kızıl yeşilekolojiKarpaz açıklarındaki Kleides adalarında üreyen dünya çapında koruma altındaki Ada Martısı -...
yazarın tüm yazıları:

Karpaz açıklarındaki Kleides adalarında üreyen dünya çapında koruma altındaki Ada Martısı – Damla Beton

Yeniçağ podcastını dinleyin

Kleides Adaları Kıbrıs’ın en doğusunda yer alan Karpaz Burnu’nun devamı özelliğinde olan adacıklara verilen ortak isimdir. Bu adalar Kıbrıs’ta yaşayan belirli kuş türleri için yaşamsal öneme sahiptir. Özellikle dünya çapında tehlike altında olduğu bilinen Ada Martısı (Larus audouinii) tüm adada sadece bu bölgede üremektedir. Bu martı türünün 20 adet yuvasının bulunduğu bölgeler Önemli Kuş Alanı ilan edilerek uluslararası yasalarca koruma altına alınmaktadır. Kleides Adasında bu nedenle kuş uzmanlarının her zaman ilgisini çeken bir bölge olmuştur. Yuva sayıları genellikle olumsuz insan etkisine bağlı olarak değişiklik gösterse bu bölge önemini hiçbir zaman kaybetmiştir. Literatürdeki ilk kayıtlar 1960 yılındadır. O günden bu güne değişik zamanlarda yapılan sayımlarda yuvaların konumları ve sayıları değişiklik göstermektedir. İlk zamanlar balıkçıların yuvalardan yavru ve yumurta almasından kaynaklanan tahribatlar şu anda yerini burunu aydınlatmak için kullanılan projektör ve ada üzerinde balık avlamak için dolanan balıkçılara bırakmıştır. Tür üzerindeki baskı şekil değiştirmiş olmasına rağmen şiddeti ve etkisi sabittir.

Her yılın mayıs ayında Kuşkor ve BirdlifeCyprus tarafından ortak bir projeyle gerçekleştirilen sayım çalışmaları sayılarındaki azalmayı gözler önüne sermektedir. 2009’da 28 olan yuva 2011 yılında 18’e düşmüştür. Buruna yerleştirilen projektör nedeniyle kuşlar daha önceleri sadece kendi türü tarafından kullanılan yavrulama bölgesi olan ilk adadan yuvalarını taşımak zorunda kalmış ve ortadaki adayı kullanmaya başlamıştır. Bu adadaki yerlerini ise bölgede üreyen diğer bir martı türü olan Gümüş Martı (Larus michahellis) ve Tepeli Karabatak (Phalacrocorax aristotelis) ile paylaşmak zorundadır. Bu da ada martısının zaman içinde sadece insan baskısına değil diğer türlerle rekabete de maruz kalacağını göstermektedir. Tüm bu tehlikelere ek olarak Yedikonuk’ta gerçekleştirilmesi planlanan petrol dolum tesisi bu türlerin ortak avlanma ve yaşama bölgesi olan yakın denizi tehdit etmektedir. Olası her türlü -az ya da çok- kirletici bu hayvanların bölgedeki yaşam şanslarını oldukça azaltacaktır. Özellikle olası bir petrol sızıntısı bu bölge denize bağımlı yaşayan bu türlerin hepsinin birden yok olması anlamına gelir.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
355AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin