FİLELEFTEROS gazetesinin bugünkü ana haberi Kıbrıs sorunuyla ilgili gelişmeler. Gazeteye göre, Birleşmiş Milletler bu aşamada Kıbrıs sorununda çoklu konferans konusunu riske etmeye hazır değil. Ancak bu konuya ilişkin pencere de açık tutuluyor. Aleksander Dovner dün önce Hristofyas-Eroğlu görüşmesinde ve daha sonra da Güvenlik Konseyi’ni bilgilendirmesinde bu mesajı verdi. Genel Sekreter’in yüksek risk oyuncusu olmadığını ifade etti ve bu tavrı ile Derviş Eroğlu’nun tepkisini çekti. Eroğlu “bize uluslararası konferans sözü verilmişti” dedi. Bu arada Aleksander Dovner Güvenlik Konseyi’ni bilgilendirirken çok katılımlı uluslararası konferansın toplanması durumunda Eroğlu’nun ağırlıklı oy ve toprak konularını tartışmaya hazır olduğunu ifade etti. Eroğlu bu yöndeki tavrını Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne gönderdiği bir mektupta dile getirdi. Diğer yandan dün yapılan Hristofyas-Eroğlu görüşmesi sonrası Birleşmiş Milletler bir mekik diplomasini başlattı. Müzakere gruplarını ayrı ayrı odalara kilitleyip mülkiyette ortak bir ilerleme metni hazırlama amacıyla görüş birlikleri sağlamaya çalıştı. Ayrı ayrı temaslar sırasında konuyla ilgili olarak kendi düşüncelerini ortaya koydu. Ancak Türk tarafının verdiği “mülkiyet belgeleri”nin ve “kullanıcılar”ın haklarının tanınması yönündeki koşulları bu hedefi başarısız kıldı.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– DİSİ ile AKEL dışındaki partilerin kısa süreli bir süreçte ortak bir anlayışa varma noktasına odaklanmaları için EVROKO lider konumunda. EVROKO bu alandaki tüm uğraşların ortaya konmasından yana ve bunun başarılı olması için de zeminin hazırlanmasında belirleyici rol oynama arzusunda.
– Devlet 17,2 milyon avroluk seyrüsefer ruhsat parası talep ediyor. 2011 yılında herhangi bir bildirimde bulunmaksızın seyrüsefer ruhsatı çıkarılmayan 20 bin taşıt sahibine mektup gönderildi. 2012 yılı için de 20 bin mektup gönderiliyor. Meclis’in 2006 yılında onayladığı bir yasaya göre, taşıtlarını trafikten çektikleri yönünde bildirimde bulunmayanlar taşıtlarına seyrüsefer ruhsatı çıkarmak zorunda.
POLİTİS gazetesinin bugünkü ana haberi “mülkiyet başlığında belge düzenleniyor” başlığı altında Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak devam eden müzakereler. Gazeteye göre, Birleşmiş Milletler son ana kadar çok uluslu bir konferansın toplanması perspektifini yaratacak özlü gelişmelerin sağlanmasının olasılıklarını araştırıyor. Bu çerçevede mülkiyet konusunun çözümü için bir mekanizma yaratmak amacıyla iki tarafla ayrı ayrı tartışmalar gerçekleştiriliyor. Bu mekanizmaya göre, Kıbrısrum yönetimi altında mülklerine geri dönecek olanların oranındaki artış Kıbrıstürk yönetimi altında dönecek olanların oranını düşürecek. Birleşmiş Milletler uzmanları ortak bir metin ortaya çıkarmak amacıyla farklı alternatif düşünceleri tartışıyorlar. Bu konuda tartışma temsilciler düzeyinde bugün de devam edecek. Liderler düzeyinde ise yeni bir görüşme için henüz herhangi bir program yok. Her şey artık Aleksander Dovner’in elinde.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Ekoloji Hareketi Genel Sekreteri İonna Panayotu dün yaptığı yazılı bir açıklamada Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik olarak partisinin niyetlerini ortaya koydu. Partisinin hiçbir alternatifi peşinen kapatmadığına dikkat çeken Panayotu partisinin merkez komitesinin kararı ile önceliği merkez siyasi alandaki partilerin ortak programını oluşturmaya verdiklerini ifade etti. Bunun için de EDEK ile ortak bir komite kurduklarını duyurdu. Partisinin EDEK ve DİKO ile temas halinde olduğunu ifade ederken bugün de DİSİ ile görüşeceklerini, AKEL’den ise kendilerine herhangi bir ilginin gösterilmediğini söyledi.
HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana haberi Kıbrıs Radyo Televizyon Kurumu’nun bütçesinin üçte ikisinin kesilmesi yönünde DİSİ’nin Meclis’te ortaya koyduğu çaba. Gazeteye göre, Kıbrıs Radyo Televizyon Kurumu’nun bütçesinin üçte ikisinin kesilmesi amacıyla, başrolde Averof Neofitu olmak üzere DİSİ Meclis Grubu yoğun bir uğraşı ortaya kondu. Bu kesintiler özünde kurumun iflası anlamına geliyor. DİSİ’nin konuya ilişkin yaklaşımı DİKO Meclis Grubu’nu böldü. DİKO’da bazı millettekileri DİSİ’nin önerisine olumlu yaklaşırken, bazıları ise buna karşı tavır aldı. Bunun bir sonucu olarak konunun tartışılıp onaylanması gelecek haftaya ertelendi. Bu durum da kurum için ciddi sorunlar yaratıyor çünkü kurum çalışanlarını dahi ödeyememe durumunda. Bu gelişme sonrası kurum çalışanları olağanüstü toplantı gerçekleştirerek Meclis çoğunluğunun bu ısrarına karşı tepkilerini oraya koydular ve greve gittiler.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas, Türkiye yükümlüklerini yerine getirilmediği sürece Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tavrında değişikliğe giderek bu ülkenin Avrupa Birliği’ne tam üyelik müzakerelerinde herhangi bir başlığın açılmasına müsaade etmeyeceğini söyledi. Avrupa Komisyonu üyesi Stefan Fule’nin Türkiye için sekiz müzakere başlığının açılması önerisinde bulunduğunun dikkatine getirilmesi üzerine konuşan Cumhurbaşkanı Hristofyas soğukkanlı olunmasını ve Fule’ye karşı saldırıya geçmede dikkatli olunmasını istedi. Cumhurbaşkanı hükümetinin bu konuya ilişkin somut bir yaklaşımı olduğunu ifade ederken hükümetin Avrupa Parlamenterleri ile koordineli bir biçimde Fule ile temasta olduğunu duyurdu.
– Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas, Türkiye yükümlülüklerini hayata geçirmediği sürece kendisinin de pozisyonunu değiştirip başlıkların açılmasını kabul etmeyeceğini söyledi. Kıbrıs sorununun çözümü için yürütülen görüşmelerle ilgili olarak da “ortak dil”in bulunması için görüşmelerin devam etmesine tamamen hazır olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Hristofyas Kıbrıs sorunu için doğrudan görüşmelerin yapıldığı yerden Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na dönüşünün ardından gazetecilere yaptığı açıklamada “bundan sonrasında sözün Sayın Dovner ve Genel Sekreter’de olduğu görülüyor. Normal olarak Sayın Dovner yarın raporunu tamamlayıp, Genel Sekreter’e gönderecek. Bugün Sayın Eroğlu ile esas olarak mülkiyet konusu tartışmasının devamını uzmanlara havale eden bir görüşme gerçekleştirdik. Sonuç bekliyoruz, eğer sonuç olursa, bu sonuç temelinde Sayın Dovner ilerleyecek. Sayın Dovner çok kısa bir rapor yazacak” dedi. İki toplumun liderleri arasında bundan sonraki görüşmenin tarihinin belirlenmediğine bir gazetecinin işaret etmesi üzerine Cumhurbaşkanı Hristofyas “bugünkü buluşmanın sonucundan ve Sayın Dovner’in raporundan bağımsız olarak, biz, şu ya da bu şekilde görüşmelere devam etmeye tamamen hazır olduğumuzu ifade etmiştik. Ortak dilin bulunması için görüşmelerin devam etmesi gerektiği görüşündeyiz” dedi. Sayın Dovner’in raporunun neleri içereceği konusunda her hangi bir belirtisinin olup olmadığına ilişkin bir soruya yanıtında da Cumhurbaşkanı Hristofyas “Sayın Dovner’e telefon etmeniz daha iyi olur. Bize söylemedi, bari size söylese” dedi. Basında da yer aldığı üzere, eğer Genel Sekreter çok taraflı konferansın toplanması çağrısında bulunursa, çapraz oyu kabul etmeye hazır olduğuna dair Genel Sekreter’e gönderdiği mektubuyla ilgili olarak Sayın Eroğlu’nun herhangi bir atfının olup olmadığının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Hristofyas “basında çok şeyden bahsediliyor. Sayın Eroğlu ne Genel Sekreter’e mektubu hakkında, ne de böylesi bir önerinin sunulması hakkında herhangi bir atıfta bulunmadı. Her şeyden önce, bunu görüşmelerde sunmalıydı. Bunun ötesinde, basında yer alanlar ya da basından okunanlar eğer doğruysa –‘eğer doğruysa’lı açıklamalar yapmak da hoşuma gitmiyor– bu hem Genel Sekreter’e hem de daha genel olarak uluslararası kamuoyuna yönelik bir harekettir, iletişimsel nitelikte bir manevradır” yanıtını verdi. Şimdiye kadarki sonuçların uluslararası veya çok taraflı konferansın toplanması önerisini haklı gösterip göstermeyeceğine ilişkin bir soruya yanıtında da Cumhurbaşkanı Hristofyas “Genel Sekreter’in çok taraflı bir konferansın toplanması çağrısında bulunmayacağını düşünüyorum. Şahsi değerlendirmem budur. Eğer beni yalanlarsa, bu her halükârda görülecektir. Örneğin, tarafların kabul edip etmemesinden bağımsız olarak, Sayın Talat ile kaldığımız yerden devam etmemiz gibi, Genel Sekreter’in önünde üstlendiğimiz yükümlülüklerimizden ve taahhütlerimizden hiçbiri hayata geçirilmediğine göre, elbette bu haklı gösterilemez. Bu sorduğunuz soruda ikincildir. Sayın Eroğlu oradan devam etmemektedir. Tam tersine bunları yerine getirmemektedir. Konferansın toplantıya çağırılması için sorunun iç yanlarının çözülmesi gerektiği hakkında Genel Sekreter ve biz anlaştık, bu Birleşmiş Milletler kararlarında da yer aldı. Yönetim konusu hala açıktır, vatandaşlık konusu açıktır, mülkiyet ve toprak konuları hala açıktır. Bunlar, Kıbrıs sorununun en önemli yanları. Bunun için, her hangi bir konferansın toplanması haklı gösterilemez” dedi.
ALİTYA gazetesinin bugünkü ana haberi “Uluslararası Konferans için kandırmaca mektup” başlığı altında Derviş Eroğlu’nun Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Mun’a gönderdiği mektup. Gazeteye göre, Derviş Eroğlu Ban Ki Mun’a gönderdiği mektubunda çok uluslu konferansı toplantıya çağırması durumunda kendisinin de Cumhurbaşkanlığı seçiminde Cumhurbaşkanı Hristofyas’ın önerdiği ağırlıklı oyu kabul edeceğini ve mülkiyet konusunda da çok yapıcı olacağını belirtti. Alınan bilgilere göre, aynı yaklaşımı Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da Aleksander Dovner’e gösterdi.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
– 2013 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik olarak temaslar devam ediyor. Tüm temaslara rağmen durum netleşmedi. Merkez siyasi partiler kendi aralarında görüş birliklerini ve işbirliğini tartışmaya devam ediyorlar. Bu süreçte Salı günü DİKO, EDEK, EVROKO ve Ekoloji Hareketi’nin yapacağı ortak toplantının belirleyici olması bekleniyor. Özellikle DİKO bu dört partinin bir koalisyon kurmasının zorluğuna dikkat çekiyor. DİKO Başkanı Maryos Karoyan şu ana kadar kartlarını kendi parti kadrolarına dahi açmadı. Bu arada EDEK Genel Merkezi’nde DİSİ ile gerçekleştirilen görüşmede iki parti arasında çok farklı nokta olmadığı tespiti yapıldı. Nikos Anastasiadis’in kendi programının çerçevesinin bir analizini yaptığı görüşmede EDEK ortaya konulan görüşlerden pek farklı düşünmediklerini dile getirdi.