YKP Sekretaryası son yayınlanan belgeler ışığında konuyu yeniden değerlendirdi, 12 Eylül 1980deki faşist darbeyi bir kez daha kınadı. Açıklama şöyle:
Darbe ile hukukun üstünlüğü diye diye devletin ve ülkenin güvenliği tehlikeye sokuldu iddiasıyla demokrasi sakatlandı. Kıbrıs’ta da sol görüşlerin budanması için sürekli bir çaba gösterildi. Demokratik seçimlerle siyasetin daha sosyal hale gelmesine engel olundu. Sonuçları bugün de hissedilmektedir. Bir heves uğruna solcu görünmeyi seçenler değil sola inananlar hala etkinliğini sürdürüyorsa da ortam genç kuşaklarla bağlarını azalttı.
Amerika’nın ilk tepkisi basında yayımlandı. Tanıdık kişilerin darbede yer aldığını ifade ederek Amerikan politikasının korunacağına inanç belirtildi. Buna göre darbenin amacı demokratik, laik ve Batı yanlısı kalmaktır. Parlamenter sistem korunacak ama cumhurbaşkanlığının gücü artırılacaktır. Bireysel özgürlüklerin devletin gücünü azaltmamasına dikkat edilecektir. Özal zamanının liberal ekonomik paketinde formüle edilen reform kuvvetle korunacaktır. Dış ilişkiler ve Kıbrıs’ta çözüm politikası gibi bağlantılar korunacaktır.
Açıklanan belgeler açıkça Amerikan yanlısı darbe olduğunu ama hala ilgili politikaların sürdüğünü göstermektedir. ABD çıkarına gördüğü kadar demokratik olması için baskısını sürdürür, Kıbrıs sorununa çözüme hakkında uyarılar yapar ama işi ileri götürmez.
Ne yazık ki dünya devletleri söz verirler ama çıkarlarına göre hareket edip sözlerini tutmamakta ahlaki sorun görmezler. Daha kötü bir durum yaratmamak için birbirlerini sözünü tutmaya zorlamazlar.
Daha iyi bir dünya için hudutları güçlendirmek ve askeri gücü artırmak çare olmadı ve olmayacak, dünya hukukuna saygı göstermek, anlaşmalara sadakat ve barışçı yöntemlerle sorunları aşmaktan başka çare yoktur.
12 Eylül felaketinden çekilen acıları ve demokratikleşmede engellenmenin kaybettirdiği zamanı düşünüp halk düşmanlarını şiddetle kınarız.