yazılariktibasAdalı Kıbrıslı Türk Toplumu’nun gelecekle yüzleşmesi (1) – Hayati Yaşamsal

Adalı Kıbrıslı Türk Toplumu’nun gelecekle yüzleşmesi (1) – Hayati Yaşamsal

diğer yazılar:

SİLİHTAR VE DİANELLOS BATAKLIĞINDA YAŞANAN “ÖĞRETİLMİŞ ÇARESİZLİK” VE “SİYASAL TÜKENMİŞLİK”

1974 sonrası Kuzey Kıbrıs ta var olan Silihtar ve Dianellos bataklığında yaşanan “Rejimle Uyumlu Pasifist Parlamenter Siyaset”in, daha önce söylenmişleri papağan gibi tekrarlamaktan başka söyleyecek hiçbir Sözü yoktur.

Bu nedenle “Rejimle Uyumlu Pasifist Parlamenter Siyaset”in ana problemi “ÖĞRETİLMİŞ ÇARESİZLİK” tir. Yaşanan, “SİYASAL TÜKENMİŞLİK””tir.

Kuzey Kıbrıs ta var olan Rejimle Uyumlu ve-veya Muhalif Partilerin ve Siyasetin bugünkü en büyük sorunu, daha önce tekrarlananlar da dahil, söylenmiş sözlerin “Anlamsızlığı-Çaresizliği ve Tükenmişliği”dir.

Artık daha önce söylenmişleri tekrar ederek gidecek bir yerleri kalmadı.

Tarihimizi ve kendi gerçekliğimizi ve Uluslararası Kabul edilmiş Kimliğimizi inkâr esasına göre kurulmuş mevcut Rejim (KKTC) ve Emperyal Ankara Otoritesi ve İktidarları tarafından yönetilen SİLİHTAR VE DİANELLOS SİYASET ZEMİNİ, bugüne kadar her şeyimize nasıl el koyup, hiçbir sorunumuzu çözemediyse, bundan sonra da çözmeyecek, daha da doymaz bir iştahla kalan herşeyimizi elimizden çalacaktır..

Çünkü SİLİHTAR VE DİANELLOS SİYASET ZEMİNİ Emperyal Ankara Otoritesi ve İktidarları’nın kendisidir.

“ÖĞRETİLMİŞ ÇARESİZLİK” çıkmazında “SİYASAL TÜKENMİŞLİK”le Siyaset yapış tarzımızı belirleyen “SİLİHTAR VE DİANELLOS SİYASET ZEMİNİ”ninden çıkıp, GELECEĞİMİZİ YENİ ZEMİNE TAŞIMA zorunlu hale gelmiştir.

Emperyal Ankara Otoritesi ve İktidarının Misak-ı Milli Ülküsü “Kıbrıs’ta Türklük Sözleşmesi –De facto İLHAK” zeminini legalleştirecek Yerleşimci Kolonize Rejim KK-tc değil, vatandaşı olduğmuz Kıbrıs Cumhuriyeti’ni “ortak bir ev” olarak Demokratik esaslar temelinde kurgulanmamız ve yeniden düzenlenmemiz gerekir.

Bunun için ise, bu Demokratik Cumhuriyeti (KC), ada insanlarının tüm hak ve özgürlüklerini sağlayan ortak Devleti olarak, tüm “Adalı Kıbrıslılar”la birlikte ortak geçmişimiz üzerinde kurmalıyız.

Unutmamamız gerekir ki ; aslında onlar (Kıbrıslı Rumlar ve diğer azınllık topluluklar) 1571 den beri sehirlerde ve köylerdeki “komşu” larımız, tarlalarda ve işyerlerindeki arkadaşlarımız, ortak kültürü ve gelenekleri paylaştığımız bu ülkenin bir parçası, bu toprakların çocukları idiler.

Kıbrıslı Rumların ve diğer ulusal azınlıkların insanının ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, Bizlere ve Türkiye’ye güvensizliğinin ana nedeni, Türkiye ile birlikte “SİLİHTAR VE DİANELLOS SİYASET ZEMİNİ”nin, onların tarihte yaşadıklarının üstünü örtmesi ve inkâr etmesidir.

“SİLİHTAR VE DİANELLOS SİYASET ANA ZEMİNİ” yaşanmışların yok sayılması üzerinden kurgulamasıdır. Ve 1974’de yaşatılan yaşanmışların inkârı, korkular yaratmaktadır.

Dolayısıyla, “SİLİHTAR VE DİANELLOS SİYASET ANA ZEMİNİ” ile “ 1974’de yaşatılan yaşanmışın yok sayılması ve inkârı” devam ettikçe, adamızda güven ve istikrar sağlanamaz.

Bugüne kadar, onlarca yıldır “SİLİHTAR VE DİANELLOS SİYASET ANA ZEMİNİ”nini, her Barış-Çözüm yanlısı siyaset tekrar ederse, GELECEĞİMİZİ YENİ ZEMİNE TAŞIMA irademiz önündeki en tehlikeli engeli bizzat onlar tarafından konmaktadır.

“SİLİHTAR VE DİANELLOS SİYASET ANA ZEMİNİ”ni geleceğimizle ilgili hiçbir şey değişmez ve hiçbir sorunumuz çözülmez.

(Devam edecek)

  • Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Yeniçağ Gazetesinin editöryal politikasını yansıtmayabilir 
- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
355AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin