HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana haberi “Hedef ulusal uzlaşma” başlığı altında dün Cumhurbaşkanlığı’nda ekonomiyle ilgili olarak gerçekleştirilen toplantı. Gazeteye göre, Troyka’ya sunulacak karşı öneriler konusunda ulusal bir uzlaşıya doğru gidildiği görülüyor. Dün gerçekleştirilen görüşmede birçok konuda uzlaşıya varıldı ve görüş birliği sağlandı. Karşı öneriler arasında 13. maaşların ve Hayat Pahalılığı Ödeneği’nin korunması ve mali kredi sistemiyle ilgili bir dizi öneri yer alıyor. Cumhurbaşkanlığı’nda gerçekleştirilen görüşme sonrası siyasi partilerin ekonomi büroları ile müzakere heyeti ve Maliye Bakanlığı bürokratları arasında maraton görüşmelere geçildi. Partiler, kooperatiflerin bağımsızlığının korunması gerektiği yönündeki hükümetin görüşüyle de hemfikir oldular. Cumhurbaşkanlığı’nda gerçekleştirilen görüşmenin ardından yaptığı açıklamada hükümet Sözcüsü Stefanos Stefanu bazı konularda anlaşma sağlandığına dikkat çekerken, hem siyasi partilerin, hem de sosyal ortakların bir uzlaşmaya varılması için şaraplarına biraz su katmaları gerektiğini söyledi. Bankacılık sektörü konusunda uzlaşma sağlanmasının cesaret verici olduğuna işaret etti. Kumarhane açılması konusunda hükümetin de şarabına su katıp katmayacağına yönelik bir soruya yanıtında her konunun inceleneceğini ifade etti. Bu noktada hükümetin siyasi partilere ve siyasal ortaklara sunduğu öneri paketinde farklı koşullarda var olmaları söz konusu olmayan önerilerin yer aldığına da dikkat çekti. “Bir yere varmak için, koşullar bizi hangi adımları atabileceğimize bakmaya zorluyor” dedi. 2013 yılı bütçesinin 20–22 Ekim tarihleri arasında Meclis’e sunulacağını ve Troyka ile bir uzlaşmaya varılması durumunda bu uzlaşmanın da bütçeye entegre edileceğini duyurdu.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu dün Cumhurbaşkanı Hristofyas ile siyasi parti liderleri arasında gerçekleştirilen görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Troyka ile müzakerelerde herkesin birlik halinde olması için en azından asgari bir uzlaşı ruhunun hâkim olması çağrısında bulundu. Maksimalist tezlerde ısrar edilmesi durumunda bunun sonuçlarını Kıbrıs halkının ödeyeceğini vurguladı.
İlk kez Bakanlar Kurulu’nda dört kadın üye var. Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas Sağlık Bakanı Stavros Malas’ın yerine dün Andrulla Agrotu’yu atadı. Agrutu’nun kısa ancak çok kritik bir dönemde bu görevi üstlendiğine işaret eden Cumhurbaşkanı ekonomik kriz koşullarında var olan sorunların aşılabilmesi için herkesten kendilerini işlerine adamalarını istedi.
FİLELEFTEROS gazetesinin bugünkü ana haberi “ ‘Hayır’da görüş birliği” başlığı altında Kıbrıs’ın Troyka’ya karşı önerilerine ilişkin süreç. Gazeteye göre, hükümet ile siyasi partiler Troyka’nın önerilerine karşı Kıbrıs’ın sunacağı önerilerin genel çerçevesi konusunda görüş birliği sağlamayı istiyorlar ve ortam da olumlu. Siyasi parti temsilcilerinin bugün Maliye Bakanlığı’nda gerçekleştirecekleri görüşme bu süreçte belirleyici olacak. Dün Cumhurbaşkanı ile siyasi parti liderleri bu önerileri üst düzeyde ele aldılar. Daha sonra daha alt düzeylerde de temaslara devam ettiler. Dünkü temaslar sonrası iki olgu öne çıktı. Bir: 13. maaşların kaldırılmasına ve taşınmaz malların kelepir fiyatına satılmasına neredeyse herkes hayır diyor. İki: kamu ekonomisine ilişkin olarak alınacak önemler konusunda ise herkes farklı bir görüş savunuyor. Bu koşullarda hükümet ile siyasi partiler bir yandan ve Troyka diğer yandan bu süreci Eurogrup’un toplanacağı 12 Kasım’a kadar tamamlamak için koşuyorlar. Bu süreçte dikkatler, gelirlerin arttırılması ve özellikle de yakıcı konu olan maaşlar ve emekli maaşları ile sosyal yardımlardan kesintiler üzerine odaklanmış durumda. DİSİ ile DİKO şirketlere vergi konmasına karşı çıkıyorlar. Oysa bu konu hükümet ile AKEL açısından kırmızıçizgi. Bu arada Troyka’nın adaya geliş tarihi de henüz netleşmedi. Brüksel önce Kıbrıs’ın karşı önerilerini görmeyi arzuluyor.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
Kıbrıs’ta sosyal yardımlar 2006 yılında 2010 yılına kadar doruk noktasına ulaştı ve şimdi ise tıraş zamanı geldi. Sosyal yardımlar 2006 yılından 2010 yılına kadar %88 oranında arttırıldı. 2006 yılında sosyal yardımlar için bütçe 1 milyar 504 milyon avroyken 2010 yılında bu rakam 2 milyar 835 milyon avroya ulaştı.
İşverenler Federasyonu ile Kıbrıs Ticaret ve Sanayi Odası dün Hayat Pahalığı Ödeneği konusunda yeni bir toplantı yaptılar ve yeni bazı öneriler ortaya attılar. İki işveren örgütü bu önerilerini bugün Çalışma Bakanlığı’na iletecekler. Elde edilen bilgilere göre, işveren kesiminin yeni önerileri de daha önceki yaklaşımlarıyla aynı eksende. Yani Hayat Pahalılığı Ödeneği’nin ödenmesini ekonomideki sürece ve üretkenlik artışına bağlıyorlar. Bu ödeneğin ödenmesine ilişkin olarak zaman açısından da sınır koyuyorlar. Bu çerçevede Kıbrıs’ın Troyka ile imzalayacağı memorandum devam ettiği sürece bu ödeneğin ödenmemesini istiyorlar.
POLİTİS gazetesinin bugünkü ana haberi Troyka’ya sunulacak karşı önerilere ilişkin Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas’ın dün siyasi parti liderleriyle gerçekleştirdiği toplantı. Gazeteye göre, dünkü toplantı hakkında yapıcı bir ortam ve uğraşıların devam edeceği yönde açıklamalar yapılmasına rağmen, hükümet ile siyasi partiler öneri paketinde sadece ret edecekleri hususlar üzerinde görüş birliği sağladılar. Seçim ortamı içerisinde ve seçmenlerini rahatsız etmemek amacıyla Hayat Pahalılığı Ödeneği’nin ve 13. maaşların kaldırılmasına, bankaların sermayelerinin %10 oranında artırılmasına ve taşınmaz mülklerin ucuza satılmasına “hayır” deme konusunda uzlaşma sağladılar. Ancak karşı öneriler konusunda yeterli zamanları olup olmayacağı net değil. Siyasi partilerin ekonomi büroları bugün Maliye Bakanlığı ile görüşmelerde bulunacaklar. Hükümet kanadı siyasi partilerin yaptıkları açıklamaları seçim taktiği olarak niteledi. Özellikle de DİSİ’nin hükümet önerileriyle ilgili en temel görüş ayrılığının ne olduğu sorusuna Nikos Anastasiadis’in verdiği “çalışanların maaşlarından yapılacak kesintiler ve sosyal bütünlük vergisi” yanıtını vermesi dikkatleri çekti. Anastasiadis “Biz önerilenin yarısı, yani %7,5 oranında kesinti öneriyoruz ve bunun nasıl olacağını da anlatıyoruz. Geri kalan %7,5’in nereden bulunacağının ekonomik bütçesini de çıkarıyoruz. Bizi ilgilendiren büyümenin engellenmemesi ve daha derin bir durgunluğa girilmemesidir. Örneğin kumarın vergilendirilmesinden ve kumarhanelere izin verilmesinden devlet 370 milyon avro gelir sağlayabilir” dedi. Hükümet yetkilileri ise Anastasiadis’in bu ifadeleriyle seçmenlerin kulağına hoş gelecek şeyler söylediğini belirtiyorlar. Bu arada hükümet kaynaklarına göre, Maryos Karoyan da tavrını sertleştirdi. Hatta Karoyan’ın hükümete yönelik tavrının sertliğini ortaya koymak için “Anastasiadis bile bu kadar sert bir tavır takınmadı” dediler. Hükümet yetkililerine göre, bu da Anastasiadis ile Karoyan arasında bir rol ayrımı yapılıyor olmasından kaynaklanıyor. Karoyan’ın eleştirilerinin odağında sürece ilişkin yaşanan gecikme olduğu ifade ediliyor.
SİMERİNİ gazetesinin de bugünkü ana haberi Cumhurbaşkanı’nın siyasi parti liderleriyle dün gerçekleştirdiği görüşme.
Gazetenin diğer haberlerinden bazıları
Kıbrıs’ın doğal gazı hakkında Türkiye Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun yaptığı açıklama siyasi partilerin sert tepkilerine neden oldu. Davutoğlu ilgili açıklamasında Kıbrıs’ın kendi münhasır ekonomik bölgesinde doğal gaz aramasını Türkiye’nin kıta sahanlığının ihlali olarak nitelemişti. Davutoğlu kendi izinleri olmaksızın petrol şirketlerinin yeni aramalar yapmasına müsaade etmeyecekleri görüşünü de savunmuştu. Bu açıklama sonrası EVROKO Türk tehditlerinin ve askeri nitelikli faaliyetlerinin Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yönelik olarak şantaj içerdiğine, petrol arama faaliyetinde olan ve buna ilgi duyan şirketleri korkutmayı hedeflediğine dikkat çekti. Türk tehditlerinin alışageldik tepkilerle durdurulamayacağını vurgulayan EVROKO, Türkiye’ye kendisiyle aynı yöntemlerle yanıt verilmesini istedi. Türkiye’nin Birleşmiş Milletler nezdinde şikâyet edilmesini de gündeme getirdi.
Cumhurbaşkanı adayı Yorgos Lillikas’in seçim bürosundan yapılan bir açıklamada Nikos Anastasiadis’in adaylığına karşı durabilecek tek adaylığın Yorgos Lillikas’ın adaylığı olduğu ifade edildi. Aynı açıklamada AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu da eleştirildi ve Anastasiadis’in adaylığının kendileri tarafından değil, başkaları tarafından güçlendirildiği görüşü de dile getirildi.
