Adına seçim dedikleri ve tamamen Rejimin göstermelik vitrinlerinden bir tanesi olan bir dönemi daha yaşıyoruz. Düzen partilerinin her seçim dönemi en büyük vaatleri İKTİDAR olacakları yalanıdır. İktidar olmanın ne demek olduğunu bilmiyorlar mı? İktidarın nerede ve kimde olduğunu bilmiyorlar mı? Elbette biliyorlar. İktidar olmanın muktedir olmak olduğunu bilmiyorlar mı? Onu da elbette biliyorlar. O zaman niye sürekli, “tek başına iktidar” veya “iktidara yürüyoruz” diye tekrarlayıp duruyorlar. İktidara yürüyoruz diyenler, iktidarın Lefkoşa’daki yerine yürüyebiliyorlar mı ki bu iddiada bulunuyorlar? Ve gerçek iktidarı görmek için oralara yürüyerek değil, uçarak veya yüzerek gidilebileceğini de bilmiyorlar mı? Onu da biliyorlar. Bütün bu gerçekleri bildikleri halde “iktidara yürüyoruz” demek, halkı aldatmaya çalışmaktan başka birşey değildir.
TC’nin gelmiş geçmiş tüm yönetimleri ülkemizin kuzeyindeki her seçime müdahale ederek vitrini şekillendirmektedirler. Partilerin kurultay sonuçlarını, başkanlarını ve nihayetinde başbakanları onlar belirliyor. Hükmetme yetkisi kalmayan hükümetleri onlar kuruyor onlar bozuyor. Her bakanlığın perde gerisinde onlardan gerçek bakanlar bulunmaktadır. Yapılacak yatırımların ne olacağına, hangi alana yapılacağına onlar karar veriyor. Okul değil artık daha çok cami yapılacağına, hangi yolların yapılacağına onlar karar veriyor. İhaleler Ankara’da açılıyor ve TC’li yandaş müteahhitlere veriliyor.
Ve istirdat projesi çerçevesinde (Osmanlının kaybettiği toprakların geri alınması projesi), Cenevre konvansiyonlara rağmen, ülkenin kuzeyindeki nüfus yapısını bir amaç için değiştirdiler. 1970’te 52,000 olan seçmen sayısı, 1976’da 76,000’e çıkarıldı. Bu seçmen sayısı 1990’da 101,000’e ulaştırılmıştır. 2018’de 190,553’e yükseltilen seçmen sayısı 2020’de tam 2 yıl sonra 199,029’a çıkarılmıştır. İki yılda 10,000 seçmen daha. Ve 2022 seçimleri için sadece 10 ayda seçmen sayısı 4,000 daha artarak 203,183’e ulaşmıştır.
Durum açık ve nettir. Bu nüfus aktarımı ve oluşturulan seçmen sayısı ile yapılacak seçimde toplumumuzun iradesinin yansıması mümkün mü? Mümkün değildir. Dolayısı ile İKTİDAR palavraları ile toplumu yanıltmaya çalışanlar inandırıcılıklarını kaybettiler.
Toplumumuz rejimin çizdiği çember içinde seçim oyununu reddetmeye karar vermiştir.
Artık yeter!!! yeni kıbrıs partisi yıllardır rejimin kontrolünde yapılan seçimleri boykot etmektedir. Önümüzdeki seçimlere halk yığınları da katılmaktadır. Boykot günden güne büyüyor. Katılalım. Nerede olursak olalım, evde, tarlada, sokakta her yerde boykota katılalım. Boykot bir haktır ve bu varlığımız için bir görevdir.
Boykot Eylem Komitesi adına Rasıh Keskiner