Resmen ciğerime kurşun değmiş gibi oldum. Kuzeyin en mutena orman alanı olarak kalan Alevga ormanı da yanma tehlikesi atlattı. Orman ve eğitim bir idarenin başarısının simgesidir. Çünkü ikisi de uzun ve dikkatli çaba sonunda gelişebilir. Bir zamanlar iyi taraflarını hiç görmemek için çaba harcadığımız eski bir idare vardı. O idare zamanında bu orman dikildi.
Şimdi kalanı kurtarmak için helikopter şart diyorlar.
Güney’de var ama tam kullanılacağı sırada pilotun hazır olmadığı uzun izahat istediydi. Bizde olsa farkı mı olacak?
Orman bakım ister. Ne bakımı diyen arşive uzansın baksın. Bir zamanlar ormancı vardı. Onlar bakardı.
Bu yangın nedeniyle siyasilerin helikopter uyarısı sonunda Türkiye’den bir ekibi buraya yerleştirecek projeye dönecek. Bizimkilerden de birileri anılarında fırsatı bulup “bize bir de helikopter filosu kazandırdım” diye böbürlenme şansı elde edecek.
Halkın tepkisi tam uygun şekilde oldu. Bir helikopter yok, hala alamadık dediler. Ormanların son kalanı olan Alevga ve gerisi için helikopter gezileriyle seyrederek ağıt düzeriz.
Anlaşılan seçen ve seçilen benzeşti.
İnanırsanız Eroğlu dahil helikoptere gerek olduğunu düşünen çok vardı ama sözlerini dinletemiyordu. İnanmazsanız bu gün konuştular yarın unuturlar.
Görüşleri vardı da niye üç yıllık programa koymadılar veya görüş olarak vermediler diye sorabilirsiniz.
BM VE KIBRIS GÖREVLİLERİ ÇALIŞTILAR AMA UMURSAYAN OLMADI
Sen seçime bak. Bizim Kıbrıs sorununda söz hakkımız kalmadı madem ne vakit harcayalım diye açıklama yapsalar doğru yanlış görüştür ama bizim muhalifler kahve dedikodularından öte gitmedikleri için önemini kavramıyorlar. Onun için de yokmuş gibi yapıyorlar. Seçim için işe yarayacak olsa değerlendirmede bulunacaklar. Halbuki seçime yaramayacak dedikleri görüşleri isteseler de istemeseler de sahiplendiler kaçamazlar.
“Doğal şüpheliler” olarak listede duruyorlar. Hükümete girdiler, UBP’den beter dalkavukluk yaptılar gene de sonunda tekme tokat atılıp gittiler; demek ki içlerindeki mikroplar temizlenmedi kanısı devam ediyor. Onun için Kıbrıs sorununu sürekli gündemde tutmaya çalışmak halkı istim üstünde tutmak seçimden sonrası için olsun yararlıdır demeleri gerek.
BM Kıbrıs’ı unutmadı. AB dönem başkanlığının sakıncalar yaratmaması için devrededirler ve açıkça bundan kelli bırakılan noktadan devam edilmesi görüşündedirler.
Eroğlu ve Bağış bizi bıraktıkları yerde bulamayacaklar diye az tehdit etmediler ama onların da bir bildiği var elbette.
Bize göre bırakılan yerden devam zarar verir yarar getirmez ama taraflar olarak bu kelleler kalıyorsa ve görüşme bırakılan yerden devam edecek ne diyelim!
Aslında bize göre buğuna çok teferruata girilmiştir ve teferruatı bırakıp esasları ele almak ve uzlaşılan noktaları uygulamaya başlamak iyi olur.
Gerisini kurulacak yeni birleşik Kıbrıs halleder. Halledemeyecekse neden kuruyoruz ki öyle sakat devlet idaresini!
KIBRIS BAKANI GELDİ GİTTİ
Kıbrıs bakanı geldi ve gitti. Arkasından ama yüzüne karşı laf edenler oldu. Ancak umursadığını sanmayalım. İçindekini söyledi. Ona göre sendika dediğin bir bela. Özelleştireceksin sana grev oturturlar. Ne imiş özelleşince güzel olmazmış. Kıbrıslılar gider sendika üyesi olmayan TC’liler işe girerlermiş. Yerli sermaye bile sendikaların arkasına saklandığı için sendika işi bir de milli davaya dönermiş. Kıbrıslı Türkiyeli kavgasına çevrilirmiş. Üstelik bu nedika MİKROBU bulaşıcı bir meret olduğundan uzun süre buralarda oturan Türkiyelileri de sarma tehlikesi varmış.
Bu kadar bela bir arada? Aman laiklerin başına! Atalay’a bulaşmasın. O sendikasız bir serbest pazarı bir güzel Türkiye’de tutturmuş, burada niye tutturamasın?
Ona sendika lafı vız gelir tırıs gider.
Yavruvatanını kurtarmak zevkli bir iş. Kıbrıslı deyip kendini bir şey sananlar isterlerse başka yer arasınlar.
Üç yıllık kazık da hazırlanıyor. Var mı alternatifi? Biri çıkıp da benim var deyip ortaya görüş atabildi mi? İstedikleri kadar bizi dinleyen olmadı ki şimdi görüş koyalım desinler. Atalay kendinden emindir. Nasıl olsa görüş koyayım diyenin elinde sadece yalan yanlış DPÖ istatistikleri bile çok eskidi. Nesine bakıp da öneri hazırlayıp plana sokmayı isteyecekler.
Bu maç tek kale. Ticaret odası devlet desteğini hak etmek için üstüne düşeni yaptı. Sanayi odası da reel sektöre atılacak kemik için hazırda ve önerilerini yapacak. Bir şey içermezse içermez. Sunulacak ya!
Haber sıkıntısı çeken basına malzeme olacak ve göreceğiz ki içinden yazılacak şed de bulup çıkaracaklar.
