YKP Yürütme Kurulu son dönemde kamuoyunun gündemine gelen yolsuzluk iddialarını değerlendirdi. Açıklama şöyle:
Son bir iki gündür kamuoyu gündemine çeşitli yolsuzluk iddiaları gelmektedir. Kumarcılar Hanı ile ilgili tartışmayı kamuoyu yakından takip etmektedir. İddia edilen rakamlar ürkütücüdür ve farklı kaynaklardan elde ettiğimiz bilgi bunun Iceberg’in görünen kısmı olduğu yönündedir.
Benzer şekilde Othello Kalesi restorasyonu ikinci etabı ile ilgili de bazı iddialar ortaya atılmıştır.
Tüm iddialara dair ilk konuşulan Sayıştaylık’ın denetlemesiydi ya da büyük bir gürültü ile oluşturulan Başbakanlık Denetleme Kurulu’nun bunları bakmasıydı ama Denetleme Kurulu’na giden onlarca dosyanın akıbeti hâlâ bilinmiyor…
Sayıştaylık’ın denetleme raporlarının da benzer durumda olduğu sosyal medyaya sızan belgelerden anlaşılmaktadır.
Bu belgelerde onlarca konuya dair Sayıştaylık’ın suç unsuru bulduğu ama yanlarında poliste onlarca yıldır tahkikatlarının devam ettiği yazmaktadır… Cumhurbaşkanlığı için ayrılan 2001, 2003, 2004 ve 2005 bütçeleri ile ilgili Sayıştaylık “suç unsuru bulundu” demekte ama devamında “tahkikat devam eder” de yazmakta… Örneğin sıra nosu 78/1/05 olan “Cumhurbaşkanlığı 2001 Mali Yılı Bütçesi beklenmedik giderler ve diğer ödemeler ile sosyal transferler kalemindeki ödeneklerin kullanılmasına ilişkin yerindelik ve yasallık denetim raporu”nun belli oluyor ki 10 yıldan fazla bir süredir tahkikatı devam ediyor!…
“Vakıflar Örgütü ve Din İşleri Dairesinin 400 yıllık miras Kıbrıs’ta Evkaf kayıtları sergileri, Mare Monte Otel’in demirbaşları ve Lara Beach’in kiralanması ile ilgili Sayıştay denetim raporu”nda da suç unsuru bulundu ama onun da tahkikatı devam ediyor… Lara Beach’in üstüne dev otel yapıldı, yılbaşında da bir sürü sanatçı ile şov yapıldı ama 5 yıldır polis tahkikatı bitmedi…
Buna benzer onlarca Denetleme Raporunda suç unsuru bulunduğu yazılsa da polis teşkilatı olan suçu hala bulamadı…
Lefkoşa Belediyesi ile ilgili bütçe kesin hesapları denetleme raporunun da başına benzer bir durum gelmiş durumdadır. Herkes bir önceki idarecilerden hesap sorulmasını beklerken Denetleme Raporu ile ilgili nasıl bir işleme tabii tutulduğu bilinmiyor…
Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Emine Dizdarlı, hükümetleri direkt olarak denetleme görevi olmadığını, bakanlar kurulunun dahi zaman zaman yasalara aykırı karar aldığını son dönemde yaptığı röportajda belirtmiş “Hükümetleri denetleme görevim direkt olarak yoktur. Sadece bakanlıkları vardır. Olsaydı vay hallerine” demiştir. Bu cümle bile durumun ciddiyeti ortaya koymaktadır.
Şeffaflık ve hesap verilebilirlik bazılarının sözlerinde olsa da pratikte mevcut değildir. Yolsuzlukların üstü sistematik şekilde kapatılmaktadır.
YKP, yolsuzluklardan arınmış bir toplum ve siyaset için tüm kurumları ve halkı etkin mücadeleye çağırır.
YKP, herkesi yurttaşlık bilinci ile hareket ederek yolsuzluk ile ilgili belgeleri mümkün olan farklı yolları da kullanarak açıklamaya davet eder. Yolsuzlukların üstüne birileri gitmiyorsa yurttaşa düşen mümkün olduğunda belgelerle olayları ifşa ederek kamuoyunun harekete geçmesine yardımcı olmaktır…
YKP, şeffaflık ve hesap verilebilirlik konusunda idareyi de etkin çalışma yapmaya, suç unsuru bulunan konularla ilgili adaletin yerine getirilebilmesi için yardımcı olmaya çağırır…