YKP Örgütlenme Sekreteri Halil Karapaşaoğlu son siyasal gelişmeleri, açılan davaları değerlendiren açıklama yayınladı. Açıklama şöyle:
Kıbrıslı Türkler son zamanlarda gerek Türkiye Cumhuriyeti tarafından gerekse yerli işbirlikçilerin TC sömürge yönetiminden aldığı direktifler doğrultusunda ağır bir saldırıya maruz kalmaktadır. TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun işgal bölgelerine yaptığı ziyaretten sonra buradaki rejimi yeni bir forma sokmak için belirli çevrelere direktifler vermiş olduğu aşikârdır.
Çavuşoğlu, vatandaşlıkların artması için direktifler vermiştir. TC 1974 yılından itibaren adanın kuzeyinde nüfus mühendisliği politikalarını yürütmekte, adanın kuzeyini Türkleştirip, Müslümanlaştırarak Kıbrıslıları asimile etmeye çalışmakta ve onları yok etme gayreti içinde bulunmaktadır. TC sömürge yönetimi Kıbrıslı Türkleri yeterince Türk, yeterince Müslüman görmemektedir. Kıbrıslı Türklerin kendi kendini yönetme hakları ellerinden alınmıştır. Kültürleri, gelenekleri, entelektüel birikimleri ve üretimleri hiçe sayılarak, belleksizleştirilmeye çalışılmaktadırlar. Ekonomik alanda TC’nin 1980’lerden bu yana dayattığı paketlerle neo liberal politikalarla, kamusal alanların özelleştirilmesiyle Kıbrıslı Türkler yoksullaşmakta, ekonomik koşulların dayanılmaz derecede kötüleşmesiyle birlikte de Kıbrıslı Türkler artan bir hızla göç etmektedir. Yerleşimci kolonyalizm bağlamında, giden nüfus yerine yeni bir nüfus aktarılarak bütün sosyolojik yapı değiştirilmektedir. Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) TC’nin fetihçi zihniyetine karşı direnmekte ve bu alanda direniş ittifaklarının kurulması için çaba sarf etmektedir.
Son bir haftanın içinde düşünce ve ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü alanlarında da saldırılar artmıştır. Gazeteci Ulaş Barış düşüncelerini ifade ettiği için patronu tarafından işten atılmıştır. Özgür Gazete Genel Yayın Yönetmeni Gazeteci Pınar Barut ve Özgür Gazete Yazarı Mahmut Anayasa’ya yazdıklarından dolayı Polis Genel Müdürü dava açmıştır. Bunun yanında ODTÜ’nün Kuzey Kıbrıs’taki kampüsünde sendikalaşma çalışmaları yürüttüğü için Doç. Dr. Yonca Özdemir’in sözleşmesi üniversite yönetimi tarafından yenilenmek istenmemiştir. Son bir haftada rejim tarafından 5 kişi ya işinden olmuş ya da haklarında dava açılmıştır. Saldırılar artmakta, insanlarımız susturulmaya çalışılmaktadır.
YKP saldırıların yoğunlaştığı bu dönemde içerde ve dışarda örgütlenme ve ittifak çalışmalarına ağırlık vermekte, rejime karşı en geniş birlikteliği sağlamak adına çaba sarf etmektedir. Kıbrıslı Türkler TC ve onların işbirlikçileri tarafından yapılan bu saldırılara karşı yalnız değildir. YKP işgal rejimine karşı 30 yıldır direnişini sürdürmektedir. YKP dostlarımıza, yoldaşlarımıza, insanlarımıza karşı yapılan bu saldırılara karşı dayanışma gösterecektir. Maddi manevi olarak onların yanındadır. Yanlarında olmaya da devam edecektir.
Bütün bu saldırılar karşısında YKP saflarında buluşalım. Direneceğimiz, insan kalabileceğimiz ortak alanlar yaratmak için mücadele verelim. Örgütlü mücadele ve TC işgaline karşı kurulacak ittifaklarla birlikte bu saldırıları geri püskürtebiliriz. Yaşamın her alanında örgütlü mücadeleyi başlatmak bu saldırılara karşı verilecek en büyük cevaptır. Örgütlü hareket ettiğimiz anda bu saldırılara karşı en ağır yanıtı vermiş olacağız. Özgürlük istenci olan örgütlü bir halkı hiçbir güç deviremez. Saldırılara karşı en geniş direniş ittifakını birlikte kuralım…