YKP Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı, nüfus sayımı sonrası gelişmeleri değerlendirdi. Konu ile ilgili açıklama şöyle:
Pazar günü mandıra usulü ile sayım yapılmaya çalışıldı ama bunu bile beceremedikleri çok geçmeden anlaşıldı.
Güvensizliğin ve becerilememiş olmasının en önemli işareti, Mağusa Belediyesi çıkacak rakamların sayılamayanlardan dolayı düşük çıkacağı, bu nedenle alacağı yardımın düşeceği kaygısı ile sayılamayanların sayılması sürecini başlattığını açıkladı. Yani Mağusa’da sayılamayanların oranı konusunda kaygı o noktadadır ki Mağusa’ya yapılan devlet katkısı düşebilir!
Pazar gecesinden başlayan adanın birçok yerinden yükselen sayılamayanların çığlıkları, bu rakamın düşünülenden fazla olduğunun ilk işareti idi.
Zaten teknik olarak ikincil evsiz diye adlandırılabilecek ve kaçaklar diye kamuoyunda da belirtilenlerin kaldığı barakalar, yarım inşaatlarda, fabrika ve benzeri üretim yerleri arkasındaki yatı yerlerinde kalanların sayılma sorunu vardı çünkü ikincil evsizler, tanımı gereği sabit usulüne uygun bir adresleri olmadığı için ‘klasik’ usullerle sayılamıyorlardı. Sayım konusunda izlenen yol, usulüne uygun adresi, üzerine ev numarası olan yerlerin sayımı idi, yani ‘uygunsuz’ adreslerde kalanların sayım stratejisiyle ilgili kamuoyu ile herhangi bir açıklama yapılmadı. Yerel yönetimlerle veya sivil toplum örgütleriyle de istişare halinde bu sorunun çözümü için metotlar üretilip üretilmediği de kamuoyuna açıklanmadı. Bu durumda kaçakların sayımları eğer usulüne uygun bir adreste iselerdi sayılabileceklerdi bu nedenle kaçakların gene sayılamadığı yalın bir gerçek olarak önümüzde Pazar günden önce de durmaktadır.
Soru kitapçıkları halkla paylaşılmaması sebebi ile insanlar sorulan soruların nedenlerini bilmedikleri için ciddi tepkiler ortaya koydular. Sorulara cevap vermek ve uygun dataları toplamak için insanların ikna edilmeleri, gönüllü olmaları sağlanmalıydı. Bunun için sorularla ilgili kamuoyunu tatmin edici açıklamalar yapıp, şeffaf bir şekilde tartışılması ve sorulara herkesin düzgün cevap vermesi konusunda ikna edilmesi gerekiyordu. Ama kuzeydeki yönetimin anlayışı yurttaşlarını kapı kulu sayması, onlara değer vermemesi olunca izlenen yöntem çok da yadsınamaz. Çağdaş yönetimlerde devletler yurttaşlarının hizmetkarları olur. Çağdaş ülkelerde yönetimler yurttaşlarına değer verir ve onların katılımıyla kararlar almaya çalışır, ama otoriter rejimlerin böyle dertleri yoktur. Buyuran, emir veren otoriter rejimler yurttaşlardan kararlarına itaat etmesini bekler. Bu sayımda da buyuran, emir veren rejim “cevap ver” komutu ile herkesi huzurunda hazır ola çağırmış ama buna tepkiler olmuştur. Bu tepkilerden dolayı bu sayımda toplanan datalarının güvenirliği de yoktur.
Zaten nüfus sayım memurları da doğru düzgün hazırlanmamıştı. Son gün ellerine tutuşturulan dökümanlar ile, 2 saat eğitim verilirmiş gibi yapılan hazırlıkla, bazılarının nüfus sayımı yapılan coğrafyayı dahi tanımadığı koşullarda doğru ve güvenilir data toplamanın olanağı yoktu, Pazar günü bu yüzden birçok komik sayım günü anısı ortaya çıktı.
BM ise konuya bir şekilde yardımcı olmak istedi ama o da şeffaf değildi. Onun adına açıklama yapanları yalanlamadı ama ortaya çıkıp doğru olanları da kamuoyu ile paylaşmadı. Bu nedenle BM’nin ortaya çıkan bu komedi durumdaki rolü ve güvenilir olmadığı ciddi oranda konuşulmaya devam ediliyor.
AB kurumları, bu kadar önemli bir olayda ses çıkartmadan izledi. Muhaliflerin itirazlarına da destek vermedi, yapılan sayıma da olumlu ya da olumsuz yanıt vermedi. Kıbrıslı Türklerin yaşamlarına bu kadar derinden etki eden nüfus konusunda bile söz söyleyemeyen AB kurumlarının güvenirliği de daha fazla tartışılmaya başlandı…
Sayımlar bir yere gitmeyecek dendi, İrsen Küçük’ün konuyu Ankara’da, ziyareti sırasında birileri ile konuştuğu basına sızdı. İrsen Küçük dahil bazı yetkililer bir iki gün içinde defakto nüfusu açıklayacağız dediler ama hala bir açıklama yapılmadı.
Gözlemci denen uzman da hala daha bağımsız basının önüne çıkıp şeffaf bir şekilde görüşlerini açıklamadı, gelecek sorularla yaşananları, hakkındaki iddiaları yanıtlamadı.
Yani bu sayım konusunda herkes bir şeyleri yüzüne gözüne bulaştırdı.
YKP bir kez daha çağdaş, şeffaf, katılımcı, uluslararası gözlemciler denetimde bir sayım yapılması için hemen şimdi çalışma başlatılması çağrısı yapar.