Geçtiğimiz hafta toplanan iki toplumlu “KIBRISLILARIN SESİ” forumu Kıbrıs’taki güncel durumu tartışmış ve bazı sonuçlar üretmiş. Yayınlanan bildiri şöyle:
1. Toplumlararası görüşmelerin, en basit ifade ile kış uykusuna yatmış olması nedeniyle, her iki toplum içinde de sessizce bir ilgisizlik ve düş kırıklığı ortaya çıkmıştır.
2. Yeniden birleşmeye olan ihtiyacı canlı tutmak maksadı ile ve her iki toplumun da yararına olacak şekilde Güven Artırıcı Önlemler acil bir öncelik olarak uygulamaya konmalıdır. BM arabulucusunun iki toplum lideri ile yakında görüşecek olmasını dikkate alarak, konu ile ilgili spesifik önerilerimizi yineleriz.
a. Kıbrıs Türk Toplumu AB Gümrük Birliğine dahil edilmelidir. Bu, ada içerisinde ekonomik bütünleşmeyi ve sürdürülebilir bir federal çözüme ulaşmayı kolaylaştıracaktır. Kuzey Kıbrıstaki limanlar AB denetiminde uluslararası trafiğe açılmalıdır. Bu formül ile, eşzamanlı olarak Türkiyenin liman ve hava sahasını Kıbrıs’a açması, dolayısı ile Türkiye’nin AB üyelik müzakerelerinin ilerlemesi ve Türkiye-Kıbrıs ilişkilerinin normalleşmesi sağlanacaktır.
b. Maraş, AB desteği de sağlanarak BM yönetimine iade edilmelidir. Bu sadece eski sahiplerinin evlerine dönmesini sağlamayacak, ayrıca doğru bir vizyon ve planlama ile kent, birlikte yaşama ve sinerji modeline dönüşebilecektir.
3. Her iki toplumun da yarım asırdır insan haklarının acımasızca ihlal ediliyor olması kabul edilemez. Kıbrıslıların Sesi tüm insan hakları ihlallerinin durdurulmasını şiddetle talep eder ve bunun bir uzlaşmadan önce de mümkün olduğuna inanır.
4. Çözüm sürecindeki kilitlenme Kıbrıs halkının bir parçası olan Kıbrıs Türk Toplumunun varlığını tehlikeye sokmaktadır.
5. Toplumlar arası görüşmeler, büyük bir ihtimalle güneydeki başkanlık seçimlerinden ve ayni zamanda kuzeydeki 2014 deki seçimlerden sonra devam edebilecektir. Yeni tur görüşmelerinin 2014 içinde çözümle sonuçlanabilmesi için bir takvim dahilinde kesin olarak sınırlandırılması gerekmektedir.
6. Başkanlık seçimlerindeki tüm başkan adaylarının seçim kampanyaları ile iki kesimli, iki toplumlu ve erken bir çözüm temelinde barışa katkı yapmaya davet ederiz. Her iki toplumun da % 65 – % 70 lik kesimlerinin çözümü destekledikleri hatırlanmalıdır. Seçim kampanyaları, milliyetci politikaların yarışmasına dönüştürülmemelidir.
7. Bugün yaşanan ekonomik kriz ortamının Kıbrıs sorununu ikincil duruma düşürmesi ile karşı karşıyayız. Ancak, Kıbrıslıların Sesi olarak bizler Kıbrıs sorununun çözümlenmesinin ekonomi üzerinde ciddi ve olumlu katkısı olacağına şiddetle inanmaktayız. Kaçınılmaz olarak çözümü takip edecek olan yeniden yapılanma, ve piyasalarda oluşacak güven artışı ekonomiyi canlandıracak olan yatırımları teşvik edecektir. Askeri harcamaların kısıtlanması ve ilgili kişilerin üretken aktivitelerle ekonomiye katılımları olumlu faktörlerin örneklerindendir. Bir çözüm gerçekten de ekonomik krizi sonlandırıcı olabilecektir.
8. Son, ancak bir o kadar da önemli olan; biz Kıbrıslılar olarak vizyonumuzu belirlemenin tam zamanıdır, ve bundan sonra karşılıklı kültürlerimize saygı duyarak, güvenlik içinde ve gururla kendi ortak vatanımızda yaşamak istediğimizi belirgin olmayan ifadeler kullanmadan, net olarak tanımlamalıyız.