusunda Türk tarafı çok dahiyane fikirler ortaya koymuş, TOKİ adaya gelip güneydeki Türk malları üzerine inşaatlar yapıp satacak ve kuzeydeki Rum mallarını tazmin edecekti ve bunu BM çok iyi bulmuştu? Hani bu konuda ciddi ilerlemeler sağlanmıştı? Uluslararası konferans aşkına uzlaşmalardan ve önerilerden geri adım atıp gerginlik ve sürecin tıkanması mı isteniyor?

YKP olarak bu ayak oyunlarından kaygı duyduğumuzun altını çizeriz.

BM Barış Gücü’nün görev süresinin uzatılması ile ilgili Güvenlik Konseyi kararı önemlidir. Güvenlik Konseyi görüşme sürecine sivil toplumun daha fazla katılması için çalışma yapılması çağrısı yapmaktadır.

Kararda askeri olanlar dâhil, güven artırıcı önlemlerin hayata geçirilmesi çağrısı yapılmaktadır. Yani bir anlamı ile BM, Maraş’ın eski sahiplerinin geri dönmesine imkân sağlayacak şekilde açılmasına, askersiz Lefkoşa’ya, bölgesel askersizleştirmelere destek vermektedir. Yeni geçiş noktalarının açılmasını talep etmektedir. Yani BM taraflardan somut adımlar görmek istediği ortaya koymaktadır.

Bütün bunlar BM’nin sürecin yalnızca görüşüyor olmasından tatmin olmadığını gösteren işaretlerdir.

YKP, bir kez daha taraflara paket antlaşmadan vazgeçme ve bir çerçeve antlaşması için çalışma yapma çağrısı yapar. YKP, yapılacak böylesi bir paket antlaşmanın bir yol haritası ve güven artırıcı önlemlerle desteklenerek, Kuzey İrlanda’da olduğu gibi şimdilik, dar yetkili iki toplumlu yürütme organları ile kalan konuların tüm kesimlerin katılımı ile çözüm aranması önerisini yineler. Mülk konusunun gerçek çözüm yeri tüm kesimlerin katılacağı, tüm Kıbrıslılardan oluşacak iki toplumlu bir meclistir, iki lider değil!

YKP, BDP Milletvekili Ertuğrul Kürkçü’ye cesur çıkışından dolayı teşekkür eder. Bunun Türkiye’nin yakın tarihi ile yüzleşmesindeki bir diğer önemli adım olmasını umarız. Bu yönü ile Kürkçü’nün bu çıkışını desteklediğimizi ve dayanışmamızı net olarak ortaya koyarız.

Daha önce de söylediğimiz gibi mücadelemiz Kıbrıs’taki işgaller sona erene kadar, tüm Kıbrıs’ın bütün ordulardan ve silahlardan arındırılıncaya kadar devam edecek…

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
354AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin