Basın Emekçileri Sendikası (BASIN-SEN), Kıbrıs Türk Gazeteciler Cemiyeti (KTGC) ve Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) yaptıkları ortak açıklama ile Bayrak Radyo Televizyon Kurumu Müdürü Özer Kanlı’nın görevini kötüye kullanmaya devam ettiğini açıkladı. Açıklama şöyle:
On yıllardır kurum çalışanları olarak yaşadığımız belirsizlik ortamı ve insan odaklı olmayan yönetim anlayışları, geride bıraktığımız üç yıllık sürede (Sayın Özer Kanlı dönemi) tavan yapmıştır.
Basın Emekçileri Sendikası (BASIN-SEN), Kıbrıs Türk Gazeteciler Cemiyeti (KTGC) ve Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) olarak yaptığımız tüm açıklamalar, girişimler ve yürüttüğümüz emek mücadelesi, içerisinde yaşamak zorunda bırakıldığımız ortamı, ne yazık ki değiştirmeye yetmemiştir. Başta Sayın Başbakan olmak üzere, yetkili konumdaki herkes ve BRTK Yönetim Kurulu, yaşananlara seyirci kalmaya devam etmiş, etmektedir.
Kurum içerisindeki huzursuzluk her geçen gün büyümektedir. Gelecek kaygısı ve evlerine ekmek götürme derdinde olan çalışanlar, maruz kaldıkları Mobbing’e (psikolojik taciz) ve adaletten yoksun yönetim biçimine rağmen seslerini yükseltmekten korkar hale getirilmiştir.
Büyük oranda kurum Müdürü Sayın Özer Kanlı’nın yönetim anlayışından ve önceliklerinden kaynaklanan sorunlar, her geçen gün büyümekte, gelecekte çözümü daha da zor olacak olan bir içerik kazanmaktadır.
Bizler, BRTK’da örgütlü ve aşağıda imzaları bulunan, Basın-Sen, KTGC ve KTAMS olarak, yaptığı icraatlarla hesap verebilir olmaktan her gün uzaklaşan bu anlayışa bir an önce son verilmesini, bir kez daha talep ediyoruz.
Yaptığımız her açıklama ve basında kendisiyle ilgili çıkan her haber sonrasında, Kurum Müdürü tarafından ve panik içerisinde, dışa karşı verilmeye çalışılan olumlu görüntü, ne yazık ki gerçeklerle bağdaşmamaktadır.
Sayın Özer Kanlı, göreve başladığı günden itibaren, yaptığı uygulamalarla, sayısız olumsuzluğun ortaya çıkmasına neden olmuştur ve olmaya devam etmektedir…
– Sayın Kanlı, geçen süre içerisinde bir devlet televizyonunun müdürü gibi davranmamış, Ulusal Birlik Partisi içerisindeki bir kanadın, militan temsilcisi olarak görev yapmış ve yapmaya devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, Partisi üyesi ve dıştan belli kişilerle oluşturduğu yapı aracılığıyla, hep parti içi dengeler üzerinde çalışmış, kimin bakan, kimin başbakan olacağının mücadelesi içerisinde olmuştur. Şu anda ise UBP Kurultayında taraftır ve taraf olduğu kanadın aktif bir çalışanıdır.
– Sayın Kanlı, gerek TV ve Radyo programları ve gerekse haber bültenleri aracılığıyla, ülke siyasetinde, bağlı olduğu odakların dengelerini yaratmak için büyük bir gayret içerisinde olmuş, kurumu adeta kendi politik baskı aracı olarak kullanmıştır. Haber içeriklerine müdahale etmiş etmeye devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, başta siyasi partiler olmak üzere, sivil toplum örgütlerine, sendikalara ve toplumun içerisindeki farklı kesimlere karşı adaletsiz bir yaklaşım içerisinde olmuş, bu sayede Kıbrıs Türk Halkını BRTK’dan uzaklaştırmıştır.
– Sayın Kanlı, yıllardır kurumda çalışan kendini kanıtlamış, yetişmiş insanları pasifize etmiş, üretimden koparmış ve maksimum fayda ilkesini yerle bir etmiştir.
– Sayın Kanlı, Kurumdaki birçok çalışanı pasifize ederek yarattığı boşluğu doldurmak için, dışarıdan getirttiği, program yapımcısı olmayan insanlar eliyle ve maaş ödeyerek “programlar” yaptırmış, yaptırmaya devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, kurum içerisinde kendine yakın gördüğü “çalışanlardan” oluşan ayrıcalıklı bir kesim oluşturmuş, onları koruması altına alarak yine bu kişiler aracılığıyla, saltanatını sürekli kılmayı bugüne kadar başarmıştır.
– Sayın Kanlı, önceki dönemlerde de yaratılan ve o dönemde de karşı çıktığımız, yasamızda olmayan sorumluluk alanları, amirlikler icat ederek ve bunların başına yoğunlukla kendisine yakın olan insanları atayarak, kurum üzerindeki baskısını daha da sistemli bir hale getirmiştir.
– Sayın Kanlı, uygulamada Kurumumuz Yönetim Kurulunun Görev ve yetkilerini, yasal olmayan bir biçimde kullanmış ve kullanmaya devam etmektedir. BRTK Yönetim kurulu ise, yaşanan bu sürece ne yazık ki seyirci kalmıştır, kalmaya devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, yalnızca kurum çalışanlarının görev alanlarına değil, amir ve koordinatör yardımcısı seviyesindeki insanların görev yetki ve sorumluluk alanlarına kendi politik görüşleri doğrultusunda müdahale etmiş, etmeye devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, yalnızca BRTK yasasını ihlal etmekle kalmamış, yürürlükteki İş Yasası, Kamu Görevlileri Yasası’nı da görmezden gelmiştir. Tüm ısrarlı çabalarımıza rağmen, 2007’den beridir yürürlükte olan Basın İş Yasasını da uygulamamış, bu yasayı tanımadığını bir çok kez ifade etmiştir. Bu ülkede hukuk devleti var diyenlere bir kez daha sesleniyoruz. Hukuk devletiniz bu mu?
– Sayın Kanlı, uyguladığı yönetim anlayışıyla, çalışanlar arasındaki iş dengesinin bozmuştur. Bozulan bu denge içerisinde ise, çalışanların fazla çalışma saatlerinin karşılıklarını ya ödememiş veya çok sınırlı bir miktarını ödemiştir.
– Sayın Kanlı, sistematik bir biçimde, çalışanları atomlarına ayırarak dostlukları bozmuş, çalışanlar arasında sevgi, saygı, hoşgörünün ortadan kalkmasına neden olmuştur.
– Sayın Kanlı, tarihin derinliklerinde kalması gereken angarya çalışma biçimini, çağımızın çalışma biçimi olarak yeniden gündeme getirmiştir.
– Sayın Kanlı, toplama kampı komutanı gibi davranmış, sözde “disiplini” sağlamak adına kurumun giriş kapılarını kapayarak, çalışanları defalarca kuruma hapsetmiştir.
– Sayın Kanlı, Beş kez yazılı olarak talep edilmesine karşın, 2009 yılının Ocak ayından bugüne kadar geçen sürede, Kurumdan kaç kişinin ayrıldığını (hangi gerekçe ile olursa olsun) ve Kuruma kaç kişinin (hangi gerekçeyle ve her ne ad altında olursa olsun) istihdam edildiğinin bilgisini vermekten kaçınmıştır ve kaçınmaya devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, bir yandan var olan deneyimli çalışanlara tecrit politikası uygularken, diğer yandan da hala daha istihdamlara devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, kendi siyasi görüşüne ters olduğunu düşündüğü kurum çalışanlarını ya odalarından atmış, ya da ellerindeki görevlerini alarak onları işlevsiz kılmıştır.
– Sayın Kanlı, kurumda uzun yıllardır özveri ile çalışmış, emek vermiş, ancak kendi siyasi görüşüne ters olduğunu düşündüğü çalışanların, yeni BRTK yasası içerisinde kadrolarını ortadan kaldırarak kendine yakın olan kişilere avantaj sağlamayı amaçlamıştır.
– Sayın Kanlı, tutmuş olduğu müdürlük makamını, politik çıkarları uğruna kullanmış, kullanmaya devam etmektedir. Kurumdaki odasını ise UBP içerisindeki belli bir kanadın karargahı olarak kullanmış, kullanmaya devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, Devlet Televizyonu BRTK’nın müdürü olduğunu unutmuş, UBP Kurultayında aday olacak olan vekillerden birisi yönünde açıkça taraf olmuş, bu yönde çalışmalar yürütmeye devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, Özel televizyonlarla olan ilişkileri bozmuş, yaşanan sorunları çözmeye odaklanmak yerine, tepeden bakan bir yaklaşımla, sorunları daha da girift bir şekle dönüştürmüştür. BRTK, özel medya kuruluşlarına, piyasaya insan yetiştirmesi gereken bir okul olması gerekirken (TRT gibi), özel medya kuruluşlarından insan çalan bir kuruluş haline getirilmiştir.
– Sayın Kanlı, kendi kontrolü altında olmayan Basın-Sen’in üyelerini sendikalarından istifa etmeleri için baskı yapmış, müdürlük makamını ve politik kişiliğini kullanarak, çalışanları sendikalarından istifaya zorlamış ve bu çabalarına aralıksız devam etmektedir.
– Sayın Kanlı, her fırsatta, “milliyetçi” söylemlerin arkasına gizlenerek, Askeri çevrelerin, TC. Elçiliğinin ve Cumhurbaşkanlığının kendisini desteklediğini söylemekte, böylelikle çalışanlar üzerindeki faşizan tavrını daha da ağırlaştırmakta, saltanatını sürekli kılmaya çalışmaktadır. (Adı geçen kurumların bu iddiaya yanıt vermesi gerekmektedir)
– Sayın Kanlı, bir milletvekilinin oğluna ait reklam şirketine üç yıldır yaptırdığı gerekli gereksiz işler (Pano, baskı, plaket vb.) karşılığında ödenen toplam para miktarının, ne kadar olduğunu açıklamak zorundadır.
– Sayın Kanlı, savcılık görüşüyle sabit olan, usulsüzlük ve haksız menfaat sağlama olaylarının üzerine neden gitmediğini, gereğini yapmadığını açıklamak durumundadır.
– Sayın Kanlı’nın BRTK’sı, Sayıştay tarafından acilen denetlenmelidir. Yapılan harcamaların nerelere, nasıl ve hangi boyutta yapıldığı ortaya çıkarılmalıdır.
Sayın Özer Kanlı’nın, atama yöntemiyle elinde tuttuğu müdürlük makamının gereklerini yerine getirmediğini anlatan, yüzlerce örnekten sadece birkaçını sıraladık. Sayın Kanlı’nın yaptığı uygulamalar, kelimenin tam anlamıyla görevi kötüye kullanmaktır.
Çalışanların örgütleri olarak ve çalışanlar adına bizlerin beklentisi, BRTK’ya huzuru getirecek olan ve halkın malı olan BRTK’nın özel politik çıkarlara değil, halka hizmet edecek bir yapıya kavuşturulmasını sağlayacak önlemlerin acilen alınmasıdır.