Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Boykot Eylem Komitesi üyesi Yaşar Karakaş “neden boykot?” sorusuna detaylı cevap verdiği açıklaması şöyle:
Bir kez daha sandıklar kurulacak, bir kez daha etkisiz ve yetkisiz kişiler Milletin temsilcisi diye bir mekânda toplanacak. Siz bunlara seçilmiş dersiniz biz öyüklenmiş diyelim. Bakmayın UBP, CTP, DP, TDP diye ayrı yerlerde olduklarına, merak etmeyin düdük çaldığında herkes yerini alır. Sıraya girer ve kendilerine o dönem için biçilen göreve hazır beklerler. Belki bilmezsiniz diye söyleyelim hepsinin görevleri önceden belirlenmiştir. Kimisi iktidarcılık oynayacak kimi muhalefetçilik. İktidarda iken evet dediklerine muhalefette hayır diyecekler.
Bu işler öyle atama ile olmaz. Seçim ile olur. İllaki sizi de bu işlere alet edecekler ve bu oyunda sizi de bir görev verecekler. Dünyaya demokrasimizin ne kadar ileri olduğunu gösterecekler. Barış yanlılarını da barış karşıtlarını da gösterecekler. Çözümü bizim istediğimizi ve karşı tarafın istemediğini gösterecekler. Ama illa da gösterecekler. Aman ha sakın ha dünya oynanan bu oyunu anlamasın. Sizin de bu oyunu anlamanızı istemezler. Bu oyun ortaya çıkar anlarsınız diye çok korkarlar. Dünya bu oyunu anladı hatta adını bile koydu “TÜRKİYENİN ALT YÖNETİMİ” diye. Onlarda bunu bilir ama sizin öğrenmenizi istemezler. Çünkü bu oyunda size de ihtiyaçları var.
Bu oyunu anlamanızdan çok korkarlar. Çok ciddi hazırlıklar yaparlar. Rollerini çok ciddiye alırlar. Rakiplerine yüklenirler, ne hırsızlıkları kalır, ne partizanlıkları. Ne rüşvetçilikleri ne adam kayırmacılıkları kalır. Aslında kendilerini tarif etiklerini bile anlamazlar. Halkın anlamaması içinde özel lisan kullanırlar. Kimisi “Baaaaaaaaara” der, kimisi “şükraaaaaaaaaaan”. Kimisi “kimdir be bunlar” der kimisi “ siz kimsiniz” der. Söylediklerini sizlerin yutacağını zannederler. Atıp tutmada mangalda kül bırakmazlar, sınır tanımazlar. Zannedersiniz ki Sarayönünden dünyayı idare edecekler.
Efendilere bir şey söyleyemezler. Her şeyi söylerler ama efendilere bulaşmak olmaz. Efendiler, bazı şeyleri söylemelerine müsaade eder ama uygulamalarına asla müsaade etmez. Her seçim Merkez Bankasının başına bir Kıbrıslı getirirler, Polisi sivile bağlarlar ve hatta Anayasanın geçici 10. Maddesini bile kaldırırlar.
Seçim döneminde Ekonomik Paketleri reddederler ama seçimden sonra Ekonomik Paket olmadan olmaz derler.
Seçilenler Meclise ister gider ister gitmez. Kimse onları ne arar ne sorar. Nisap sorunu olmasa, Meclisin yolunu da unutacaklar. Nisabı sağlamak için onlara ihtiyaç varsa (?!) talepleri cebinde hazırdır. Ya yakınına, tanıdığına mevki ya da kendine bakanlık almadan kapıdan içeri girmez. İstediği kabul edilmezse milletvekilliği borsası 24 saat açık. Duruma göre değerini borsaya bildirir.
Eskiden pazarlıklar kapı arkasında yapılırken son zamanlarda herkesin gözü önünde yapılmaya başlandı. Sol sağ fark etmez. Efendiler hangi partiye iktidar görevi verecekse ve sayısı yetersizdir. Formül hazır üç istersen üç, beş istersen beş, sekiz istersen sekiz hemen patisinden ayrılır. Ya ayrı parti kurulur ya o partiye katılır. Ve bu oyun yıllardır böyle devam eder.
YKP 1989 kuruldu. Kurulduğu zaman yaptığı durum değerlendirmesinde bunu saptadı.
Ne dedi; Yapılan seçimlerin hiçbir anlamı yoktur.
Ne dedi; Bu Memleket Bizim biz yöneteceğiz.
Ne dedi; Talimatla yönetilmeye hayır.
Ne dedi; İrademiz yok ediliyor.
Ne dedi; statüko yıkılmalı.
Ne dedi; biz acente olmayık.
Ne dedi: bu koşullarda seçim bir oyundur.
Ne dedi: BOYKOT dedi.
Ne dedi; sokaktan İKTİDARA dedi güç birliğini işaret etti.
YKP her seçim döneminde ayni şeyleri söyledi. Statükoyu teşhir etmeye çalıştı. Bazı zaman seçime girerek o platformu kullandı, bazı zaman boykot yaparak. Hep ayni şeyleri söyledi.
YKP seçime girdiğinde malum partiler oyunuzu yakmayınız, boşa harcamayınız, onlar zaten kazanamazlar, zaten kazanmak da istemezler diyerek YKP ye oy verecekleri yanıltılar.
YKP boykot yaptığında aman sandığa gidin oyunuzu verin, demokratik hakkınızı kullanın, sandığa gitmezseniz sağa hizmet etmiş olursunuz diye yine sandığa gitmek istemeyenleri yanıltılar.
YKP’nin oy derdi yoktur, Makam derdi yoktur. Kimin hangi partiden seçileceğinin de önemi yoktur. Seçimden sonra efendiler nasıl olsa istedikleri tabloyu düzenlerler. Sizin verdiğiniz oyun bir kuruşluk değerini bırakmazlar. Siz yalınız seçimden sonra dört- beş yıl hayıflanma kalır.
YKP’nin Seçimlerde kendini ifade etmek isteyenlere gösterdiği yol vardır. Ben bu oyunu gördüm, bu oyuna alet olmayacağım diyenlere gösterdiği yol vardır.
Bu seçimde sandığa gitmeyerek, YKP’nin BOYKOT kampanyasına katılarak, BU OYUNU GÖRDÜĞÜNÜ göster.
SANDIĞA GİTME
BOYKOT ET
SESSİZ DURMA KENDİNİ GÖSTER.
BOYKOT ET
BU OYUNA ALET OLMA
BOYKOT ET
YKP’YE KATIL DESTEK OL
BOYKOT ET