Yeniçağ: Çağdaş devletler meclis sahibi oldular ve seçimlerle gelenlerin hükümeti halktan alacağı para için yetki vermesi ve halkın gösterdiği amaçlar için harcama yapmasına emir vermesi için meclisi görevlendirdi. Bu uygulama ilk olarak İngiltere’de başladı ve kralı savaşlar sonunda razı etti. İngiltere’den de dünyaya yayıldı. Sözde bizde de meclis bu maksat için vardır. Lakin mebuslar bütçe yapıp şu maksatla şu kadar harca dediği hükümetin güven oylaması ile kurulmasını sağladıktan sonra emrine girmekte, muhalefet de azınlıkta kaldığı için bilgi almaya bile çalışmamakta ve nereye ne harcandığını denetleme havada kalmaktadır.
Böyle bir rejim demokratik olmadığı gibi denetleme olmayan bir rejim haline gelmektedir. Onun için hükümet partileri pervasızlaşmakta, muhalefet de lafazanlıktan başka bir şey yapamayan aciz bir duruma düşmektedir.
İşin ilginç yanı muhalefet bunu demokratik rejim sanarak isyan etmemekte ve yetki talep etmemektedir.
Onlar bütçe için komitede toplanırken gazetelerde TC-KKTC protokolünün hazır olduğunu işitmektedir. Ancak bizden onay çıkmadan ve anayasaya göre uzun vadeli plan hazır değil, ekonomik ve sosyal konsey toplanmadı, yıllık programın esasları Resmi Gazete’de yayımlanmadı, yıllık program çıkmadı, bu protokol nasıl hazır oldu diye eleştiren olmamaktadır.
Bu durumda komite mecliste toplandı ve maliye bakanı bütçeyi takdim etti.
Ona göre, sürdürülebilir kamu finansman dengesi kurulması, kamunun etkinliğinin ve özel sektörün rekabet gücünün arttırılması, üretime dayalı büyümenin artırılması ve istihdamın önünün açılması, mali disiplinin sağlanarak devam ettirilmesi, yapısal tedbirlerin uygulamaya konulması, ekonominin istikrarlı bir hale getirilmesi ve gelir artırıcı tedbirler yanında harcama disiplininin sağlanarak kamu kaynaklarının ekonomik ve verimli kullanılması amaçlanmıştır. Bu laflar yıllardır gevelenerek sürdürülmektedir. Ancak mebuslar kumar, fuhuş, uyuşturucu ve kara para aklama dışında ve Türkiye’nin el attığı ve onun izni ile yaşayabilen üniversiteler dışında devletten destek almadan ayakta durabilecek olan tek bir sektör olmadığını söyleyip de bize bilgi verin demedi.
Mebusların elinde aylık gelir gider hesapları olmalıydı, geçen yılın kesin hesap yasası görüşülmüş ve hükümet aklanmış olmalı idi ve bu yılın dokuz aylık raporu dağıtılmış olmalıydı. Bunlar yoktu. Ortada uzun vadeli plan da yoktur. Türkiye üç yıllık bütçe hazırlayıp ellerine tut etti. O kadarla iktifa ettiler. Geçen yıl biz size şuradan şu kadar para toplayın ve şu maksatlarla harcama yapıp şu hedeflere ulaşın dedik. Ne oldu? Bize hesap verin demediler.
Maliye bakanının gevezelikten başka bir şey olmayan nutkunu nutukları tutulmuş dinlediler. Partilerden muhalif olanlar gerçekleşen geçen yıl ve gerçekleşmekte olan bu yılın bütçesine bakmadan geçen yılın bütçe yasasını yani tahminleri yeni tahminlerle karşılaştırdılar.
Bütçe yasası bir tahmindir. Bu tahmin ne kadar tutar kimse bilemez. Gelecek yılın bütçesi de tahmindir onun da ne olacağı belli değildir. Bunları karşılaştırmanın anlamı olması için bütçe disiplini olası gerekir. Bizde ise disiplin hak getire.
Bütçe disiplinin olmadığı maliye bakanının raporunda da teslim edilip bundan sonra olacak denilmektedir.
Bütçe delinmiştir. Lefkoşa belediyesine verilen paralarla deliğe bir yenisi eklenmiştir, o çalışmadığı için çöp toplamayı kaymakamlık yüklenince delik daha da büyümüştür. Bunların sonuçlarını bütçede görmek olası değildir. Mebuslar meclis böyle bir şey öngörmedi idi nasıl karşıladınız dememiştir. TC yatırım bütçesi aktarmalarla bütçeyi temelden değiştirmiştir. Onun için geçen yılın bütçesi meclisten geçirilen haliyle ilgisini kaybetmiştir. Meclis bunun hesabını sormadan hükümeti bırakmamalıdır. Yoksa bütçe diye bir şeyden bahsetme olanağı kalmaz.
Muhalefet mecliste laf ola oturmakta ama ayni zamanda erken seçim olsun biz hallederiz demektedir. Onlardan umut beklemek için kulaklarımızı açalım. Bütçe disiplini için ne diyecekler? 485 milyon fiyat istikrar fonu toplamaya devam ederken hangi fiyatları istikrara kavuşturacağını açıklayacak mı? Zahmet edip bu fonun kime yedirildiğini, halkı soyarak kimlere batak işlerini sürdürme olanağı verdiğini hükümet soracak mı? Tam bir harcama listesiyle gelmediği halde hükümeti görmek istemediğini açıklayacak mı? Kendisi seçimden sonra bu fonu ne yapacağını açıklamadan bütçe hakkında konuşma hakkı olmayacağını anlayacak mı?
270 milyonluk borçlanma yapılmasına onay verilecek ama mebuslar nereden ve ne maksatla borçlanılacağını, ne kadar faiz ödeneceğini bilmeyecek.
Türkiye 942 milyon destek atacak ama 477 hibe 465 borç olacak. Faizi de belirtilmemiş olduğu için başka belgelere bakmak gerekecek.