Hali hazırda müdahale edilmiş seçimden hayır gelmez!

Yeniçağ podcastını dinleyin

18 Ekim 2020’deki seçim bitip Ersin Tatar malumun ilanı olarak “seçilmiş” ilan edildikten sonra Türkiye’yi yönetenler hemen bir sonraki seçim için müdahalelerine başlamışlardı.

“MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli tarafından, Kıbrıs’ta Cumhurbaşkanı Adayı Ersin Tatar’ı desteklemek amacı ile Kıbrıs’a gönderilen MHP Kütahya Milletvekili Ahmet Erbaş” haberlerini takip ettik mi? Ahmet Erbaş bu ziyaretler sırasında bazı yerel yönetimleri ziyaret edip sözler vermişti; son bir yılda Kalkınma ve Ekonomik İş Birliği (KEİ) Ofisi (eski ismiyle TC Yardım Heyeti) Ahmet Erbaş’ın ziyaret ettiği belediyelere ne kadar katkı yaptı, diğerlerine ne kadar katkı yaptı? KEİ Ofisi’nin uzunca bir süredir birçok kesime yaptığı katkıları minimuma indirdiği bir dönemde, bir senelik zaman içinde bazı belediyelerin korunması ve kollanması seçime yapılan bir müdahale değil mi?

UBP Parti Meclisi için aday olan ama seçilemeyen AKP Kıbrıs Kadın Kolları başkanının kontenjan marifeti ile atanmasını Faiz Sucuoğlu kendi kendine mi karar verdi? Tam da erken seçimin konuşulduğu bir zamanda AKP ve UBP arasındaki ilişkinin belirginleştirilmesi (veya organikleşmesi) bir müdahale değil mi?

29 Ekim 2021 tarihinde, TC elçiliğindeki kokteyle bazı siyasi partilerin çağrılmaması Türkiye’nin iyi siyasi partiler, kötü siyasi partiler ayrımı yaptığının ilanı değil mi? Bu seçimlere açık bir müdahale değil mi?

Tam da erken seçim tartışmalarının yoğunlaştığı bir zamanda TC elçisinin 24 Kasım 2021’de bir temel atma töreninde “artık federasyon temelinde görüşmelerin yapılmayacağını” ilan etmesi sizce normal mi? Elçilerin görevlerinden biri bu mu? Bu söylem, Kıbrıs’ta federal temelde çözüm istediğini söylen partilerin üzerinin çizildiğinin ilan edilmesi değil mi? TC elçisi bu açıklama ile seçimlere müdahale etmemiş midir?

TC elçisi Ali Murat Başçeri’ye verilecek en net yanıt, “Bu memleket bizim, biz yöneteceğiz! Senin parmak işaretlerinle oy vermeyeceğiz” demenin en dolaysız yolu bu seçime hayır demek ve boykot çağrısına katılmaktır.

YKP olarak, bir kez daha iradenin bizde olmadığının, işlerin talimatla yürütüldüğü böylesi bir yapıya tepkilerin boykot ile ortaya konmasının önemine dikkat çekeriz.

YKP olarak, hali hazırda müdahale edilmiş bu seçimden hayır gelmez diyoruz! İrademize ve geleceğimize sahip çıkmak için “her cephede direniş” ilkesiyle herkesi boykot cephesinde direnmeye çağırırız.

 

Boykot Eylem Komitesi adına

Murat Kanatlı

- Advertisement -spot_img

Yeniçağ Podcastını dinleyin

- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
357AboneAbone Ol