Aslında Ortadoğu projesi daha Amerikan merkezlerinde kurgularla oluşturulurken dahi Kürt konusu hep biryerlerde işaretleniyordu. Belekleri biraz doksanarlı yaşayanlar anımsayacak; Ortadoğu sınırlarının değişiminde Kürdistan seçeneği, Konfederasyonlu Kürdistan, değişik bölgesel kürt alanları seçenekleri hep seslendirilen ufkun içinde vardı. Sınırların değişimi dahi kimine 23 kimisi 25 kimisi ise onlarla kalınma projelendirmeleri kurgularla geliştiriyorlardı. Öyle bir zamanda bunlar oluyordu ki özelikle Kuzey Kıbrısta dahi Kürt ifadesine tepki ve öteki olmanıza yeten, Türkiyede kirli iç savaşın yaşandığı süreçten söz ediyorum. Nitekim ingiltereden gelen ve biraz konuyla duyduklarını söyleyen bir köylüye nasıl saldırı yapıldığı hala aklımda sarsıtıcı etkisiyle silinemedi! İşte son haftalarda çok önceden başlayan ırak ve Suriye kürt gelişmeleri tamda Erdoğanın yeniden idamı dahi seslendirdiği bir anda birden Öcalanla görüşmeler ve birden “teröris” nutukcuları, ansızın barış havari söylemelre başladılar. Ben bundan dolayı özelikle bir haftadır konuşturulan Öcalan görüşmelerinin sonunda konuyla ilgili enazından yorum yapmak isteyen ve konuya daha düzeyli bakmak isteyenlere bazı uyarılı ve ek kaçırılan bilgielrle katgı yapmak amacındayım. Şunu zaten biliyorum: Karar alan veya pilanı hazırlayan, taraflardan da biri değilim: Ama enazından çokca kandırmalarla ve yaratılan tekil olgulardan sıyrıltma adına bazı önemli konumları burada özetleyecem.
Birkez; Konu hangisi olursa olsun, mutlaka bilgiler elde etmek önemlidir. Onun bunun ezberi veya tarafı olarak sunulanla yetinmemeliyiz: Hatta konuya anlık ve istenilen gündemle bakmamak gerekir. Ayrıca olayalrın neden sonuç ilişkisini mümkün oldukça iyi kurmak gerekir. Ayrıca dünyamız ve özelikle Ortadoğuyu konuşuyorsak tekil Kürt ve hele Öcalanla Erdoğan ikilemiyle yetinmememiz gerekir. Zaten girişte dediğim gibi Ortadoğu gelişmelerinde Kürt dinamiği vardır. Ayrıca şunu bilimselik adına tekrarlayım; Ortadoğu gibi bölgede dizayin ve yeniden yapılanmadan söz ediliyorsa, kriz yaşanıyorsa mutlaka sınırlar değişecektir. Bunu kimse zaten imkar etmiyor. Helle de haritaları dahi ululsrarası güçler ve sömürge efendilerce çizilen bölgede Kürt sorunu gibi dört ülkeye yayılan halk sözkonusu olunca bunu Uluslar arası koşularldan koparıp ayrıştırmak mümnkün değildir!
Şimdi isterseniz daha somut coğrafya ile Kürt kartına bakalım: Doksanlara kadar Kürt halkı dört ülkede çizilen sınırlarla ayrışırken, belirli siaysal üst yapılara ulaşamadı. Her Kürt çıkışında bölgesel güçler hem kulandı hemde ezdi. Ancak Doksanlarda başlayan Ortadoğu yeniden dizayin olayında ilk yapılanış Kuzey ırakta resmen dış etkenlerle de tetiklenerek Federal Kürdistan oluşturuldu. Şimdilerde burası resmen bağımsızlık yolunda gidiyor. Buarada çaktırmadan Federal Kürdistanın önemli liderlerinden Talabani ırak başkanı olurken aslında Kurdistan bölgesi en Amerikancı Barzaniye teslim ediliyordu. Nitekim Barzani şimdilerde Amerikanın Kürdistan ayarlı merkeznde olduğu kadar Türkiye Suni yakınlığı, İsrail ile ilişkiler ve ırak dizayininde tetikleme roluyla iran ekseni karşıtında önemli rol alıyor.
Suriye Kürtleri ise düne kadar varlıkları dahi sorgulanır onlarla kimse ilgilenmezken, özelikle Suriye kartı ve değişim dış müdahaleler sonucu birden kimsenin hesaplamadığı Kürt gerçeği karşılarına geldi. Bunu çloğu hesaplamadığı için de Örneğin Türkiye Kürtlerin yapısal özerk olmalarını engeleme adına Suni muhalefeti kulanmaya başladı. Helle Suriye Kürtleri Barzaniden çok PKK çizgisine daha yakın olmaları adeta Kürtler arası yeni denklemelre oluşması hızlanır gibi oldu. Halla Suriye belirsizlikleri ve sınırsal sorunalrla mezhep çizgisili durumlar hepsi Kürt gelecek olayının etkilenme gerçekelri olarak karşımızda duruyor.
İrandaki Kürtleri zaten ülkenin şer eksenine konulması ve resmen tavsiye etme hesapları nedeniyle ordaki harektler gelgit çizgisinde parlayıp kayıyorlar. Bunun etkisi daha net iran müdahaleelrinde yaşanacaktır. Tamda bunalr olup biterken ve Kürt konusunda Barzani daha bir öne çıkarılıp Suriye kürttleri sorualrla kaynaştırılırken Türkiyede birden Öcalanla Devletin yani MİTİN görüştüyü ortaya çıktı. Yine şaşırtıcı gelecek şekilde durmadan Kürtlere hiçbir şey yoktur bağıranlar ansızın dileri başka kelimeler söylemeye başladı. Dahası vardır; Robosgi katliyamının örtülmeye çalışıldığı, KCK adıyla yasal idareci hangi kürt varsa yaka paça içeri atılırken, Ana dil konusunu kemküm ama kabulenmeme duruşu olurken, birden Öcalan görüşmesi ortaya çıkması konunun salt Türkiye değil genel sistemin bazı yeni adımalrla birlikte ele almamızı gerektiriyor.
Kürt dianmiğinin son Ortadoğu dizayinde önemli olduğunu zaten defalarca yazdım. Yine Türkiyede Kürt sorununun çözümünün önemli olduğunu da tekrar tekrar defalarca yazdım. Ama gelişen olaylarla karşımızdaki tabloyu da doğru okumamız şart. Örneğin konu olan Türkiyede Kürt sorunu konuşulrken ayni zamanda YTürkiyede demokratikleşme adımları ve dinamikelri de ayni biçimde gelişiyormu? Çünkü Kürt sorunu insan haklarının gelişeceği ve demokratik yapıların kurumsalaşacağı koşularla ancak denilen şekliyle önemli konuma gelir. Helle de dinin gidrek siaysalaştığı ve Ortadoğu kaygan zemininde mutlaka güçler dengesini, siaysal içerikleri ve Uluslar arası güçlerin konumunu iyi bilerek yorum yapmak gerekir. İstenilen Probagandalaşma takıntısına girmememiz gerekir. Onutmayın dün Teröris dedikler, görüşmeğizi hayinlikle söyleyenler birden görüşür halde karşımıza geldi. Yarın ayni ters konuma gelme şansı her zaman vardır. Ayrıca Türkiyede yeni seçim dönemine girildiği, Ortadoğu oynunda yeni parçalamalar ve artan dış müdahale gerçekelrini hiç göz ardı etmeyelim. Üstelik son kriz oyunları Kürtlerin coğrafyalarında yoğunlaştı! Bundan dolayı bilgi edinme ve gösterilecek siaysal duruşları iyi takip etmemiz şart. Kimisi PKK tsviyesinden, Kimisi başka siaysal amaçlardan söz ederken, taraflar kadar uluslar arası güçlerin yani pek söyletimeyen Emperyalist sistemin de amaçalrını bilerek konuyu yorumlamalıyız. Elbet benim gibi hem AKP hemde Öcalanı siaysal süreçlerdeki tutumlarını iyi bilen biri olarak, kuşkularım ve bazı ince hesapları hep arada yakalama çabam olması normaldır. Onutmayın heran tetikleyecek etnik karşıt konum ayakta duruyor.
Herneyse; Şimdilik bukadar değişken sözlerle konuyu bağlayım. Çünkü onca probaganda haberler arasında çoğu taraflı olduğu ve hala resmi ağzın dışına çıkmadığı için bekleyerek ve olanlarla konuşmak daha iyi olacak. Tekrar edeyim: Ben görüşme tarafı olmadığım için konuya insani temel ilkelerle ve devrimci yaklaşımla baktığım düşüncemle elbet Emperyalist kuramlı adımalrı zaten eleştirmek noktasındayım. Ama canıgönülden akan kanın dinmesini ve Kürtlerin insan olma gerçeği ile haklarını kulanmasını isterim. Hatta Kürtler değil tüm dünyada insanca yaşamı ve eşitlikli paylaşımlı güzel günler için mücadele hep ettim. Bundan dolayı olayı salt Türkiye Kürtleri değil gelinen noktada Ortadoğu eksenindeki Kürtler ve sistemle Kürt dinamik gelişemelrindeki gelgitlerle olayı iyi izlemek gerekir. Müdahale ve belirleme şansımız zaten solun ve ezilen emek ekseninin yoktur. Ama yine de doğru bilgiyle yerine koyup en azından kandırılma ve saptırmaları da yutmamamız gerekir. Konu salt Türkye ile sınırlı değildir: Kürt coğrafi değişkenlikten Ortadoğu kaygan zemin içi denklemlerin hepsi Kürt kartında oynanacak gibidir.