Ne zaman ekrana yerel bir ekonomist veya politikacı çıksa, farketmez, onlar hep ekonomik bazı ezberlerle konuşup, sanki çok önemli öneri yapmış gibi davranırlar. Arada “Türkiyenin desteği ve katgısını” da ekleyince, normal ekonomi ile bizi kandırmaya devam etmektedir. Öylesine gerçeklerden koptular ki artık gözlerinin içine sokulan gelişmeler dahi onların ezberini bozamıyor. Bir de karşı çıkma gibi muhalif davranış vardır ki evlere şendlik. Sanki normal ülkelerdeki gibi muhaliflikle yönetime veriştirip,kendileri gelince, herşeyi düzelteceklerini söylerler. Geldikelri zaman da ayni yapıya yeni taşlar koyuup yeniden muhalfete geçince de eleştirirler. Türkiyeleşme gerçeği oradaki olanın buraya yansıması veya dayatma gerçekleri nedense hala öncelikli olan sorunun başına konulmaz.
Ufak bir örnekle başlayacam.”sayın iktisatçılarımız” bunu bilseler de nedense söylemekten de geri dururlar. Bugün Türkiyede merkez bankası hem de eflasyon yükselirken fayizleri düşürür. Düşürünce de klasik ekonomik finasnman kural nedeniyle de hemen TL geriler. Yani, döviz yukarıya çıkar. Bunu Merkez bankası kuralını biraz bilen yetkili ve elinde yetki varsa yapmazdı. Sadece, para oyunlarıyla para kazanmak isteyecek spekilatörler dışında. Elbet, bunu TL olarak kulanan K. Kıbrısa da direk yansıyacaktır. Tabi fırsatçılar da kulanıp fiyatlara hemen zam koyacak. Ama şu savunmayla da “döviz yükseldi” denecek. Böylesi basit yaşananlar bolca oldu. Burada Merkez bankası varmış veya burası bol bol kulanılan hamasi yemle “egemen bağımsızmış”! Hepsi ufak TC Merkez bankası fayiz düşürmesiyle direk burası da aynen yaşanır haldedir. Ama, başka bir nokta daha var: kendine liberal veya salt ekonomist diyen etiketli medyalı kişiler bilseler de olayın işleyen kapitalist ilkelere göre normal olmadığını söyleyemezler. Nede olsa ekrana çıkarken çizilen çizgilerin içinde kalmaları gerekir. Çünkü, tüm kapitalist kuralların belirtiği ve kabullendiği uygulamayı, Türkiyenin Şahsım devleti bunu inançla tersine çevireceğini söyler. Probagandasını da yapar. Bilim veyil de inançla davrananlar bunu kabulenir. Hat ta bilmeyen birielri de karşınıza çıkıp, neden olmasın tutumuyla tartışmaya başlar. Buna hele yalakalı ve sırf merkeci olmanın tadıyla konuşanlar da eklenir. Ama, bazı kurallar vardır ve işler. Fayizin eflasyonla orantılı durumu hep uygulanır. Fayizin eflasyon altında olduğu zaman dövizin fırlama pratiği kanıtlarcasına hep yaşanır. Sadece, güçlü ekonomi ile parayı düşürtüğ döviz yükselişi ile ihracat yapmak isteyen kesim bunun dışındadır. Bu Kapitalist finans temel işleyiştir. Ama, bizim sağolsun politikacılarımız Türkiyeden aldıkları talimatları şükranla yıkayıp sunarken, muhalifmiş gibi konuşanlar da sanki normal işleyen koşullardaki önerilerle normal işleyen ülke gibi davranıp,gerçeklerden koparak kendilerini de sıfırlayarak bu döngüyü döndürürler. Arada Singapur, Serbes bölge veya Tayvan Honkonk deyip bazen kendinden geçip isviçreye Norveçe uzanıp buranın öyle olduğu yalanıyla da uçmaya devam ediyorlar.
Şu anda yaşanan ve bizde hala konuşulmayan Türkiyedeki fayiz indirimi ve döviz yükselme gerçekleri, nedenli kopuşumuzun da kendisidir. Konuşulma yerine makamcılar ezberle şükranlara, muhalefet de Türkiyesiz gündemlerle hükümetcilik beklentisine takılıp kalıyorlar. Elbet artık öyle hale geldiler ki Fuat bey fetvası olmadan öneriler dahi yapma kısırlığına ulaştılar. Sorunlardan uzaklaşıp sorunlarla yaşayınca, böylesi bir konuma gelinir. Gerçeklerden kaçarak gerçek çözüm de öenrilemeyeceğini yeniden anlayan anlıyor.*****
Yine başka bir gelişme zzinciri de sgandallardır. Artık her uygulamanın yasadışılığın normalleşme şekline tanık olma durumumuz oldu. Bu birilerine gelir getirip hat ta işbirlikçi olmanın tatlısını yaptırmaktadır. Sadece sağlık eksenine bakalım. Enson, insanlara dayatılan Adapas uygulamasında da hemen kısa zaman sonra ayni sgandalar oldu. Aşı yapmadan aşı Adapastı verilmesi ve bundan gelir alınma haberleri birkaç gündür konuşuluyor. Bu sadece ilişki şekli. Devamında bu şirketin nasıl yandaş olduğu, ilgili makamdaki çalışanın kuruluşu olması, ihaleyle deyil de direk kendinden hizmet alınma kuralının işletilmesi, ülkemizdeki yolsuzluğun ve rüşvetin nereler dek geldiğinin yeniden tekrarıdır. Makamın kamusal anlayışla verme yerine, özeleştirme şekli rüşvetleştirme ile yandaşa hem de partisel eksende taktimi normal kural halindedir. İsterse yasadışılık olsun. Ekranda herkese hamaset çekip de sonra karşıtı hayinle suçlayan kişilerin birden yasadışılık ve sgandalı yolsuzluklarla karşımıza geldiğini hep yaşamaya devam edeceğiz.
Sadece sgandal Adapasla sınırlı dyeil, yurtaş yapmadaki simgeler, işleyen yerel mimari kuralların hem de en baştakine saray yaparken bozulması ve peşinden yurttaşlık gelmesi, ardarda dizilen güncel normal gelişmelerdir. Hele de konulan kurallara uymama ve sonradan kapatılması oldukça doğal hale sokuldu. Bakın şu andaki sağlık makamındaki oturanın birkaç kısa zamanki sgandaalarına; Jet sgandalı, “unuturuldu. Ersoyun saz ekiplerinin sahte pisiyasr testiyle ülkeye giriş… Şimdi de Adapast sahtelemeler… Peki makamcı hala yerinde oturuyor. Verdiği bilgilerin veya başarı dediklerinin durumu da işin başka cıvıklık durumları. Ekonomik özelleştirme hizmet satın almaların böylesi uygulanışı ile sahteleme kültürünün yayılması, hepsi ekonomiyi sorgulayanlar için eldeki önemli verilerdir. Ama, bunlar yokmuş gibi, özelleşsin, serbs bölge olsun, hükümet kamuyu daraltsın, önemli başarılar var, turizm bizi kurtaracak laflar da artık bayatladı.
Sömürgesel gerçeklerde bu kurallar olmazsaa olmazdır. Fuhuş sektörü, kumarhaneler, yandaşa göre paylaşım ve nifusu dahi bilinmeyen yerde ekonomi kuralı koymak ve düzenleme zor. Hele planlama hiç olmaz.
