Bu Özel harb, ilk zamanlarda tek amacı komünizmin yayılmasının engellenmesi olan Amerika ve İngiltere’nin Soğuk Savaş’a uygun nitelikte yeni strateji ve taktikler içeren yöntemlerinden biriydi (Kılıç,2007,55). Aslında TMT’nin kuruluşu da NATO Psikolojik harp kurallarına göre belirlenmiş ilkelere göre olmuştu. İsmail Tansu bizlere Aslında Hiç Kimse Uyumuyordu” adlı kitabında bazı gerçekleri belirtmemesine rağmen, Türkiye’de Özel Harp ve Özel Harpçiler hakkında çıkan kitaplarda sayfa aralarında biz bu gerçekle karşılaşmaktayız. Açıkça yazalım; TMT, Özel Harp Örgütü’nün bir ürünüydü ve bu gerçeği İsmail Tansu yazmamasına veya fazla önemsemez görünmesine rağmen bu konuda araştırma yapan birçok Türkiyeli yazar, araştırmacı ve gazeteci ısrarla belirtmektedirler:
TMT’nin kurucusu olan İsmail Tansu’ya göre, TC Devleti, örgüte silah vermek konusunda çok cömertti:
“Hükümet ve ordu silah esirgemiyordu. İkinci aşamada silahlarımız azaldıkça ve istediğimiz anda ve miktarda silah hatta 60 ve 80 milimetrelik havan topları, bazooka ve roketler de verilecekti”(Kılıç, 2007,97-98). EOKA silahlarını gemilerle taşıyarak veya silah satın alarak elde ederken TMT, Türkiye Devleti’nin desteğinde silah yardımı almaktaydı.
Özel Savaş prensipleri içinde insan hakları, demokrasi ve hukuk terimlerine yer yoktur Kılıç bu durumu şu şekilde açıklamaktadır:
“Zaman zaman gayri nizami harp, sınırlı harp, özel savaş, kontrgerilla savaşı gibi adlarla da anılan özel harp de , askeri bir terim. Ancak burada orduların karşı karşıya gelerek yürüttükleri veya her türlü saldırıyı içeren çok farklı bir işlevi var. Temel düşman komünizm olduğu için bu savaş türünde askeri sonuçlardan çok siyasal ve ekonomik boyutlar çok daha ön planda…”(Kılıç,2007,55-56).
Özel Harp Dairesi’nin eski sorumlularından ve uzmanlarından Emekli Orgeneral Kemal Yamak’ın açıklamaları da aslında bize pek yabancı değildir.
“Yabancı ordularda ve yayınlarda yer alan terim ve tariflere göre, özel harp şöyle tasnif ediliyordu:
Özel harp Gayri Nizami Harp Psikolojik Harp Ayaklanmaya krşı koyma (İstikrar harekatı)
Bu tasnif ve tabirler genellikle öğretide bizde de aynıydı. Ancak uygulamada, yabancılarda bu konuların her üçü de bir arada işlenirken, ordumuzdaki Özel Harp Dairesi ise, o dönemlerde, bunlardan sadece “gayrı nizami harp” konusunu görev olarak almış buna göre kurulmuştur.
Burada kullanılan terim ve tabirlere dikkatinizi çekmek istiyorum. Tercüme olarak ordumuza giren ve daireye de görev olarak verilen terim, “gayrı nizami harp”tir.”gayrı kanuni harp” değildir. Bunun gibi, “gayrı nizami askeri kuvvetler” tabirinde de, bazılarının maksatlı olarak yorumladığı gibi, “gayrı kanuni askeri kuvvetler” anlamı yoktur. Bu tabirlerin iyi tahlil edilmesi ve sebebinin araştırılmasında fayda mütalaa edilmektedir. Özel harp terimi içinde yer alan gayri nizami harp, “Seferde düşman gerisinde kalarak veya çeşitli usüllerle düşman gerisine sızarak, düşman gerisinde kalan halkla beraber, silahlı kuvvetlerin harekatını desteklemek veya mukavemeti tek başına üstlenerek, kurtuluşu sağlamak maksadıyla yapılan ve uygulamada özellikleri olan bir harp türüdür” (Yamak,2006,245-246).
Yukarıda da yazdığımız gibi Kontergerilla Nizamnamesi içinde insan hakları ve hukukun olmaması aşağıda da açıklanmaktadır:
“Kontrgerilla hukuku, kendi kurallarına uyacak bir yargı mekanizmasının temelidir. Bu hukukun, sorgu sürecinin niteliği ve sosyo-politik işlevleri ortadadır. Temel gizli devlet belgelerinde yargıya bakış şöyle formüle ediliyor: “Tevkif edilmiş olan esirin siyasi teşkilatı mensupları, mevcut hükümetin aleyhinde çalıştıkları için elde bulunan kanunlar muvacehesinde cezalandırılmalıdırlar. İhtilal harplerinde hemen hemen herşey anormal cereyan eder. Ayaklanmaları bastırmakla görevli olan taraf harbi bir an evvel bitirmek isterse, normal zamanlarda tatbik edilebilecek olan bazı kanuni telakkileri nazarı itibara almamalıdır.”(Galula,a.g.e,s.106, aktaran Parlar,1997,102).
Bu arada Ecevit Kılıç TMT’nin üyelerinin bir aylığına Türkiye’ye eğitime gittiklerini onlara eğitimi Özel Harp Dairesi’nin dağcılık, komando ve gizli hareket tekniği konularında uzmanların eğitim verdiğini yazmaktadır( Kılıç, 2007,100). “Eğitim yerleri ise Özel Harp Dairesi’nin gizli kamplarıydı. Ankara’daki eğitim kampı, Ayaş yolu üzerindeki Zir Köyü civarındaki bir devlet çiftliğiydi. Özel Harp Dairesi Zir Kampı denilen bu çiftliği Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan aldı.
İkinci önemli kamp ise Antalya’daydı. Ormanlık alanda kurulan bu kampta, teknelerle Türkiye’ye getirilen siviller eğitiliyordu” (100).
Özel Harp Dairesinin özel harp tekniklerini yaygın olarak uyguladığı ilk yerin Kıbrıs olduğunu yazan Ecevit Kılıç şöyle diyor kitabında: “Örgütün kontrgerilla eylemleri sadece Rumlara yönelik olmadı. Türkler de payını aldı. TMT’nin provokatif amaçlı sabotaj ve eyleminde yaşamını yitiren Türkler oldu.
Yavru Kontrgerilla örgütü TMT de,adada işçi hareketini, aydınları hedef aldı” (Kılıç, 2007,100-101).
Kaynakça
Kılıç,E (2007) Özel Harp Dairesi,Güncel Yayıncılık,İstanbul.
Yamak,K.(2006) Gölgede Kalan İzler ve Gölgeleşen Bizler, Doğan Kitap,İstanbul.
Parlar,S.(1997) Kontrgerilla Kıskacında Türkiye,Bibliotek,İstanbul.
-DEVAM EDECEK-