Ortak Muhalefet alanı yaptığı açıklamada TC Devleti’nin Ermeni halkından özür dilmesi gerektiğini vurguladı. Açıklama şöyle:
Egemen sınıfların kendi uluslarından emekçi sınıflar yanında diğer azınlık uluslar üzerinde de baskı ve sömürüsüne dayanan kapitalizm ve öncesindeki sınıflı toplumlar tarihi, sayısız katliamlara ve soykırımlara tanıklık etmiştir.
Yirminci yüzyılın ilk soykırımı olan Ermeni Soykırımı 1915’te yaşanmıştır. Osmanlı Devleti’nin İttihat ve Terakki güçleri Anadolu’nun her yanındaki Ermeni Halkı yerlerinden sökerek kimilerini hemen, kimilerini ise sürgünde katletmiştir. Bu soykırımda 1 milyonun üzerinde Anadolu Ermeni’si katledilmiştir. Katledilen, sürgüne gönderilen Ermenilerin malları, mülkleri talan edilmiş, el konularak Türklere, Müslümanlara dağıtılmıştır.
Günümüzde Türkiye Devletinin Ermeni soykırımını “1915 olayları” diyerek örtbas etmeye çalışması artık mümkün değildir. Gerek tarihsel belgeler, gerekse tanıkların ifadeleri yaşanan kanlı dramı, işlenen insanlık suçunu tüm boyutlarıyla ortaya koymaktadır.
Ermenilerin maruz kaldığı kıyım, ne yazık ki, Anadolu coğrafyasında yaşayan halklara karşı yürütülen tek devlet katliamı değildir. Planlı olarak ve organize bir şekilde devlet eliyle yürütülen yok etme politikaları sonucunda Ermeniler, Rumlar, Süryaniler ve diğer birçok azınlık tükenme noktasına getirilmiş, Kürtler ve Aleviler her dönemde devletin zulmüne ve asimilasyon uygulamalarına maruz bırakılmıştır. Dersim’de gerçekleştirilen soykırım, 6-7 Eylül olaylarında İstanbul’da Rum ve Ermenilere yapılan devlet saldırıları hep aynı faşizan anlayışın ürünüdür. Kıbrıslı Türklerin günümüzde yaşamakta oldukları asimilasyon hedefli Türkleştirme ve Sünni Müslümanlaştırma politikaları da aynı anlayışın günümüze uyarlanmış modelidir.
Ermeni soykırımının Dünya’da yaşanan benzer katliam ve soykırımlardan hiçbir farkı yoktur. Ancak bugüne dek gerçekleştirilen diğer soykırımlar, bu suçu işleyen ulusların utancına dönüşmüş ve sonraki yıllarda yetkililerin katledilen, yok edilmeye çalışılan halklardan özür dilemek zorunda kalmasına yol açmıştır. Naziler Yahudi Soykırımını gerçekleştirmişler, fakat on yıllar sonra Almanya Başbakanı Willy Brandt Yahudi halkından özür dilemiştir. Yine Kanada Başbakanı, yapılan katliamlardan dolayı Kanada yerli halklarında özür dilemiştir. Aynı özrü Avustralya Yönetimi de Aborjinlere karsı yürütülen katliamlar için yapmıştır. Fransa, Cezayir halkından benzer şekilde özür dilemiştir.
Türkiye Devleti artık farklı etnik kökene sahip insanlara yönelik bu çağ dışı politikalarına son vermelidir. Bugün, hemen şimdi, Ermeni Soykırımını kabul etmeli ve tüm Ermenilerden özür dilemelidir. 24 Nisan bir fırsattır. Dünya’da Ermeni Soykırımının anıldığı bu günde inkârcılığa son verilmelidir.
İnanıyoruz ki, er veya geç, insanlık kapitalizmi aşarak, ulusların kardeşliğine ve dayanışmasına dayalı, sömürünün ortadan kaldırıldığı bir düzeni tüm dünyada kuracaktır.