Marksizmin önemli bir ilkesi vardır: deyerlendirme yapılırken direk alt üst yansıma değil son tahlil diye kuralaştırılan gerçek vardır. Çoğu kez bu tanımlamayı ezberci veya Ortodoks Marksisler hep karıştırır. Birebir yansıyış veya etkileme olarak algılarlar. Oysa Marksizimde diyalektik yöntemde hep aynılaştırma veya yansıtma ddeğil, son tahlilden söz edilir. Nitekim bunun son kanıtını Ukrayna krizinde gördük. Görünürde Almanya gibi Batılı ülkeler Baydının yanında direk durmuyordu. Fakat, krayna krizinin sıçranılan çatışma dönemi ve ardından peşpeşe gelen Amerikan yaptırımları sonucu, Batı Avrupadan Japonyaya batılı Kolektif Emperyalist ülkeler ip gibi dizildiler. Endişler, çıkarlar falaan denmedi. Bir Amerikan bütünsel eksen oluşturdu. Bize Marksis son tahlildeki ifadenin hayata geçişinin de net kanıtı oldu.
Ukrayna çatışmalarıyla birlikte, Batılı Kolektif Emperyalist eksen de alışılmamış şekilde sert önemler almya hız verdi. Öyle hız verdi ki bir anlamda içlerindeki faşizmin ülkelerdeki kanıtlayışı da karşımıza geldi. Alıştığımız ezberleri yerlebir edildi. Uluslararası hukuk, demokratik ilkeler hepsi bir anda çöpün de dibine girip, atılan yerlerde yerlebir hale geldi. Uluslararası hukuk, demokratik ilkeler, insan hakları, ırçılık yapmama ezberleri birden Putin karşıtlığı ile anti demokratik çizgiye geldi. Faşizmin normalleşme şeklini batılı eksenlerde duymaya başladık.
Almanyanın Münih kendinin flarmoni orkestra şehi işten kovuldu. Gerekçe çok ilginç gelecek! Rusyayı kınamadığı için. Bunu yapan Münih belediye başkanı. Milanoda Doslayeskinin romanlarının yasaklanması, kütüpaneden kaldırılması önerildi. Birçok yerde Çaykoskinin eserlerinin çalınmasına yuhlama yapıldı. Hırvatisdanda daha ileri gidilip Çaykoski eserleri yasaklandı. Okuyan Rusya öğrencilerinin bursları kesildi. Para çekmelerine engel olundu. Israrla Rusyanın kınanması istendi. Bunlara daha ekleyecek çok ırkçı örnek var. İtalyanın hem de sol kenti Bolonyada Ukrayna kamyon şöferleri Rus işçilerine saldırdılar. Ölenlerin olduğu söyleniyor. Garip olan tarihi gerçeğin yeniden tekrarlanmasıydı: başta Almanya yeni sosyal demokrat hükümet hem savaşı destekleyen hem de silahlanmaya para artıran ve Ukraynaya askeri yardım etmesidir. Sosyaldemokratların resmen yine tarihi savaşı destekleme tutumu yapılıyordu. Onlar da sistemin terkisine takılıp Emperyalist ABD için faşizmin uygulamalarına dahi sarıldılar.
***
En çirkin olaylar da Ukraynada yaşanıyor. Savaaşın yıkımları kuralın gereği ne yazık yaşanırken, şu faşist sadeleşme de gerçekleşiyordu: Trene binip ülkeden ayrılmak istenen afrikalılar, batılı çevrelerce trenden indirildi. Afrika ırkçılığına karşı durmadan lafazanlık yapan Batı özrgür kesimler bunu da görmezden geldi. Zaten, tarafsız olan herkes şunu kabulendi: Ukraynada olanlar Ukrayna Rusya değil Rusya ile Kolektif batı arasında hegemonya mücadelesi olarak kabullenildi. Bir hatırlatma belgesi ekleyelim:
Seksen yılının başında; Amerikan başkanı Kartır dönemminde, önemli siyasal düşünür resmi stratejisti Brelzinski şu Avrasya raporunu hazırlıyordu. Raporun en önemli ülkesi de Ukraynaydı. Daha ozaman Sovyetler Birliği ayaktaydı. Brezinskiye göre Ukrayna önemli ülkedir. Ukraynadaki hakimiyet le hem Rusya kuşatılacak, hem Azak denizindeki bazı Rusya üstleri de ele geçirilip, Asyanın içlerine açılınacaktı. Bu Stratejiyi uzun uzun anlatarak, Ukraynaya ısrarla önemle değiniyordu. Sonradan, Soveyetlerin dağılmasıyla Henkdintın da Ukrayna fay hatının Asyaya açılmada, Rusyanın kuşatılıp Karadenizden koparılmasında önemli yer olduğu ve hedeflendiği açıkça vardı. Demek ki konu çok eskilerden beri planlanıyordu.
***
Bir başka yakın not: bilmem kısa zaman önce, Tramp koltukta Baydın da adaylığı kesinleşirken, Ukrayna yine gündem olduydu. Ama, Trump Baydın değil de oğullarıyla alakalı şirketlr sgandaları vardır. Bu konu başkan olduğu için Trumpa daha çok zarar verirken, Baydının Ukrayna aşkındaki Şirketlerin kar tatlısı tadının da olduğu açıkça ilan edildi. Nedense, onca Ukrayna konuşmaları olurken Baydının oğlunun Ukrayna olan iş ilişkileri hiç ama hiç gündeme getirilmeedi. Unutuldu mu yoksan kirli bilgi akışıyla bu gerçeklerin örtülmesi mi başarıldı?
Buna benzer birçok yakın tarih örneği vardır. Hele de uzlaşır gibi görülen Almanyanın yaptıkları, CİA operasyonlu darbeler ve Neonazilerle birlikte katliyamlar hepsi halının altına dolduruldu. Gerçekten, bilgi kirliliği oldukça fazla. Hat ta çocuk videyosundan probaganda mavzemesi yapma başarısı da gerçekleştirildi. Kitleleri peşinden sürüklenirken, faşizmin de normalleşip davranış olarak ortaya vurulduğu görüldü. Rusya sanatçılarından sporcularına, okuyan öğrencisinden işleyen işçisine dek ırkçı kkarşıtlıklar davranılıyor. Bunlar italyadan almanyaya dek uzanıyor. Çekyada resmen öğrenci kıyımı yapılıyor. Gerekçe hep rus olma çizgisidir. Buda Rusyada sokakta barış isteyen kitlelerin ister istemez geri adım atmasına da neden olduğu anlaşılıyor. Onca ırkçı saldırı karşısında, sert tavır dyeip futbol takımlarını dahi dıştalama tutumları, ülkede en başta barış isteyen kesimi geri adım atmaya zorladı. Kolektif ABD emperyalizm başarıyla yeniden yandaşlarını arkasına aldı. Baydın bunu gerçekleştirdi. Natonun demokrasi ile birlikte kulanan düşünceyi geliştirdi. Rusya karşıtlıkla faşizmin reflekslerini geliştirdiler. Putin ise kendi alanlarını koruma, kuşatılmama dayanışmasını tuturmaya yönelti. KOntrolu hegemonya ile en azından Natoyu durdurmayı deniyor. Bu Ukrayna oyunu daha çok su kaldırır. Yalnız, konu Ukrayna Rusya değil, Rusya Battı arasında geçtiğini sakın akıldan çıkarmayın. Sosyalizmin güçsüz oluşu ise emperyalist kartların daha kolay oynanmasına, savaş silahının kulanılmasına yaradı.