Sendikal Platform’un, Belediye Emekçileri Sendikası (BES)’e destek eylemi, Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) önünde Lefkoşa Kaza Mahkemesi tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan BES Başkanı Savaş Bozat’ın konuşmasıyla tamamlandı.
BES Başkanı Bozat LTB çalışanlarının 4 maaş alacağı bulunduğu bunların ödenmemesi durumunda eylemlerinin devam edeceğini açıkladı.
Bozat’ın ardından Sendikal Platform adına Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu (Türk-Sen) Genel Başkanı Arslan Bıçaklı eyleme katılanlara hitap etti.
Sendikal Platform’un BES’e destek eylemi, saat 12.45’de tamamlandı.
BES Başkanı Bozat konuşmasında, LTB sorununun 8 aydır dillendirildiğini sorunun çözülmemesi nedeniyle işin isyan noktasına geldiğini, kontrolün sendikan elinden çıktığını söyledi.
Bozat, Hükümet’i, süreç içinde gereken ciddiyeti göstermemek ve dünkü BES eylemin bastırılması için polis ve askeri çağırmakla eleştirdi.
Dün BES’in üyelerinin eyleminin İrsen Küçük tarafından terörist hareketler olarak tanımlanmasını da eleştiren Bozat, “Bundan sonraki mücadele daha da anlamlı daha ciddi olacaktır. Kaldığımız yerden devam etmek zorundayız” dedi.
Sendikal Platform’un desteğini “kıvılcımın ateşe dönmesi” olarak değerlendiren Bozat, “Bunu sürdürebilirsek, bizi, ülkeyi, başkent Lefkoşa’yı bu hale getirenler bundan sonra (mevkilerinde) durmazlar” dedi.
Polis’in dün gerçekleştirdiği tutuklamaların Başbakan İrsen Küçük’ün isteği üzerine yapıldığını da savunan Bozat, “Bugünkü mahkemede anladık ne Belediye başkanı nede de Başbakan koltuklarında artık oturmaması lazım, çünkü anladık ki Polisin müdahalesi tamamen Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı tarafından yönlendirilmiştir. Bunun ispatı da bugün yine tescillendirilmiştir” dedi.
Maaş kesintilerini kabul etmeyeceği ima eden Bozat, “Dört aylık maaş alınmadan işbaşı yapılmayacaktır. Mücadeleye bıraktığımız yerden devam edeceğiz. Ya bunu ödeyecekler ya kafalarını sokup usul halle gidecekler” dedi.
Türk-Sen Genel Başkanı Arslan Bıçaklı ise Sendikal Platform adına yaptığı konuşmada, bugün, görünürde BES üyelerine destek çıkıldığını ancak gerçekte, yapılan eylemin ülkeye sahip çıkmak olduğunu söyledi.
Bıçaklı, “Bu ülkeye sahip çıkmaya devam edeceğiz” diyerek devam ettiği konuşmasında, LTB sorununu çözemeyen Hükümet’i istifaya çağırdı.
Sendikalara birlik çağrısı yapan Bıçaklı, “Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için artık. Tek başına yoktur kurtulmak” dedi.
TUTUKLULAR SERBEST
Polis tahkikatını engelleyecek gerekçesiyle, dün, Polis tarafından gözaltına alınan 21 Belediye Emekçisi Sendikası (BES) üyesi hakkında yapılan tutukluluk süresinin uzatılması talebi yargıç tarafından ret edildi.
Gözaltına alından BES üyelerini çıkarıldıkları Lefkoşa Kaza Mahkemesi’nde temsil eden Avukat Şefik Aşçıoğulları, yaptığı açıklamada, gözaltına alınan BES üyelerinin kasti hasar, izinsiz toplanma, darp, polisi görevinden men, yollara çöp dökme gerekçesiyle tutuklandığını belirtti.
Lefkoşa Kaza Mahkemesi Yargıcı Hale Ahmet Raşit’in, zanlıların polis tahkikatını engelleme olasılığı olmadığından tutukluluklarının uzatılması talebini ret ettiğini ifade etti.
NE OLMUŞTU
EYLEM
27 Kasım, Perşembe günü Belediye Emekçileri Sendikası’nın (BES) öncülüğünde gerçekleştirilen eylemi durdurmaya çalışan polis, zaman zaman sert davranışlarda bulundu. Bazı eylemciler yaralanırken, olaylardan sonra 22 sendikacı ve çalışan polis tarafından gözaltına alındı.
Önce Başbakanlık binasına, daha sonra Lefkoşa Kaza Mahkemesi ile Meclise ve UBP Genel Merkez binasına yürüyen belediye çalışanları, güzergah üzerindeki çöp bidonlarını yollara boşalttı. Polisin engelini aşarak UBP binasına giren çalışanlar, İrsen Küçük’ü burada bulamayınca, eylem şeklini değiştirdi.
Meclis önündeki eylemde polisle çatışan işçiler, belediye araçları ile yolları kapattı ve belediye sarayının önünde lastik yakarak yolu tıkadı.
Polis, öfkeli belediye çalışanlarını cop kullanarak dağıtmaya çalıştı. Bu sırada, bazı belediye çalışanı, polis tarafından gözaltına alındı. Eylemde, yaralananlar ve baygınlık geçirenler de oldu. Olay yerine çağrılan ambulans yaralı ve bayılan eylemcilere müdahale etti.
Mahkemeler önünde arbede
İlk önce Lefkoşa Belediyesi önünde eylemlerine başlayan çalışanlar, burada yol ortasında lastik yaktı ve saksılarla yolu kapattı. Daha sonra İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanlığı ve Başbakanlık önünde eylem yapan LTB çalışanları, burada ateş yakıp hükümet ve belediye başkanı aleyhine sloganlar attı.
Başbakanlıktan sonra, UBP kurultayının mahkemelik olduğu ve yargı sürecinin devam ettiği mahkemeler önüne yürüyen belediye çalışanları eylemlerine devam etti.
Polisin aldığı geniş güvenlik önlemleri nedeniyle, mahkemeye giremeyen LTB çalışanları, burada hakimlere ve Belediye Başkanı Cemal Bulutoğluları’na yönelik sözlü sataşmalarda bulundu. Daha sonra UBP’nin Sarayönü’ndeki binalarına girmek istedi. Burada polisle çalışanlar arasında ciddi arbede yaşandı.
Eylemciler, İrsen Küçük aleyhinde sloganlar atarak başbakana tepkilerini gösterirken, polis binaları korumakta zorlandı.
UBP tabelasını söktüler
Öfkeli belediye çalışanları daha sonra Küçük’ün UBP’nin Köşklüçiftlik’teki binasında olabileceği düşüncesiyle buraya giderken, yürüyüşleri sırasında buldukları çöp bidonlarını da yollara döktü. Bazı işletmelerin de camlarını kıran belediye çalışanları ile işletme sahipleri arasında sözlü tartışmalar da yaşandı.
Öfkeli kalabalık UBP’nin Dereboyu’ndaki binası önünde de sloganlar atıp binanın tabelasını yerinden söktü, UBP bayrağını yaktı.
Burada da polis, çalışanlara müdahale ederken bir kişi baygınlık geçirdi.
Çalışanlar daha sonra meclis önüne yürüdü.
Meclis önünde coplu müdahale
Meclis önüne çekilen polis kordonunu geçmeye çalışan LTB personeli, yine polisle çatıştı. Bu sırada, polis eylemcileri müdahale edecekleri yönünde uyardı.
Gerginliğin devam ettiği eylemde, eylemciler buldukları çöpleri meclis bahçesine attı. Uyarılara rağmen eyleme devam eden belediye çalışanlarına polis, ‘cop’ kullanarak müdahale etti.
Bu sırada, BES Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Yalınkaya’nın da aralarında bulunduğu bazı eylemciler, polis tarafından gözaltına alındı. Polisin müdahalesi sırasında yaralananlar ve baygınlık geçirenler oldu, yaralılar ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Çöplerden “JB” ve “Sherıdan’s” kutuları çıktı
Meclise girişleri önlenince Meclisin arka kapısına yönelen eylemciler, burada da hükümet aleyhine slogan ve söylemlerini sürdürdüler. Meclisin çöp kutuları içinde buldukları “JB” ve “Sheridan’s” marka içki kutularını, ayrıca Meclis mührünü taşıyan karton poşetleri basına gösteren eylemciler bu çöpleri de meclisin bahçesine attılar.
Açlık, susuzluk, tutuklama
BES Başkanı Savaş Bozat burada yaptığı açıklamada, Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşamaktan artık utanç duyduklarını söyledi.
Bozat, 30 günden beri soruna çözüm bulacaklarını söyleyenlerin Bakanlar Kurulu toplantısına girerken “iyi haber” sözü verdiklerini fakat 7 saatlik toplantıdan beklenen sonucun yine çıkmadığını anlattı.
Bozat, olaylarda, açlık ve susuzluk yetmezmiş gibi insanların ayrıca “tutuklu” ve “hastanelik” duruma da geldiğini söyledi.
Bozat, kendilerini polis korumasında güvenceye alanların biraz da halkı düşünerek aynı korumayı halka da sağlaması gerektiğini ifade ederek, Lefkoşa’daki durumun ve sorunun kaynağı olanların mevcut sorunları çözmesi gerektiğini belirtti.
Bozat, Kaymakamlığa çöplerin temizliği için harcanan paranın Belediye çalışanlarına verilebileceğini yineleyerek, bu paraların halkın vergilerinden ödendiğini vurguladı.
Öte yandan, Meclis önündeki eylemde yaralı olarak ambulansla hastaneye kaldırılan Tecettin Demir isimli çalışanın Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde yoğun bakımda kontrol altında tutulduğu bildirildi.
Araçlarla yolları kapattılar
Arkadaşlarının tutuklanmasına öfkelenen belediye çalışanları ardından saat 14.30 sıralarında Lefkoşa’daki organize sanayi bölgesindeki belediyeye ait araçların bulunduğu bölgeden greyder, tanker ve kamyonları alarak başkentin en işlek caddesi konumundaki Sabri Orient ışıkları ile Dereboyu’ndan Kermiya’ya giden yol üzerindeki trafik ışıklarına getirip yolları kapattılar.
Lefkoşa’ya giriş ve çıkış yollarına araçları koyan çalışanlar araçların anahtarlarını da alarak olay yerinden uzaklaştılar. Yolların kapalı olması nedeniyle Lefkoşa’ya girş ve çıkış yapmak isteyen araçlar uzun kuyruklar oluşturdu.
Polis, daha sonra yollarda bulunan ağır vasıtaları çalıştırarak, trafiğin tekrar akmasını sağladı.
Polis, BES lokalini bastı!
Perşembe günü saat 16 civarında kalabalık polis ve özel birlik kuvvetleri avukatlarla toplantı halinde BES Yönetim Kurulu toplantısı yapılan BES Lokalini bastı, burda avukatlar darp edildi ve polis arama izni göstermeyi reddederek toplantının yapıldığı odaya girerek burdaki BES başkanı Savaş Bozat ve bazı yönetim kurulu üyelerini gözaltına aldı.
“Kavgada yalnız değilsiniz!”
27 Aralık, Perşembe günü Belediye Emekçileri Sendikası’nın bir kısmı eylemde, bir kısmı da polisin sendika binasına yaptığı baskınla tutuklanmasının ardından Sendikal Platform temsilcileri BES Lokali’ne geldi ve burada bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıdan ülke genelinde grev kararı alındı
Bir kısmı meclis önündeki olaylarda, bir kısmı da polisin sendika binasına düzenlediği baskın sonucunda sendika yöneticilerinin tutuklanmasının ardından belediye çalışanlarına “Yalnız değilsiniz” mesajı vermek isteyen Sendikal Platform, Perşembe akşam saatlerinde BES Lokali’nde bir toplantı gerçekleştirdi. Çalışanlara destek veren sendika yöneticileri, BES Lokali’ne geldikleri esnada çalışanlar tarafından büyük destek gördüler. Çalışanlara “sizi yalnız bırakmayacağız” mesajı veren Sendikal Platform’a çalışanlar teşekkür etti. BES Lokali’nde yapılan toplantının ardından tutuklu çalışanlara destek belirtmek amacıyla Lefkoşa Polis Müdürlüğü’ne giden Sendikal Platform temsilcileri, burada bir basın açıklaması yaptılar.
Gökçebel: “Bu zulüm bu topluma çok…”
KTOEÖS Başkanı Tahir Gökçebel, yapılan zulmün Kıbrıs Türk toplumuna fazla geldiğini söyledi. Belediye çalışanlarına yapılan zulme karşı cevaplarının net olduğunu dile getiren Gökçebel şu şekilde devam etti: “Bütün örgütler aynı kararlılıkla örgütlenecek ve bugün saat 11.00’de LTB binası önünde toplanarak bu olayı kınayacaktır. Buradan çağrımız şudur. Derhal bu faşizan baskıya son verilmelidir. Derhal içerideki arkadaşlar serbest bırakılmalı ve sadece örgütler değil mecliste demokrasi adına milleti temsil ettiğini söyleyen ve seçilmiş olan kişilerin de bunu sorgulaması gereklidir! Meclisini demokrasi yeri mi yoksa bu halka zulüm biçilen kısmı kararların alındığı yer olup olmadığı kararının verilmesi gerektiğini belirtmek isterim. Demokrasi ile ilgili Kıbrıs’ın kuzeyindeki rejimle ilgili kaygısı olan her partinin, milletvekilinin halkın yanında olma zamanı gelmiştir. Dur diyene kadar mücadelemiz sürecektir.”
SAĞLIK ÖRGÜTLERİ POLİSİ KINADI
Sağlık örgütleri dün hastaneden zorla alınan BES üyeleri ile ilgili açıklama yaptı, polisi kınadı.
Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası ( Tıp – İş ), Kıbrıs Türk Serbest Çalışan Hekimler Birliği, Kıbrıs Türk Diş Tabipleri Odası, Kıbrıs Türk Tabipleri Odası, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği imzalı açıklama şöyle:
Ülkemizde son zamanlarda yaşanan birçok anti-demokratik uygulamaya dün akşam bir yenisi daha eklenmiştir.
Polis tarafından tutuklanan BES üyelerinin rahatsızlanarak hastaneye sevk edilmeleri sonrası yaşananlar kabul edilmezdir. Acil serviste muayene edilen ve kardiyoloji konsültasyonu sonrası kalp-damar hastalığı ön tanısı ile yatışı yapılan iki BES üyesi hasta, tedavileri yarıda kesilerek polis zoruyla hastaneden alınıp nezarethaneye götürülmüşlerdir. Polis, görevli hekimlerin tüm ısrar ve uyarılarına, hastaların itirazlarına karşın, dosyaları imzalayarak sorumluluk aldığı iddası ile bu iki kişiyi zorla ve zorbalıkla hastaneden götürmüştür.
İnsan sağlığını ciddi anlamda tehdit eden bu olay, evrensel insan hakları, hasta ve hekim hakları ile bağdaşmamaktadır, hukuka aykırıdır ve asla kabul edilemez.
Polis Genel Müdürlüğü’nü, bu insanlık dışı uygulamadan dolayı protesto eder ve yirmidört saat içinde toplumdan ve söz konusu hastalardan özür dilemeye davet ederiz.
Polis tarafından zorla götürülen hastaların derhal hastaneye geri götürülmeleri ve tedavilerinin devamı hayati öneme haizdir.
Meslek onurumuza da saldırı olarak addettiğimiz bu son gelişmelerden sonra, yasal her türlü platformda insan hakları, hekim ve hasta haklarını sonuna kadar savunmaya devam edeceğimizi ilan ederiz.
Tüm hekim camiası olarak, ülkemize, insan ve hekimlik onurumuza sahip çıkmak için mücadele etmekten çekinmeyeceğimizin bilinmesini isteriz.