z Güncelson siyasal gelişmelerSon siyasal gelişmeler: UBP kurultayına hazırlanıyor seçilen başbakan olacak
yazarın tüm yazıları:

Son siyasal gelişmeler: UBP kurultayına hazırlanıyor seçilen başbakan olacak

Yeniçağ podcastını dinleyin

İnanan beri gelsin. Bu ülkede demokrasi varmış ve yarışmacı bir kurultay olacakmış. Anket de yapılmış ve favori de sağlık bakanı imiş. Bir ülkede hukukun üstünlüğü yoksa ve keyfi kararlarla işler götürülürse demokrasiden bahsedilemez. Geri ülkelerde maalesef işler hukuka bakılmadan yürür ve demokrasi halkı kandırmak, seçim rüşveti dağıtmak ve iç ve dış düşmanlara karşı yiğitçe savaşıldığı numarasını benimsetmek için halkın parasını saçmak suretiyle seçim kazanmak haline dönüşür. Popülizm veya müşriklik  (hempacılık) rejimi yürür. İnsanlar partileri çıkar guruplarını beslemek için kullanırlar. Halk da buna katılır.

Örnek vermek gerekirse Asil Nadir imparatorluğu örneği bize sağlar. Buna bakarak hukukun neresinde olduğumuzu anlayabiliriz.

Bakalım bakalım Asil ne suçlar işlemiş.

 

NADİR’İN MAHKUM OLDUĞU SUÇLAR

Mahkemeden yapılan açıklamada, Nadir’in mahkûm edildiği suçlar şöyle sıralandı:

“-Haziran 1989’da PPI hisse senetlerine yatırmak amacıyla PPI’ye ait 1,3 milyon sterlini zimmetine geçirmek,

-Aralık 1989’da, antika parçalar almak amacıyla PPI’ye ait 1 milyon sterlini zimmetine geçirmek,

-Mart 1990’da, PPI’ye ait 3,25 milyon sterlini zimmetine geçirerek 19 ayrı varış noktasına havale etmek,

-Ağustos 1987’de PPI hisse senetlerinin değerini şişirmek amacıyla PPI’ye ait 5,15 milyon sterlini zimmetine geçirmek,

-Temmuz 1988’de Türkiye’deki Günaydın gazete grubunun hisse senetlerini satın almak amacıyla PPI’ye ait 5 milyon sterlini zimmetine geçirmek,

-Kasım 1988’de, hisse senedi almak amacıyla PPI’ye ait 1,3 milyon sterlini zimmetine geçirmek,

-Mart 1989’da Noble Raredon adlı seyahat şirketinin hisselerini satın almak için PPI’ye ait 2,6 milyon sterlini zimmetine geçirmek,

-Haziran 1989’da PPI’ye ait 4 milyon sterlini zimmetine geçirerek PPI’de hissetleri bulunan bir yatırım tröstüne yatırmak,

-Ağustos 1990’da, PPI’ye ait 5 milyon sterlini çeşitli şahsi harcamalarında kullanmak,

-PPI’ye ait 500 bin sterlini zimmetine geçirerek eğitim amaçlı faaliyet gösteren bir video şirketinin hisselerini satın almak.”

Hepsi de bizim ülkemizde de geçerli olan şirketler yasasında bulunan kuralları çiğnemekle ilgili. Fakat basında bunların suç olduğunu bildiğini gösteren tek bir yorum yok. Hukuk nerede? Burada da suç olan bu işleri suç olarak gören ve demek bu adam çok suç işlemiş diyen olmadı.

Çünkü hukuka göre bunlar suç olsa da halk bunların suç olduğunu hiç işitmemiş. Şirketler yasamıza göre hissedarlardan gizli olarak ve muhasebede devlete göstermeden bir lirasını almak suçtur. Şirketin kesesi ayrıdır ne kadar büyük olursa olsun sahibi görülen birisi de olsa kendi kesesi ile ayni şekilde kullanamaz. Asil’in suçlandığı işler izinsiz ve saklı olarak şirketin parasını kullanmaktır. Bu paraları bazı şeyler satın almak için kullanmak da kullandığı yere göre değişir. Daha çok kâr elde etmek veya parayı değerlendirerek gene kendine ait başka bir şirkete kâr sağlamak da halka o da kendinin değil mi yahu ne karışırlar dedirtir ve bizde yapılan maskaralıklardandır ama yasalarımıza terstir.

Asil’in bilinen ama aslında ayrı bir kişi (Tüzel kişi- hukuki kişi) olan Poly Peck International (PPI) borsaya kayıtlıdır. Onun parasını alıp hisse senetlerini yüksek fiyatla almak ve PPI’ın hisselerinin değerini yükseltmek suçtur. Hiledir. İç dalavere yapılmasıdır. On yıla kadar hapisliği olan bir suçtur. Bizde bir şirketin parasıyla hisselerini almak yasaktır ama devlet bile ayni işi yapmaktadır. Onun için halk suç olsa da suç olduğunu bilmez. Asil’in PPI’ın parasıyla başka şirketi aracı olarak kullandığı ve hisselerinin değeri ile oynadığı sonucuna varılmıştır.

Bizde bunlar olsa aferin adama derler. Ama yasalarımıza göre suçtur.

Bir Limited şirketin hisseleri satışta ise onun hisselerinin değeri hisse piyasasında serbestçe oluşmalıdır. Buna müdahale suçtur. Lakin PPI’ın sahibi gibi görülen Asil müdahale ederek borsalarda para kazanmıştır. Hisselerin değeri düşünce hisse senedi alan İngiliz postacıların emeklilik fonu büyük zarar uğramıştır.

İngiltere maliyesi sık sık bu hilelerin yapıldığını basından haber olarak izlemiş ama zamanında müdahale etmemiştir. Onun için görevini tamam yapmamıştır. Onun için on binlerce emekli dahil bir çok borsa cambazı zarar görmüştür. Bunun hesabı da sorulmuştur ve davadan sonra da sorulmaya devam edecektir. Şu anki dünya ekonomik krizinin temelinde de paradan para kazanma numaralarına zamanında müdahale edemeyen maliye bakanlıklarının ihmali yatmaktadır.

Maliye bakanı büyük reform yapılmakta olduğunu iddia ederek ortada dolaşmaktadır ama şirketleri denetleyip kapitalizmin ana konusu olan sermaye birikimine güvenli bir ortam yaratmaya çalışmamaktadır. İşi gücü devlet ve yarı devlet çalışanlarının haklarını budamaktır.

Bu duruma seyirci kalanlar kurultaya gidiyor ama kurultayda gündemlerinde yasaları uygulama derdi yoktur. Devletin karşılıksız çekler verdiği, maliyede ödenen milyonları hesaba geçirmeyip muhasebeyi düzmece hale getirdiği, insanları mazabata mahkûmu yapan çek yasası gibi garabete devam ettiği bir zamandayız. Bileşik faizle zor durumdakileri perişan eden bankaların ve kredi şirketlerinin faiz dalavereleriyle halkı soyduğu yetmezmiş gibi kaçınılmaz olarak ortaya çıkacak olan tahsilat mafyasının egemen olduğu ve karapara aklama politikasının korunduğu bir ortamdayız ama UBP kurultayında gündem bile olamadı.

Çünkü halk bunlardan bir şey beklemiyor. Kim seçilecek ve hangisi hangi şüreka ile kazanacak dert o. Halk da kurultaya büyük oranda katılacak çünkü şürekanın kime yarayacağı onlar için önemli adil ve güvenilir bir ortam zaten gelmeyecek diye inanıyorlar.

 

KAPAPARA AKLAMA CENNETİ VE SUÇLULARIN SIĞINMA YERİ

Bu devirde kara para akladığınız bilinirse ve suçluları saklarsanız sakıncalı ülke olarak ceremesini yüksek sigorta primleri ve peşin para ile ticaret pahasıyla çekersiniz. Asil bunu bize yıllarca ödetti. Şimdi de başka bir vergi kaçakçısı ödettiriyor. Başkaları da var. Kaçanlar biliyorlar ki saklanacak yer burasıdır. İstanbul’a 7.5t milyon lira ile giden ve paraya el koyup kaçmak isteyen banka müdürü de kara para aklama işini ayyuka çıkardı.

Bunun ceremesini çekiyoruz ve devam edeceğiz. Ama UBP kurultayının delegeleri istedikleri kadar pahalılıktan şikâyet etsinler seslerini çıkarmayacaklar. Onların derdi kendi şürekalarının adamını seçtirmek.

Halk böyle ise çare yoktur.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
325AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin