YKP, AP Yüksek Temas Grubu konusuyla ilgili gelişmeleri değerlendirdi. Konu ile ilgili açıklama şöyle:
Kıbrıslı Türk liderliği ve TC yönetimlerinin Avrupa Birliği organları ile olan ilişkileri zaten uzun süredir sorunluydu. Talat döneminden başlayan AB kurumları içinde ayrı temsiliyet dayatmaları ile sorunlar daha da karmaşıklaşmıştı. Ancak Kıbrıslı Türk liderliği medyayı da kullanarak mağduriyet edebiyatları yaparak sorunu örtmeye çalışmış, gerçek tartışmaları halktan gizlemişti.
Her şeye rağmen özellikle Avrupa Parlamentosu ile olan ilişkiler gelişerek sürmekteydi. Ancak bir süre önce Eroğlu ve çevresinde olanların mobilize ettiği bazı gruplar özellikle Yüksek Temas grubunu hedef alan girişimler yapmaya başladılar. Yaptığı işler konusunda adı şanı Kıbrıs’ta çok duyulmamış, bir kişinin sürekli adı geçen ama başka kimin olduğu belli olmayan bazı örgütler Brüksel’e Eroğlu’nun finansal desteği ile gidip bu konularda lobi yaptığı biliniyor. Ticaret Odası da bu işlerin içindedir…
Zaten Avrupa Parlamentosu seçimleri gerekçe gösterilerek Talat ve CTP tarafından Parlamentonun meşruluğu Kıbrıs’ın kuzeyinde tartışılır hale getirilmeye çalışılmış, CTP’nin açtığı yolda ilerleyen UBP ve Eroğlu da şimdi bu ilişkileri koparmaya çalışmaktadır.
Ne tesadüftür ki bu koparma işleri tam da Avrupalı Parlamenterlerinin Kıbrıslı Türklerin insan hak ve özgürlükleri konusunda daha fazla girişimler yaptığı bir döneme denk gelmiştir. Vicdani Ret hakkı, LGBT hakları gibi konularda daha fazla sesin Avrupa Parlamentosunda yükseldiği bir dönemde bu gelişen girişim bizi hayrete düşürmemiştir. Ne tesadüftür ki Kıbrıslı Türklerin konuşma imkanı elde ettiği ve özellikle nüfus konusundaki sorunları Parlamentoda daha fazla dile getirdiği ve bunların Türkiye İlerleme Raporlarına girdiği bir dönemde ilişkilerin kesilmesi talebi dikkat çekicidir. Bu girişimlerin Avrupa Parlamentosu’nun YKP’nin ve Mağusa İnisiyatifinin de talebi olan Maraş’ın yasal sahiplerine iadesi konusunda daha fazla taraf olmaya başladığı bir döneme denk geldiğinin de altını çizeriz.
Bu dönem ayrıca ‘Temmuz’dan sonra tufan’ çığırtkanlıklarının yapıldığı bir zamandır da…
Bu nedenle YKP, ayrılıkçı yapının iş üstünde olduğunun tespitini yapar!
Ancak YKP, Avrupa Sol Partisi ve GUE/NGL başta olmak üzerine diğer Avrupa Parlamentosundaki gruplarla temasını sürdürmeye ve Kıbrıs’ın kuzeyindeki tüm insan hak ve özgürlüklerinin ihlallerini Parlamentonun gündemine taşımaya devam edecektir.
Bu çerçevede Avrupa Parlamentosu Grup başkanlarının Kıbrıslı Türklerle Yüksek Temas Grubu ile ilgili bağlayıcılığı tartışılır konsensüs kararının sonuçlarını yakından takip ederken, gerek Yüksek Temas Grubu olsun, gerekse diğer AB kurumlarının Kıbrıs’ın kuzeyinde daha etkin çalışma yapması için YKP, mücadelesini sürdüreceğini bir kez daha vurgular…
