arşivNecmettin Çapa‘Kürdistan’ devam eden derinler!!! - Necmettin Çapa
yazarın tüm yazıları:

‘Kürdistan’ devam eden derinler!!! – Necmettin Çapa

Yeniçağ podcastını dinleyin

Çözüm sürecine pembe gözlükler ile bakanlara bağzı şeyleri hatırlatmak ve bu hatırlatmanın ötesinde, bölgede devam eden derin işlerin va-zı halini anlatmak, gerek Türk, gerek ise Kürt halkları açısından son derece önemli olacağına inanıyom.

O neden ile aşağıdaki tarihsel gerçeklere göz atmaları son derece önemli olacağı gibi, sürece ışık tutacak gerçekleri de görmelerine son derece yardımcı olacaktır.

Kürdistan’da ifşa-i reberrut!!!

‘Hancer Timi geçen sonbaharda Kelamemê, Tenin ve Haftanin’de görüldü, Nusaybin’de ise en son 24 Şubat’ta Mesut Aslan’a karşı düzenlenen saldırıyla gündeme geldi.  Şırnak ve etrafındaki yerleri tercih etmesi geçmişte de burada devam eden karanlık faaliyetlere dayanıyor olmasından ileri geliyor.

Hançer Timi’ne ilişkin güvenilir kaynaklardan alınan bilgilere göre, bu gruplar Botan alanında gerillaya karşı mücadele için örgütlendi. Aynı kaynaklar, şunları ifade ediyor: “Şırnak ve Hakkâri gibi yerlerde başlangıçtan itibaren gerillanın güçlü bir mevzilenmesi vardır. TC’nin tüm savaş teknik ve taktiklerine karşı gerillayı bu mevzilerden sökemediği gibi, yöre halkı gittikçe devletten bir kopuşu sağladı. Koruculara  bile artık güvenilmiyor.

Türk özel savaş güçleri Botan’da koruculuk sistemi, köy yakma ve boşaltma, yargısız infazlar, binlerce cinayet ve uyuşturucu gibi özel savaşın tüm kirli yöntemlerini bu alanda denedi. Ama ‘suyu kurutup, balığı susuz bırakma’ stratejisinde başarısız olunca gerillaya karşı ‘Hancer Timi’ gibi yeni karanlık güçleri devreye koydu.”

Tim hakkında bilgi veren ve isminin açıklamasını istemediği bir kaynak; “Jitem’in kanlı geçmişine rağmen hem kamuoyundaki devlet bağlantıları deşifre oldu, hem de bir uyuşturucu ve çete şebekesine dönüştü. Koruculuk ilk bu alanda geliştirilmesine rağmen zamanla hem nicel olarak bir yük olmaya, hem de askeri alanda başarısız olup işlevsizleştiler. Hançer Timi Jitem ve çetelerin yerini dolmak için kuruldu” dedi.

Sözkonusu kaynaklardan alınan bilgilere göre Hançer Timi, ‘Özel ordu’ oluşumunun ayaklarından birini oluşturuyor.  Gerillanın aktivitesi karışında başarısız kalan Jitem ve çetelerden oluşan bu yeni oluşum içinde PKK’den kaçan itirafçılar da var.  İnfaz timleri şeklinde örgütlenen bu yapı, “vurucu güç” misyonunu üstlenmiş ve stratejik alanlara konumlandırılmışlar.

Koruculuğun işlevsiz kalması ve askerlerce güvenilirlikleri sürekli sorgulanır hale gelmesi ardından teşvik edilen “Hançer Timi”nin en önemli özelliği, dar birimler olması ve ‘kan davası’ konumunda bulunan PKK’den kaçan itirafçılar, azgın çete mensupları, tetikçiler ve faşist askerlerden oluşması. Burada sözkonusu olan küçük ama aktivitesi ve inisiyatifi gelişkin birimler.

Bu şebekeler Şırnak merkez alınarak her köyde bir birim şeklinde örgütlendirildi. Ancak bunlarında kendi arasında bağlı bulunduğu yerel birimler şeklinde bir hiyerarşiye tabi tutuldu. Birimler kendi başlarına keşif, pusu gibi faaliyetlerde bulundukları gibi yer yer bir güçle de operasyonlara katılıyorlar.

Bu birimler dar yapılara sahip oldukları için zaman zaman sivil, zaman zaman da yüzleri kapalı silahlı faaliyetlerde bulunuyorlar. ‘Hançer Tim’inin Kürdistan’daki merkezinin Şırnak’ta olduğu belirtiliyor.  Merkezi koordinasyonu Şırnak Valisi,  en üst düzeydeki askeri bir komutan ile Haşim yâda Hazım Babat’tan oluşuyor. Haşim Babat Şırnak’ta market işletiyor. Devlet tarafından korunup, helikopterlerle hareket ediyor.

Valinin veya ilin alt birimleri de ilçe kaymakamlığı,  ilçe jandarma komutanı yüzbaşı rütbesi ile en yetkili çete üyesinden oluşuyor. Uludere ilçe koordinesinde kaymakam, yüzbaşı ve Mehmet Paksoy yer alıyor. Mehmet Paksoy, halk arasında (Mihê)  olarak tanınıyor. Ripinî (Yeşilyuva) köyünde oturuyor ve aynı zamanda köydeki Hancer Tim’inin de başında bulunuyor.

Elde edilen bilgi ve belgelere göre Hançer Timi deşifre olmamak için gece hareket ediyor, yüzlerini gizliyor, yer yer gerilla kılığında dolaşıyor. Operasyon ve görevler için zaman zaman farklı birimlerden getirilip karıştırılabilen, zaman zaman da birimlerin özgün bir şekilde yürüttükleri faaliyet alanları ve görevleri şöyle sıralanıyor:

-Gerillanın olası kaldığı alanları en ince detaylarına kadar öğrenmek. Bunu için keşif ve istihbarat toplamak. Hava saldırıları için yerden keşifler yapmak, koordinatlar sağlamak.

-Gerillayı halktan kopartıp yalnızlaştırmak içi, gerillanın ilişki ve kanallarını öğrenmek, kullanabildikleri yerlerde bu kanallardan gerillaya yanlış bilgi ve ajan sızdırmak.

-Halk arasında korku salmak için yurtseverleri tehdit etmek, kaçırmak, silahlı suikastlar düzenlemek.

-Gerillayı tasfiye etmek için, imha amaçlı pusu ve operasyonlar düzenlemek.

-Kürdistan’daki siyasi legal faaliyetleri illegalize etmeye yönelik çeşitli provokasyonlar düzenlemek, iktidar partisi AKP’nin alanda zemin bulması için yurtsever çevrelere baskı yapmak.

-Elde edilen istihbaratlar çerçevesinde yurtseverleri sindirmek için tehdit, şantaj ve cinayetlere başvurmak. PKK’nin çeşitli kademelerindeki yönetici ve militanlarına suikastlar düzenlemek.

Bu tim özellikle PKK’ye karşı kirli bir şekilde rol aldığı için katıldıkları operasyon ve kurdukları pusularda katledilen gerilla ve yurtsever insanın kelle başına ödül alıyorlar. Kan parasının da kaymakam ve veliliklerce verildiği belirtiliyor. Yine bu timlerin yurtseverleri ihbar etmeleri halinde de para aldıkları da biliniyor.

Kürt hareketine karşı uygulamaya konulan imha konseptinin bir parçası olarak görülen Hançer TİMİin görevlerini Kürdistan’daki kimi olay ve faaliyetlerde de gözlemlemek mümkün.

Paramiliter güçler, İl ilçe ve köylerde savaşta ölen asker ve korucular adına kurulan ‘Şehit Aile Kurumu’ gibi devlet destekli kurumlarda da örgütlenme ve çalışmalarını yürütüyorlar.  Bu kurumlar genelde asker ve kurucu çevrelerince kullanıldığı için sivil insanlara kapalı bir durumda olup istihbarat, örgütleme ve yasadışı işlerin çevrildiği alanlar durumunda.

Bu anlatımların ötesinde Kürt ve Türk halklarının beraber yaşama şansında, akan kanın gizli derinlerde yok edileceği aşikar olmak ile beraber, bu beraberliğin, yeni ayrılıklar getireceği kaçınılmaz bir gerçek olarak ortada durmaktadır.

Ya derinlerinizi bitirin ya da kardeşliğinizi..

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
357AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin