Suriçi Esnafı sözcüsü Yılmaz Parlan imzalı açıklama şöyle:
Suriçi Esnafının Derinya kapısının açılması için tarihi kara köprüsü üzerinde yaptığımız eylem sonrası Sn Cumhurbaşkanı’nın kapının açılması için Pazartesi tam gün mesai yaparak kuru bir açıklama yapması Suriçini esnafını derinden üzmüştür. Doğrusu bu kadar laf edip de hiçbir şey söylememek büyük beceri bu yüzden kendilerini kutluyoruz. Sn Cumhurbaşkanı kamuoyu sizden alınan kararların uygulanmasını bekler aynı ifadeleri teyit etmenizi değil. Bilesiniz ki tarihi belli olmayan hiçbir şey ilgimizi çekmemektedir. Tek iş yapacağımız yaz sezonunu siyasilerin bitmek bilmeyen oyunlarına heba edemeyiz. Turizm mevsiminin hovardaca heba edilmesine seyirci kalamayız. Ülkemizi seviyoruz, göç etmek istemiyoruz insan onuruna yakışır şekilde çalışıp, iş yapıp borçlarımızı ödemek istiyoruz. Bugün mahkemeye düşmeyen esnaf yok gibidir. Bizler sarayda oturup harcıhamızı almıyoruz, 12 saat boyunca dükkanlarımızı açık tutarak ümidimizi kaybetmeden ekmek paramızı kazanmaya çalışıyoruz. Biliyorsunuz umut en son tükenendir.
Cumartesi yaptığımız eylemdeki açıklamamızda çok net olarak kapının hemen açılmasını talep etmiştik.
Bu ülkenin insanları olarak sizden çok bir şey istemedik. Federal çözüm iddiasındaysanız kapıları hemen açmalı dünyaya barış istediğimizi göstermelisiniz siyasi nezaket de, siyasi cesaret de bunu gerektirir zaten. Bu olumsuzluğu bir fırsata çevirmek sizin elinizde tek yapmanız gereken şey siyasi irade göstermektir. İtaat etmek değil. İstanbul’daki zirveye sözcünüz aracılığıyla katılmayacağınızı söylemenize rağmen 24 saat sonra Ankara’dan gönderilen uçakla katılıp gösterdiğiniz çevikliği bu kez Kıbrıs Türk insanının lehine gösterip kapıları açmanızı istiyoruz. Biliyoruz ‘’ama 10. madde’’ diyeceksiniz unutmayınız ki onların 10. maddesi varsa sizinde siyasi iradeniz söz konusudur. Bu sadece bir tercih meselesidir ve kamuoyu göstereceğiniz cesareti mutlaka ama mutlaka takdir edecektir!
Bugün markette alışveriş yaptığım yerde eylemi basından takip eden kasiyer bir kız şöyle bir ifade de bulundu ‘’Sn Cuhmurbaşkanına söyleyin kıvırmasın kapıları hemen açsın biz onun yerine de kıvırır, oynar kutlama yaparız’’ Gördüğünüz gibi Barış beklemek istemediği gibi insanlarda beklemek istemiyor. Marifet meydanlarda ’’Barış hemen şimdi’’ demek değil, kapıları hemen açmaktır. 2003 yılında sabahtan akşama açılan kapılar pekala yine açılabilir. Korkmayınız yaşamak cesaret istediği gibi Barış da cesaret ister. Açın şu kapıyı!
Konu bahsedildiği gibi istimlak meselesi değil, niyet meselesidir.