arşivUlus IrkadErmenistan ve Azerbaycan arasındaki savaş - Ulus Irkad
yazarın tüm yazıları:

Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki savaş – Ulus Irkad

Yeniçağ podcastını dinleyin

Hiçbir savaş faydalı değildir. Halkları kapıştırmak ve kan dökmek de bir fayda getirmez. Birkaç haftadır Ermenistan ve Azerbaycan’ın arasındaki. Füze ve roket savaşlarını seyretmekteyiz. Ordular acımasızca savaş yapmakta, sivil insanlar dahil birçok insan ölmektedir. Türkiye uzun bir müddettir etrafındaki komşularla hatta uzağındakilerle de, Libya dahil çoktan ilişkilerini bozmuş ,bir çarpışma şiddet eğilimine girmiştir. Maalesef kamuoyunda da bu eğilimlere teslim olan, soruşturmayan insanlar da fikirlerini bu trend üzerinden sosyal medya gibi yerlerde belirtmekte, adeta bir akıl tutulması her yerde görülmektedir. Bu tip insanlara göre Türkiye “Siha” ve füzeleriyle bir savaş ekonomisi kurmuş, bu tip insanlar, savaşların Türkiye ekonomisi üzerinde büyük bir katkısı olduğunu iddia etmektedirler. Gerçekler böyle söylemiyor. Maalesef Türkiye son birkaç yıldır yayılmacı ve de adeta başka ülkelerdeki şeriatçı-gerici muhalif unsurlardan yana taraf olmak,o ülkelere balıklamasına dalarak, oradaki iç savaşlarda yer aldığından dolayı kırılgan ekonomisi oldukça zayıflamış, döviz karşısında TL bayağı değer yitirmiştir. Savaşların Türkiye ekonomisine bir fayda getirmediği açıktır. Peki ileride getirecek midir? Azerbeycan savaşı sonrasında Karadağa’a şimdiye kadar sessiz kalıp yerleşen ve en son söz sahibi olan Rusya hiçbir kurşun atmadan gelip yerleştiriğine göre, demek ki Türkiye,bunca yırtınmasına rağmen, orada da söz sahibi değildir ve bu sorunda da dışa itildiği bellidir. Evet, Azerbeycan’a bayağı yardım etmiştir ,Ermenilerin de 30 yıl önce yaptıkları işgalden de faydalanarak bir haklılık kazanmış görünmesine rağmen, şu anda Azerbeycan, Rusya gibi ülkelerin elbette gözle kazanır duruma geldikleri, Ermenistan’ın en fazla kaybeden olduğu bellidir ama Türkiye’nin kırılgan ekonomisinin bu kadar savaşa, taraftarlığa ve de harcamaya dayanamayacağı, Türk ekonomisinin derinlerden tehlike sinyalleri verdiği bellidir. Damat Maliye Bakanı’nın istifası bunların en büyük delilidir. Son zamanlarda TL biraz değer kazanmış görünmesine rağmen bu dengesiz politikalarla bunun da geçersiz olduğu görülecektir. Türk ekonomisi milyarlarca dolar zarardadır ve açıkları zaten dünya ekonomisi ile ilgilenen merciler tarafından devamlı söylenmektedir.

Şimdi savaşın dışında eğer istenseydi, rasyonalizm etkin olsaydı, aynen 1917 Sovyet Devrimi’nde olduğu gibi Ermeni ve Azeri halkları bunca kar ve kazanma hırsı olmayan elitleri, egemen kesimlerinin kışkırtmaları olmasa, 1917 yılından 1990 yılına kadar yaşamış oldukları gibi barış ve uzlaşma içinde yaşayamazlar mıydı? Bence yaşayabilirlerdi. Rusya’nın Sovyet Devrimi sonrası elde ettiği politikalarla bürokrat gerici kesimler Sovyetler Birliği’nde etkin olmasaydı, elbette bu bölgede ,bu iki halk boğazlaşmayacaklardı. Bir yerlerde yanlışlar yapıldı ve Sovyetlerin yıkılışıyla sosyalist dünya görüşünde olmayan uluslar ve ulus devletler ortaya çıktı. Bunlar da milliyetçiydi.

Milliyetçiliğin olduğu yerde uzlaşma ve barışın olmasını beklemek yanlıştır. Ümit ederiz Erdoğan sonrası bu bölgede sivil örgütlerin etkin olacağı, barış ve uzlaşmaya dönük bir ılımlılaşma, uzlaşma temeli atılır ve bu kan dökme son bulur. Biden’ın ABD seçimlerini kazanması ve de Trump gibi şiddet taraftarı bir liderin tasfiye olmasıyla dünyayı muhakkak bir on senelik uzlaşma dönemi beklemekte.

Sivil toplum örgütlerinin öncülüğünde bu bölgeleri yeniden yakınlaşma ve bir uzlaşma dönemi beklemektedir.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
355AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin