Erdoğan’la ve Davutoğlu ile daha doğrusu TC ile görüşmelerden sonra basın açıklamaları Akıncı’nın seçimlerde kullandığı seçmene selam dilini yani imaj yaratma dilini kısmen de olsa kabul ettirdiğini gösterdi. Akıncı 4 aşamada çözüm formülü, izlenecek yol haritası adıyla beş aşamalı olarak belirlendi:
1- Kıbrıs’ta 50 yıldır süren görüşmelerin bir sonuca varması şart. Bu iş artık, ucu açık müzakerelerle devam edemez. KKTC’nin de Türkiye’nin de sabrının sonu gelmiştir.
2-Müzakerelere 0’dan değil, daha önceki müzakerelerde sağlanan yakınlaşmalardan başlanması gerekir.
3-Maraş’ın açılması konusu, ancak ve ancak bütünlükçül bir çözümün parçası olarak konuşulabilir. Bütünlükçül çözümler, Ercan Havaalanı ile Mağusa Limanı’nın uluslararası dolaşıma açılması konularını da içermeli.
4- KKTC ve Türkiye, doğalgaz konusunda Rum yönetiminin tek taraflı adım atmasına karşı. Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarından Ada’nın tamamının yararlanmasını istiyor ve gelirlerin paylaşımı konusunda ortak noktaya varmaya çalışıyor.
5-Türkiye, KKTC’nin kabul edeceği çözüm önerisini destekleyecektir.
Bu aşamalar tanıdık geliyorsa Eroğlu’nun seçim konuşmalarına bakın benzerini başka seçmene hitap etsin diye unun da anlattığı şeyler olduğunu göreceksiniz. Belli zaten Akıncı’nın üstü kapalı sözlerle belirttiği ve muğlak vaatlerle başka anlamlar yüklediği aşamaları bulabilirsiniz ama bunlar Akıncı’ya güvensizlik nedeniyle ondan söz alma çabası gibi muğlaklıktan kurtarıldı.
Eroğlu iki yılda oldu oldu artık görüşmelere son verilecek açıklığı belirsizleştirildi ama onun yerine bıktık bu işten denilip “ucu açık müzakere yok” denildi. İsterseniz bunu ucu açık müzakereyi kabul etmezse Rum tarafı bilir biz görüşmeyi kabul etmeyiz veya masaya gideriz ama iki yıl sonunda çözüm yoksa masayı biz terk ederiz anlamında alın. Sabrın sonu geldi lafını da basit bir şikâyet veya bu kez çok iştahlı çalışma vaadi olarak alın. Paşa gönlünüz bilir.
Müzakerelere sıfırdan başlanmaması gerekir sözünü de sağlanan yakınlaşmalardan başlanması gerekir lâfını da Downer listesine atıfta bulunmak olarak varsayabilirsiniz. Veya hatta Şubat 2014 açıklamasının kastedildiğini ve ona başka anlamlar yüklenmeyeceğini veya Akıncı’nın verdiği varsaydı da söylemediği anlamda olduğunu düşünebilirsiniz. Ne de olsa artık kardeş oldu çocukluk devri geçti diye Erdoğan’a kabul ettirdi deyin.
Maraş konusu da aşamaya alındı. Maraş çözümü beklemeden açılabilir mi dedi, Akıncı’ya güvenin kabul ettirmiştir. Artık bütünlüklü çözüm çerçevesinde olmak koşuluyla ele alınacak hatta bütünlüklü çözüm içinde bile Mağusa limanı ve Ercan havalimanı konularını inceleme şartı da konuldu. Nasıl olur bütünlüklü çözümden sonra da Maraş için ayrı ayrı antlaşmaya gerek mi olacak diye sızlanmayın iki konu ayrı ayrı ele alınacak ve ayrıca çözüm bulunacak değil mi, siz yutun.
Doğal gaz konusunu da aşamaya aldılar. Tek taraflı adıma karşıdırlar ve Ada’nın tamamının enerji kaynaklarından yararlanmasına çalışacaklar ve gelirlerin paylaşılması konusunda ortak noktaya varmayı istiyorlar. Hangi kaynakların, denizlerdeki haklar nerede başlar nerede biter diye akıncı’ya laf ettiremedik. İsterseniz Kıbrıs, mısır, İsrail ve Lübnan hatta Suriye’ye sunulan haritayı kabul ettirdiğini düşünün. Barbaros’u kim sularımızdan çekti diye sorduk yanıt alamadık belki de Akıncı bu sorunu çözdü, inanabilirsiniz.
Beşinci ve sonuncu aşamada KKTC’nin kabul edeceği çözümü TC destekleyecek aşamasıdır. Artık iki yetişkin devlet olarak kardeşçe çözümü bulan KKTC’ye destek tamammış. İnanabilirsiniz.
Bunları söyleyenlerin anavatan yavru vatan edebiyatına bakmayın Akıncı gibi duygusal konulardır. Anavatan sevgileri yüreklerindedir ve bu sevgi Türkiye’ye KKTC’nin büyüme desteklemesine yeter de artar da!
Sırada ne var derseniz tango çalar ikisi tango yapacak, ya biri gelmezse tango mu olur! Akıncı gibi yüreğinde çözüm olan iki lider gerek. Anastasiadis Annan döneminde tangoya geldi gibi idi ama ondan sonra fokstrota geçti onun için çözüm isteyenler talihlerine küssün.
Dinle be Nikos (Anastasiyadis) Akıncı sana kalbini açtı. Dön tangoya! Onun bir seçim öncesi tangoyu bırakalım proaktif politika yapalım demesine bakma. O günler de geride kaldı. Seçimde söylenen seçimde kalır. Sen de bilin. Politikacı değil min. Proaktif boş iş tangoya geri geldi. Denktaş’tan özür dilese mi? Rahmete kavuştu nasıl yapsın. Seçmen ise özür beklemez. Kandıracak yeni diller arar.
