Aralık’ta toplanması gerek COP26 salgın hastalık nedeniyle ertelendi. Tüm dünya Paris Antlaşmasını ve ordaki amaçlara ulaşma yolunu konuşmaktadır. YKP Parti Meclisi COP26’ya yönelik tabandan gelişen ekolojik hareketlerin mücadelesini selamlar, tüm dünyada iklim değişikliğine yönelik mücadelenin parçası olduğunu vurgular. Bu koşullar altında YKP Parti Meclisi aşağıda kararı alır:
Dünya uzun bir süredir ekolojik krizin içindedir. Kapitalizmin yıkıcı etkisi yaşam alanlarında geri dönüşü imkansız tahribatlara neden olmaktadır. İklim değişikliği tanımı hızla değişmekte, her geçen gün daha da fazla insan bir iklim krizi yaşadığımızı vurgulamaktadır.
İklim krizi içinde özellikle fosil yakıtı kullanımı önemli bir tartışma konusudur. Karbon salımlarının sıfırlanması yoluyla küresel ısınmayı sınırlandırma hedefleri uluslararası toplantılarında en çok tartışılan başlıktır. Karbon salımlarının sıfırlanmasına giderken bunun için fosil yakıtların çok daha az kullanılmasını gerektiğini herkes kabül ederken, Akdeniz’de yeni fosil yakıt kaynaklarının yani doğal gaz ve benzerlerini aramanın ve yüzeye çıkarmanın iklim felaketini nasıl etkileyeceğini düşünüyor muyuz? Dünyanın gerçekten yeni fosil yakıt kaynaklarına ihtiyacı var mı?
Genç iklim aktivist Greta Thunberg “bu durumu her şeyden önce varoluşsal bir kriz olarak görmeliyiz. Bu duruma bir kriz olarak bakmadığımız sürece, istediğimiz kadar iklim değişikliği tartışması, konuşmaları ve konferansları yapalım hiçbir şey değişmeyecektir. Her şeyden önce bu krize bir kriz gibi davranılmasını istiyoruz, çünkü eğer bunu yapmazsanız, hiçbir şey yapamayız” demişti. Greta’nın açıklamaları birçok kesim tarafından sempati ile karşılanmaktadır, o zaman soru şudur, gereği yapılıyor mu?
YKP olarak; krize kriz gibi davranalım, iklim değişikliği gerçek bir ekolojik krizdir, karbon emisyonun önce azaltılası sonra sıfırlanması için gerçekten mücadele edilmesi gerek bu nedenle doğal gazlar doğal olduğu yerde kalsın diyoruz… Bu mücadele çerçevesinde de Doğu Akdeniz’deki tüm doğal gaz ve diğer fosil yakıt aramalarının hemen şimdi durdurulması çağrısı yapıyoruz. Bunun için mücadele edeceğimizi, mücadele edenlerle birlikte hareket edeceğimizi vurguluyoruz…
İklim adaleti, tüm dünyada büyüyen, küresel bir harekettir. Doğanın ve insanların hakları, devletlerin ise bu hakları korumak için yükümlülükleri vardır. İklim adaleti hareketi, iklim değişikliğinin neden olduğu hak ihlallerine karşı çıkarken, iklim değişikliğine karşı yükümlülüklerini yerine getirmeyen devletler ve şirketlerden hesap sormak için mücadele ediyor. YKP, iklim adaleti hareketine geleceği düşünen herkesi taraf olmaya çağırır.
Doğu Akdeniz’deki doğal gaz ve diğer fosil yakıt aramaları yalnız doğayı, ekosistemi değil, ayni zamanda bölge barışını da tehdit etmektedir. Arama alanlarındaki itilaflar, yeni doğalgaz boru hatları inşası, bölgenin militarizasyonu da artırmaktadır. Gerginlikler yalnız arama alanları etrafında savaş gemilerinden ibaret değil, ayni anda bölge ülkelerinin dahil olduğu yeni boru hattı projesinin korunmasına yönelik askeri ittifakları da gündeme gelmektedir.
YKP, Doğu Akdeniz’in daha da silahlandırılmasından kaygı duymaktadır. Doğal gaz ve diğer fosil yakıt aramaları zaten bölgede bitmeyen silahları çatışmalara yenilerini ekleme riski çok çok fazladır.
YKP, bölge barışı için de tüm aramaların hemen şimdi durdurulması çağrısı yapıyor…
YKP, barış, ekoloji, gelecek için hemen şimdi mücadele çağrısı yaparak “doğal gazlar doğal olduğu yerde kalsın” diyenleri yan yana gelemeye çağırır…