Zaman zaman, konuya başlarken, mutlaka bazı önemli olguları da sıralamak gerekir. Oluşan gelişmeler ve içinde rol alan kesimelri, çoğukez birlikte düşünerek sorgulamıyoruz. Örneğin, işkal edilen ülkenin koşulları eldeki olanaklar la birlikte değerlendirilirken, bu saldırı işkalini yapan ülkenin de temel amacını nedense hep ötelendirme eylimi yaygındır. Irak işkali veua son Suriye olaylarında, ilgili ülke koşullarını olanaklar ölçüsünde yazma konumu varken, örneğin ilgili ülke halkının durumu ele alınırken, bu olayda temel olan ABD halkının tutumunu ile birlikte tartışmıyoruz. Geri kalmış veya dini etnik kimlikler saldırıya uğranıp işkal edilen ülkede yoğunlaşır. Fakat, işkali yapan temel gücün halk algısı ile siyasal kazanım gerçeklerine pek değinilmez. Böylelikle istenilen hedefle sınırlı kalınıp, adeta olayın öznesini hep kaçırırız. Aynen, Afkanistanın yarım asra dayanan tarihi gerçeiindeki gibi! Herkes Afkanistan ülkesindeki gelişmelere yoğunlaşırken, nedense uzun yıllardır bu ülkede işkalci ve belirleyici olan başta ABD getirisini de birlikte konuşmuyor! Bu hep siyasal önemli boşluk getirir. Bu boşluk ise olayda temel rol alan gücün de sorgulanmasının birçok özelliğini de yok eder…..
Zikzaklı Trump geçenlerde yine yeni bir dömüş yaptı: Afkanistandan tamamen çekileceği seçim söylemleri sonrası , şimdi aniden Afkanistana daha fazla asker göndereceğini açıkladı! Trumpun belli ki devlet içi krizlerde yeni bir dönüş noktasına gelinme gerçeğini bize kanıtlıyordu! Daha tuhafı şu: bazı ABD medya kesimi, Afkanistan üzerinden görsel probaganda yapıp oraya yoğunlaşmasını isterken, Afkan sokaklarında normal giyimli kadınların olma resimleriyle, hedef belirleme algısına oynuyorlardı. Oysa, eğer, normal düşünen ve Afkanistan politikasını sorgulayan ABD kamuoyu olsaydı, halk dış işkal politikalarına karşı çıksaydı, bu aldatmaca resmi de karşısında bulmuyacaktı! Kendini aldatma operasyonuna uğramıyacaktı. Çoğu defa kanıtlandığı gibi, ABD işkal etme uygulamalarında, kendi halkı işkal edilen veya müdahale yapılan ülkenin coğrafi yerini dahi ahali bilmemektedir! Tıpkı Afkanistan ve ırak gibi stratejik askeri olaylarında olduğu gibi….
Afkanistan olayını ahali bilse, orada sadece “başarılı işkal” ötesi gerçekleri de kavrasa, gelecek Afkanistan resmi olan “normal kadın giyimli sokak resmine” kolayca kapılmaz! Çünnkü, ABD Afkanistanda egemen olamadan önce, Kabil sokaklarında normal giyimli kadınlar dolaşıyordu. Eğer bugün Kabil sokaklarında normal giyim kadın yoksa, bunun başlangıcı da ABD yanlısı yönetimlerin gelmesiyle oluştuğunu herkes bilecekti! Ahalideki cihaleti, siyasal probaganda olarak devletler hep kulanıyor. Böylelikle, yeniden Afkanistana asker göndermeğe karar veren ABD yönetimine destek amaçlı probaganda yayınına da normal kadın resimle, gelecek hedefi gösterildi.
Halbuki aAfkanistanın ortaçağ gericileşme ilişkilerine dönüş, ABD hakimiyeti ve eğitiği siyasal örgütler le birlikte geçildi. Karşı mücadele verip “yendiklerini” söyledikleri dönemde sokaklarda normal giyimli kadınlar vardı. Buraya Amerikan yanlısı örgütler hakim olduktan sonra Feodal gericileşme şekleri yoğunlaştırdı. Fakat, ABD halkı sadece mücadele edilme tarafcılıkl yetinip, işkal etikelri ülkenin yerini dahi bilmeden destek vermenin, şimdi yeni cihalet gösergesini de yaşıyor.
Dünya nedense hep unutmak ve istenilenle yeniden karşılaşma ikilemine hep tutsak brakıldı. Biraz gelişmeleri bilenlerin, aslında şimdi Afkanistanda olan hemen hemen tüm tarafların, Amerikan eseri olduğunu bilecekti. Yine, Amerikanın eski Afkan ve Sovyet ekiplerini geriletip ülkeği denetlemek için, İslami olguları siyasal damıtarak cihatcılıkla kulandığı da akla gelecekti! Onuniçin, tıpkı şimdilerde bolca konuşulan IŞİD olayının kimlerin yaratıp kulandığı akla gelmesin bellek şok tedavisini yapanlar; Afkanistan olayında da nasıl bir ülke yaratıklarını kimsenin bilmeden, destek alma koşulalrını yaratıyorlar…..
Trump, seçime girerken, Afkanistandan tamamen çekileceğini ve önceliğin ABD içi olduğunu açıklıyordu. Obama yanlısı Bayan Klinton ise daha saldırgan dış politika savunuyordu. Sonuçta, Trump kazandı ve şu demeci söyledi “Bizim Afkanistanda ne işimiz var” diyordu. Oysa önemli istihbaratcılar ve kimi emekli generaller ısrarla dış saldırganlığı birincil politika halinde dayatıyorlardı. Buda, ABD devlet içi önemli çatışma konularından birisiydi! Özde ise afkanistan da nasibini alıyordu…..
Sonuçta, Trump bu mücadeleği belli ki kaybetmek noktasına geldi. Birçok atadığı ve seçimle gelen yandaşlarını kaybetti! Band bunların en önemlisidir. Çünkü, Band özellikle Afkanistanda bulunmaktan ve K. Kore politikasının tırmanan askeri noktaya gelişine karşıydı! Oysa istihbarat la bazı eski atanmışlar krizlere dışta tırmandırma kuralını savunuyorlardı. Trump bu mücadeleği kaybetmenin önemli işaretini önce K. Kore ve Rusya ile yakınlaşma alanlarında kaybetmeğe başladı. Şimdi de Afkaanistandan çekilme yerine daha fazla asker gönderme kararıyla bu bölümde de yaşıyor!
Belli ki ahali güce tapma ve konulara cahil kaldıkça, bu tip siyasal karmaşalar yaşanmaya devam edilecektir! Önemli turunsol ise ABD devletinde siyasal olarak ister seçilmiş, ister atanmış olsun, siyasetin nereye gelişinin aynalarından birisi de Afkanistan oluyor.Yarım asra yakın ABD kontrolu Afkanistanın geldiği nokta ile sunulan hiçbir anlamı olmayan politika ile Emperyalizmin yeniden özüyle karşılaşıyoruz. Sanki ABD kontrolu olmadan gelişen Afkanistan algısıyla asker yığılıyor! Kime karşı mı! Dün Afkanistanda hakim olmak için yetiştirilen Talabana karşı!Amerikan destekli uyuşturucu üreten merkez Afkanistanı, ortaçağ karanlığına taşıyan ABD, yeni askerlerle kan gölü ile gericilik oluşturmaya devam edecektir.
Yeniden bir Amrikan “özgürlük” sayfasına tanık oluyoruz. Trump gelişmeleri ise bize Amerikan merkezi siyasetin seçeneklerinin nedenli karanlık ve gericileştiğini yeniden kanıtladı. Peki bunları seçip destekleyen ahalilere söylenecek söz kalmıyor mu!