Çok olmadı meclis öfkeyle kişilerin partiden partiye geçiş yapanlara engel olunacağını iddia ederek yasa değişikliği yapıyordu. Şimdi partisinden istifa edenlere dayanan koalisyon oluşturmak için cumhurbaşkanını gördüler. O da işini başarıyla yapıp CTP’den bizi kurtar der gibi gık demeden görevini yerine getirdi.
Çok olmadı cumhurbaşkanı seçim oldu. Parlamenter seçimde cumhurbaşkanına çok iş düşmez, yapacaklarının çok anayasada yazılmış şeyleri robot gibi yapmaktan ibrettir. Atıp tutan adaylara bakmayın dedim. Adaylar eksik bir palavra kalmasın diye gayrete başladılar. Biri daha az gayret sarfetse de ölçü kaçmıştı.
Şimdi siyasal partiler yasasına değişiklik getirenler istifanın ne kadar değerli olduğunu anladı mı? İstifa edeni alıp bakan yapacaklar. Türkiye ile ilişkileri nerede ise berbat edeceklere engel olacak vatansever hükümete hazır olun.
Siyasal partilerle oynayacak gücü kendinde bulan kim? Bir partinin üyeleridir. Kendi bulunduğu mecliste alınan kararların ne işe yaradığını öğrenmeyi aklına getiremez ama siyasal partilere çizgi çizer ve yürütmeye çalışır. Yarın ona da çizgiyi başka bir partinin akıllısı çizecek o zaman anlayacak.
Çoğu meclis dışında çalışan partililere ayar verip arkasından “Kıbrıslının malını ve haklarını satışa çıkaranlara geçit vermeyelim” diye sesleniyor. Ama kendisi benim tek derdim Türklerin kazanımlarıdır diye böbürlenenin desteklenmesi çağrısı da yapar.
En üst dereceden yerleri ellerinde tutanlar altlarının oyuk olduğunu devletin memurlarının onları değil elçilikten görevlileri amir kabul ettiklerini ve onlarla çevirdikleri işleri bilmelerine dahi izin vermediklerini teşhis etmekten acizdirler.
Halkı da yanlarına çağırırlar ama seçim davulu çaldı ya o çağırdıklarından hem Kıbrıs hem de Avrupa pasaportu verecekleri bölgesel aday seçmeyi engellemeye çalışan yasayı düşünüyorlar. Eskiyecek seçilmişlere etkisini sonraya erteleyen açıkgözlüğü de reddediyor ve tercih oyunu kullanmanın etkisini azaltan aday sayısının yarısı kadar tercih oyu verilir yoksa sayılmaz kuralını kaldırın diyor.
Bu palyatif krallarla siyasete ayar verebiliyorsan öyle siyasilerden yarar bekleyemezsin.
Partisinden istifa edenin o partiye yararı olmaz, alana yararı ise bir oydur, onu da sen değil o istediği zaman alabilirsin, yoksa her oyuna verecek rüşvet bulmalısın. Patisinden siyasi uyuşmazlık yüzünden ayrılmak bir onurlu bir iştir. Bunu sen takdir edip önlemeye veya zorlaştırmaya çalışırken şimdiden sana yaptığının yararsızlığını anlatmış oldular.
Bilmeyenler ve iyi niyetli olanlar olması olasılığını dikkate alırsam “istifayı önlersen çıkarcıyı önleyemezsin. Bak da öğren derim”. Emin olun aday pazarlığı ile istifalar bu kadar çok oldu. Ama nasıl olur da erken seçimde de dönem sonuna kadar değil azalan süreye göre de yasak kalkar deme gereğini duydular? İyi niyetli dışarı hepsi kötü niyettir.
Fransa’da fuhuşla mücadele diye yeni düzenleme yapıldı. Ona göre fahişeler mesleklerini serbestçe yapabilirken bu serbestliği kaldırmadan fuhuş için para ödeyen erkek suçlu sayılacak ağır para cezasına çarptırılacak. Bunu yaparken de Nordik (Kuzey Ülkeleri) modeli denilen modeli örnek almışlar. Talep eden oldukça fuhuş da yapılacak, esas kaynak taleptir saptamasını yaptılar. BU model de yayılıyor. Kanada sıradır. Kadın meslek olarak seçerse işini yapsın ama erkek bu iş için para vermeye hazırsa kaynak kurumaz. Kadın için kuralsız iş yapmak yasak ama meslekse vergiye tabi bir iş sayılır.
Başarısı etkisinin buralara kadar gelmesinden bellidir.
Siyasette de partisinden istifa edenlerin kışkırtıcısı diğer partiler içindedir. Nerelerdedir diye merak edenler demeçleri dinlesinler. Siyasal partileri yasa değişiklikleriyle ayara tabi tuttular ama yaptıkları değişikliklerin yararsızlığını onlardan iyi bilenler gene siyasal partilerin içindedir. Şimdi partisinden en çok kayıp veren DPUG’nin demeçlerine bakın. Üzüntü mü var yoksa bakanlık kapısı açıldı diye sevinç mi var. Sevinç bir az zayıf olabilir ama umut yüksek. Üç bakanlığa fitmiş. Dünkü gün benim ilkelerim var diye şedit bir açıklamayı takip eden günde rüzgâr ters esmiş ki üç bakanlığa fitim, fazlasına ısrarım yok deyiverdiler.
Fuhşu önlemek isteyen talebi önleyecek önlemler alabilir mi? O zaman da erkekler çare arayacak değiller mi? Yani daha çok para ve gizlilik masrafı ödemeleri gerekir. Bir aracı koyup saklanma ve onun hizmeti için de ödeme sonra da onun bilgi saklaması karşılığında gebe kalma gibi neler göreceğiz.
Siyasiyi de partisinden atılanı kısıtlarken yani partiyi korurken o partinin parti değiştirip çıkar hesabı yapana ödül verenin öbür parti olduğunu hesaba katmak gerek. Onu alan veya istifa et de hükümet düşsün diyen de partidir. Bu atraksiyonlarla çıkar sağlayan partileri oylarıyla ödüllendiren halk değil mi? Halkın nede ufak rüşvetlerle oyunu satın alanlara teslim edilmesi nasıl oluyor; esas olarak bunları bulmak ve siyasi rüşvetlerin rüşveti verenlere haram olmasını sağlamak şarttır.
Ben sözüm onlara bu yolsuzlukları kurutmanın yani haksız çıkar sağlayabilmenin önünü nasıl tıkayacaklarını programını yolladım. Okuduklarını düşüneceğim tek bir işaret görmedim. Diyalog diye öterler ama parti olarak buradayız diyalog istediler de kurmadık mı? Siyasal parti yasası diye bir nafile cendereyi yarattılar ne işe yaradı diye sorduk ve görüşler verdik de karşılığı mı oldu? Hepsi nafile…