Yaşanır mı o çaresizlik bir kez daha,
Keçiören’e bakarak.
“ip”in ucunda üç ışık,
Ha söndü, ha sönüyor. (6 Mayıs 1972 Küçükesat-Ankara)
Onlar, Kendinden doğan tarihin özneleriydiler.
Yalnızca kendi bireysel yaşantıları için var değildiler.
Namluya sürülmüş kurşun,
Patlamaya hazır bombaydılar.
Kendilerine güvenleri sonsuzdu.
Kendi bireysel yaşamlarını hiçe sayarak bir insanlık ülküsüne bütün varlıkları ile bağlanıp onu kendilerinde bir tutku olarak içselleştirdiler.
Yepyeni bir dünya kuracaklardı,
Koyuldular işe, Denediler;
Yenildiler, ama YILMADILAR. …
“ONLAR”ın yaktığı ,
“İÇSELLEŞTİRİLMİŞ TUTKU”,
“İNSANLIK ÜLKÜSÜNE BÜTÜN VARLIĞINLA BAĞLANMA SONSUZLUĞU”,
Toplumsal istençle birleştiği zaman,
İşte o zaman,
“DEVRiM”ler gerçekleşir.