Ortada mezara girme hakkı bile tanınmayan insanlar var. Tutuklamalar ve ücretleri kesilip işten atılanlar var. Okulları kapananların şaşkınlığı var. Okula alınmayacaklar var. Darbe başarılı olsaydı başkalarının başına gelecek olanlar darbeye karışıp karışmadıkları kesinleşmeden ölçüsüz cezalara çarptırılıyorlar. OHAL var o halde mahkemeye başvurma hakkı verilmeyenler de var.
Var oğlu var.
Halkın kültürü ve yasaların ruhu uyuşmayınca hukukun da fazla bir anlamı olmuyor. Olabildiğince ve zamana bağlı olarak hukuk devleti işliyor.
Hukuk devleti nasıl işler diye bilgi halka mal olmuş olsa Gülen’in Amerika’dan istenmesi ertesinde ana muhalefet partisinin başkanı derhal iade etmelidir demezdi. O daha ağzını açmadan yabancı basında iade istemlerinin ne zaman ve nerede uygulandığının tarihçesi yayımlanmıştı. ABD başkanının ve hükümetinin ne yaptığı ve görevinin nereye kadar uzandığı da iyice açıklandı. Obama da bu iş benim ve hükümetin görevi değil yargının görevidir dedi.
Obama bakanına iletecek o da Türkiye ile imzalanmış suçluların iadesi anlaşmasında yer alan usullerle yasalarına göre verilen yetki çerçevesinde inceleyip anlaşmada sayılan maddelere göre gönderilen inceleyecektir. Deliller ilk bakışta iadesi istenen kişinin itham edildiği suçla ilgisi kurulabilmiş midir, atılı suç ABD yasalarına göre suç mudur, suçun karşılığı cezalar nedir ve ABD’nin taraf olduğu uluslararası hukuka göre idam cezası iadeye engel olduğuna göre idam var mıdır diye incelenecektir.
Türkiye’nin bilmesi gerekir ki suçlunun da itiraz hakkı vardır ve iade kararı alınsa bile mahkemelere işi götürecektir.
Ne yazık ki bu gibi ahvalde önüne ardına bakılır mı, ne hukuku anlayışı egemen olur ama muhalefet partisi başkanı olsun yangına körükle gitmemelidir.
APO’yu kulağından tutup teslim ederken hukuk nerede idi veya Guantanamo’yu sanıklarla doldururken aklı nerde idi gibi sorular sorulmaya başlandı bile…
ABD bunlar ve başkalarını da yaptı ama sonucu ne? Neyi halledebildi? ABD bugün daha mı güvenli hale geldi? Dünya güveli hale gelmedi hatta daha güvensiz bir dünya ile karşı karşıyayız. ABD de dünyayla beraber daha güvensiz oldu.
Onun için ABD’nin başkanına daha çok sınırlandırma getirilmesi ve hukukun daha dikkatli işletilmesi yararlı olmuştur. Yoksa ılımlı İslam dedik bağrımıza bastık en muhtaç müttefikimize darbe yapmaya kalktı diye kızan Obama iade kararını verir veya CIA’ya bir operasyonla kaçırıp MİT’e teslime kakışabilir ve benim haberim yoka getirirdi. Dünyanın en güçlü ülkesinde böyle işlere kakışabilecek başkan olsun isterseniz bir düşünün. Ya Donald Trump seçimi kazanırsa dünya nasıl olurdu? Ona karşı insanların tek güvence hukukun üstünlüğüne dayalı yasal yetkileri olan bir dizi kişi ve kurumun onu kuşatıp yetkisini kısıtlamış olmasıdır. Türkiye’de de seçilmiş yetkililer en başta yetkilerinin kısıtlı olduğunu hazmetmelidirler.
Darbeye gidilmesinin baş etkeni ise onların seçilmekle yetkilerinin sınırsız olacağını düşünmeleri darbe ile de olsa devleti işgal edip kimsenin engeline takılmadan dilediğini empoze etme olanağına kavuşacağı kanısıdır. Obama onlara göre yetkisini kullanabilir ve dilediğini gerçekleştir. Geçekleştirmezse art niyetlidir. Hâlbuki Obama ardına düşüleceğini bilir. Zaman zaman başkanlar ABD yasalarını gizlice çiğnerler ama hesabını soranlar olur. Onları daha da kısıtlamak daha iyi olur.