İşçi Sağlığı Güvenliği Uzmanları Birliği Başkanı Emir Taşçıoğlu, amaçlarının toplumu iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilgilendirmek ve meydana gelen iş kazalarının topluma duyurulmasını sağlayarak, bu konuda farkındalık yaratılmasına öncü olmak olduğunu belirtti.
“Bu vesileyle resmi veya özel tüm işverenlere bir kez daha çağrıda bulunuyoruz. Devletin denetim yapmasını beklemeden İSG Yasası’nın gerektirdiği risk analizlerini yaptırın, risk değerlendirme raporlarını hazırlayın ve işyerinizdeki riskleri minimuma indiriniz” diyen Taşçıoğlu, resmi ve özel tüm işverenlere şöyle seslendi:
“Çalışanlarınızı iş kazalarından korumak için gerekli kişisel koruyucu donanımları temin ediniz ve kullanmalarını sağlayınız. Böylece hem işgücü kaybı yaşamaz hem de olası kaza tazminatlarının önüne geçmiş olursunuz”.
Taşçıoğlu yaptığı yazılı açıklamada, Girne Belediyesi’nde geçen hafta meydana gelen iş kazasıyla ilgili olarak yayınladıkları bildiriyle ilgili TAK’ta yer alan haberde, iş kazasında yaralanan çalışanın “öldüğü” şeklinde sehven bir ifade yer almasının endişe ve panik yarattığını da kaydetti. Taşçıoğlu “Her ne kadar hata bizden kaynaklanmamışsa da çalışandan, ailesinden ve yakın çevresinden özür dileriz” dedi.
İSG uzmanları denetimlerin artırılmasını istedi
İş Sağlığı Güvenliği Uzmanları Birliği Başkanı Emir Taşçıoğlu, Girne Belediyesi çalışanı 37 yaşındaki Musa Mavideniz isimli işçinin geçirdiği kazanın üzerinden 1 haftalık süre geçmesine rağmen, olayın Çalışma Dairesi’ne haber verilmediğini ileri sürerek bu duruma tepki gösterdi. Taşcıoğlu’nun açıklaması şöyle:
Belediyelerdeki iş kazaları durmak bilmiyor. Bu kez sırada Girne Belediyesi var. Cuma günü aldığımız bir habere göre Girne Belediyesi çalışanı 37 yaşındaki Musa Mavideniz isimli işçi, iş arkadaşları ile birlikte yılbaşı süslemeleri için kullanılacak demirleri taşıyan, belediyeye ait arkası açık bir kamyonetin arkasında seyrederken, Barış Parkı yanındaki sulu çembere girldiği esnada dengesini kaybederek yola düştü ve taşınan demirler de onun üzerine devrildi.
Belediye Başkanı Sn. Sümer Aygın’dan ve ailesinden edindiğimiz bilgilere göre kaza geçtiğimiz Pazartesi günü saat 11:30 civarında meydana gelmiş. Ailenin verdiği detaylı bilgiye göre, yaralanan işçi önce Girne Akçiçek Hastahanesi’ne götürülmüş ve başına birkaç dikiş atıldıktan sonra gönderilmek istenmiş fakat Musa Mavideniz’in kapıdan çıkarken kusması üzerine kanama olabilir endişesiyle Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastahanesi’ne sevkedilmiş. Çekilen tomografide kafatasında kırık olduğunu belirten abisi Musa’nın beyin kanaması geçirdiğini, şuurunun gidip geldiğini ve hala daha Lefkoşa’da hastahanede yattığını söyledi. Musa’yı muayene eden Dr. Erol Barçın ile yaptığımız görüşmede hastanın bir beyin travması geçirdiği belirtilmiş ve kafatasında kırık ve beyinde kanama olduğu teyid edilmiştir.
Öncelikle belirtmemiz gerekir ki, olayın meydana geldiği tarihten itibaren neredeyse bir hafta sonra bilgimize gelmesi ve basının hiçbir şekilde bilgilendirilmemesi, dahası Çalışma Dairesi’ne dahi bildirlmemesinin şaşkınlığı içerisindeyiz. 35/2008 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Yasası, işverenleri her türlü iş kazasını ve meslek hastalığını en geç iki iş günü içerisinde Çalışma Dairesine bildirmekle zorunlu tutar. Ayrıca işyerinde meydana gelen her türlü iş kazasından, kusursuz olsa bile, işveren sorumludur.
Bahse konu iş kazasında hem yükler tehlike arzedecek şekilde bağlanmadan taşınıyordu hem de çalışan araç kasasında seyrediyordu. Musa’nın abisinin belirttiğine göre işçiler 4 kişi olduğundan ön kabinde oturacak yer olmadığı için Musa aracın kasasına yerleşti ve yükleri tutmaktaydı. Belediyelerde bu tip faaliyetler gündelik olarak yapılmakta ve tedbir almadan küçümsenmektedir.
Ancak kazanın ne zaman olacağı belli olmamakla birlikte bu olayda kaza bağıra bağıra geliyorum demiştir. İSG Yasası çalışanları da, işlerin yürütülmesinde her türlü önlemi almaya ve araç-gereçleri doğru bir şekilde kullanmaya zorunlu kılmaktadır. Ancak yürürlükte olmasına rağmen bu uygulama kamuoyuna ve iş dünyasına yeterince tanıtılmadığı gibi, ilgili tüzüklerin uygulanıp uygulanmadığı da Çalışma Dairesi tarafından denetlenmemektedir. Ve maalesef işverenler de, devlet denetlemediği sürece bu tür önlemleri almamakta ısrar ediyorlar. En azından kamu tüzel kişiliğine sahip belediyeler İSG yasası gereklerini denetim olmadan da yerine getirebilmeli ve çalışanlara temel iş sağlığı ve güvenliği konusunda bir eğitim verilebilinir.
İSG Uzmanları Birliği olarak ilgili bakanlığı denetimleri başlatması için defalarca uyardık. İş kazalarından denetim yapmayanların sorumlu olacağını belirttik ancak maalesef yetkililerin denetim yapmaları için bir iş kazasının olması beklenmekte ve ciddi iş gücü ve iş kayıpları yaşandıktan sonra denetim yapılmaktadır. Bunun yanında özel sektördeki tüm işverenlere çağrıda bulunuyoruz. Devletin denetim yapmasını beklemeden İSG Yasasının gerektirdiği risk analizini yaptırın, risk değerlendirme raporlarını hazırlayın ve işyerinizdeki riskleri en aza indiriniz. Çalışanlarınızı iş kazalarından korumak için gerekli kişisel koruyucu donanımları temin ediniz ve kullanmalarını sağlayınız. Böylece hem işgücü kaybı yaşamaz hem de olası kaza tazminatlarının önüne geçmiş olursunuz.