yaklaşımlarÖzkan YıkıcıAffedilmeme ikilemindeki Gorbaçov, öldü! - Özkan Yıkıcı
yazarın tüm yazıları:

Affedilmeme ikilemindeki Gorbaçov, öldü! – Özkan Yıkıcı

Yeniçağ podcastını dinleyin

Amacınız ne olursa olsun: yapmak istediğiniz hangi hedefe ulaşmak istenirse istensin, farketmez. Sonuç herşeyi belirler. Kimse dönüp da yapmak istediğinizi veya amacınıza b akmaz. Hele de Sovyetler Birliği gibi bir ülkeği, daha ileri giderek dünyadaki sol senbolu yıkma sonucunu oluşturduysanız, çoktan ipe çekilirsiniz. Kimse sizden önce gelen birikime bakmaz. Sizin katgınızın ne olduğu veya yanılmanıza da ilgi göstermez. Sonuçta kocaman Sovyetlerin yıkımını tarih önünde imzalayan lider olarak Gorbaçov tarihe geçti. Aradan onca yıl geçmesine rağmen bu konuda direk Gorbaçovun önemli açıklamaları veya can yakan özeleştirileri de olmadı. Normal insan gibi davrandı ve unuturma ile tepkilerin gölgesinde yaşamı sonlandı. Ölümü kadar son dönemde hiç konuşulmaması da ilginç Çünkü, tam da kapitalist krizlerde en çok ihtiyaç duyulan Sol dalga nedeniyle belki Gorbaçov hatırlanır beklentim de vardı. Benim beklentim de gerçekleşmedi. Sonuçta, Sovyet sonucuyla Gorbaçov tarihe geçti. Bunu temizleme veya kendini daha iyi anlatma süreci için zaman olmasına rağmen de pek konuşmadı. Ama bu lütufta yeri olmasına rağmen Batı Emperyalist kesimler de ona beklenen yaklaşımı da göstermedikleri de madalyonun öteki yüzüdür****

Yıl 1986. <Sonbaharın estiği Mimar Mühendisler odasında oturuyorduk. Akşamın esintisi de ılıktı. Tavla maçları başlamadığı için sohbetler sürüuordu. Bu arada yeni Gorbaaçov rüzgarları da duyuluyordu. Özellikle Sovyetler işbirlikçileri “yeni SOsyalizim” demokratik beklentileri lafları söylüyorlardı. Benim ağzımdan da şu cümle döküldü: “Yakında, fazla uzak olmlayan yıllarda Sovyetler dağılacak”. Bu laflarım özellikle CTP kesiminde oldukça tepki gördü. Klasik lafları sıraladılar. Bizim siyasi hareket elemanları ise şaşkın şekilde sorular sordular. Fakat, öteki kesimler daha da dikkatli birkaç soru sordular. Bu narada, o dönemin mücadele iki arkadaşım “M.s. H.y.” yemek hazırlayıp sık sık buluşmalarımızdan birisini gerçekleştirdiler. Bana özellikle Mustafa Sıdal dikatle sorular sordu. Sonradan itiraf etiği gibi “ilk başta şaka veya kafanın bir yere vurduğunu sandım” itirafını yaptı. Sonuçta konuşma sonrası ayni düşünce şekli hemen oluştu. Gerçekten, Sovyetlerdeki gelişmelerle ilgili elde etiğim bilgiler beni bu kuşkuya soktuydu…

Bizim siyasi arkadaşlar beni toplantılara pek çağırmazlardı. Fakat, o günlerde 88 yılında böylesi biraz geniş toplantıya çağırdılar. Sol deyerlendirmeler yaparken, bu defa Gorbaçovun yaptıklarıyla ben rahat şekilde Sovyetsiz geleek düşünülmesi gerektiğini vurguladım. Yine fırtına çıktı. Özellikle H.ciler göz kırpmalarla da bana saldırdılar. Fakat bu işaretlemeleri Bozli kızarak isyan eder. Biz de toplantıyı sonlandırtık. Yetmedi; yönetiminde olduğun kATMS yapılan bir toplantıda uluslararası sendikal işbirlikleri tartışılıyordu. Yine söz alıp Sovyetlerin dağılma ihtimalini de düşünerek bazı ilişkilerin tek yanlı kurulmamasının söyledim. Karşı çıkanlar kadar destekleyenler de oldu. Özelikle bu konuşmadan sonra sendika içinde birkaç CTP li ile iyi arkadaşlık da kurdum. Böylesi kısa tarih anılarım yeniden yeşerdi.

****

Sovyetler birliğinin veya soviyetlere son çiviyi çakan Mihail Gorbaçov öldü. Peşinden birçok demeç verildi. Yine hafıza kaybı ve ikili tutumlar birbirini kovaladı. Hele şu haber sunuşta önemli eksiklikler brakılıp yapılması da bilinen tutumun yeniden tekrarıydı. Örneğin, Gorbaçovla yapılan anlaşmalar denildi. Halbuki Gorbaçovun granti diye yaptığı veya silahsızlanma anlaşmaları Sovyet dağılımı sonrasında nerede ise batı tarafından hiç yerine getirilmedi. Silahsızlaşma anlaşmaları bozuldu ve verilen garantiler de tutulmadı. Doğu Almanyaya yaılındı, Doğu Avrupala devletleri Natoya alındı, yetmedi Baltık ülkeleri de ayni örgütlenmeye katıldı. Yine yetmedi, Sovyetlerin eski cumhuriyetlerine de müdahaleler ve Natoya sokma girişimleri de oldu. Gürcistan bunun en kanlı bitenidir. Son Ukrayna da öteki örneği. Bir anlamda gGorbaçov şu önemli tarihi gerçeği de kanıtladı: Emperyalizme güven olamaz. Ne anlaşmalra uyar n nede garantileri güvencedir.

Bir başka durum da yapılan açıklamalardır: Özellikle batı Avrupalılar Fransa ve Avusturya başta olmak üzere övgüler dizdiler. Avrupayı barışa getirdiği söylendi. Söylendi de kendilerinin bu anlaşmalara uymadıklarını nedense vurgulamadılar. Hele de Ukrayna savaşı yaşanırken, Rusyaya karşı sadece Anbargolar değil sanata varan yasaklarla faşizmi sokaklara çektikleri gerçeğine de dokunmadılar. Anlaşmaları söylediler de kendilerinin bozduğunu nedense söylemediler. İki yüzlülüğün adeta itirafıydı. Fakat, sistemi sorgulayack seçenek olmadığı için de bu yalın durum konuşturulmadı.

Zaten Gorbaçev daha Sovyetler dağılırken yaptıklarının olmayacağını anlaması gerekirdi. Doksanlardaki Stratejik planla Rusyanın kuşatılıp dağıtılma planı nedenli yanlış yaptığının işaretiydi. Savaş bitmesi falan olmadığı da ırak hamlesi Yugoslavya müdahalesi hemen Sovyet dağılması sonrası gerçekleşti. Şimdi Sovyetler dağılım sonrası özellikle Rusyada bu sonuç eleştirilmektedir. Tekrar edelim: Sovyetler dağılmadan önce yapılan referandumda 12 federal yönetimdeki halk Y.70 varan evet oyu kulandı. Dağılmayı pek isteyen yoktu. Ukraynada daha yüksek çıkan Sovyetlerin dağılmama oyu vardı. Zaten bunun hemen sonra etkilerini başta Almanya ve ABD inin darbelerden direk müdahalelere yaptıkları siyasal hamlelerle de yaşadık.

Kısaca: Mihail Gorbaçev öldü. Kısa iktidarında fırtınalar yaratı. Dünyada ikili seçenekten tek kutupa dünyayı çevirdi. Çevirdi de ne savaşlar bitti nede eşitsizlik kalktı Tam aksi ikisi de derinleşti. Bize Emperyalist tek kutupta da nelerin olacağını yaşatı. SOsyalizmsiz dünyadaki eksikliği de yaşatı. Onca yanlışlığa karşın Sovyetlerin yine de denge olma ikilemdeki önemi hatırlatı. Şu durumu da belirtmek şart: Sovyetler işbirlikçi kesimlerin bugün birçok ülkede sermaye işbirlikçiliğine kolayca uyum sağlaması da tesadüf değildir. Çünkü

Görüş değil işbirlikçilik ilke farkının anlaşılması bakımından önemlidir.

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
334AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin