Latin Amerika ülkelerindeki sola evrilen seçim sonuçları nedeniyle, en son Paraguay seçimi de merakla bekleniyordu. Özellikle, ülkedeki sol itifakın kazanacağı sonuçla, Latin Amerikada ABD direk faşist veya benzeri yönetimlerin durumu tartışmalarla hyükseleceği de kesindi. Önceden başlayan Şili, Bolivya, en son da Brezilya seçimleriyle birlikte yeniden Latin Amerika Penbe Sosyalist yörüngeye doğru kayıyordu. Hele benzeri olmayan Kolonbiyada sol adayın kazanması da konuyu iyice önemsetmeğe yetiyordu. Gerçi, Peruda kazanan Kastilyoyu önce parlemento darbesi ve sonra ordu gücüyle devirmleri de soru işaretleri olmadı deyil. Yine de Paraguayın kendine has özellikleri nedeniyle hafta sonu yapılan seçim önemliydi. Üstelik kısa zaman önce, Paraguayda sol merkezli aday Luga seçimi kazanmasına karşın, parlementoda çoğunluğu tutamadığı için, sivil darbeyle uyduruk gerekçelerle yönetimden alındı. Paraguayın buna benzer yaşanmışlığı da var. Onun için yapılan seçim geleneksel Korerado partisinin ufak kesinti dışında uzun zamandır yöyetiği ülkeden iktidarın cumhur başkanlığını kaybedip kaybetmemesi önemliydi. Buna dayanarak da belirli çevreler Paraguay seçimlerini merakla bekliyordu. Hele de sol kesim, yapılan itifaklarla da içine alınan liberal kesimlerle kazanılacak bir seçimin, Latin Amerika rüzgarında oldukça katgısı olacağı kesindi.***
Birkaç söz de genelden: Paraguay bizim için pek yabancı deyildir. Önemli askeri cuntası olan, işkence yapılması yanında birçok ülkeden işkence hyapmak için eğitime gidilen Latin Amerika ülkesidir. Yetmişlerde Paraguay hyapılan işkenceler ve oraya gidip işkence yapmayı öğrenen işkenceciler haberleriyle duyuluyordu. Brezilyanın komşusu olması ve başka ilişkiler önemliydi. Korerado partisi ülkeği elilerden beri yönetiyordu. Sadece İkibin başlarında kısa dönem Fernando Luganın seçimi kazanmasıyla ara verildi. Fernando rahip olup Katolik çizgideki Latin Amerika solcularındandır. Seçimi kazandıktan sonra özellikle yapmak istediği Toprak reforumu sonunda onu oligarşik yapı senatoda oy çoğunluğu sağlayarak, deyişik iftiralarla yönetimden uzaklaştırdı. Yeniden Korerado partisi yönetime oturdu. Bu koşullar Paraguayın ikibinler başında esen Penbe sosyalizim çizgisinde ikinci devrilen darbeyle ki liderdi. İlki Hondorasla başlandı. Ardından da Paraguayda devam edildi. Brezilyada Rusefi de yine uydurma manümülasyonlarla parlemento çoğunluğu ile devirdiler. Bolivya da eklendi. Görüldüğü gibi ABD yanlısı sermaye kesimi, Latin Amerika sol dalgayı genelikle darbelerle devirip kendi yönetimlerini kurdular. Şili ve Arjantinde seçimlerle olsa da sadece bir dönem sürdürebildiler. Paraguay ise galiba hariç diyecek durumdadır.
Hafta sonu Paraguayda seçimler yapıldı. Sadece başkanlık deyil senatodan valilere varan geniş yelpazede gerçekleştirdi. 3 önemli itifak vardı. Korerado parti ekseninde Penin ve sol ve merkezi sağla donanan ikinci itifak ile faşist eksenli itifaklar yarıştı. Koreradonun blokunun adayı Peni oyların Y.43 cıvarını alıp seçildi. Sol itifak ağırlıklı oylar ise Y.28 yakın, faşist blokun ise Y.22 yakındı. Bu durum Paraguydaki aynanın siyasal yansıtıcılığı oluyordu. Ayrıca senatoda çoğunluğu valiliklerin de yetmiştanesinden kırkını Korerado partisi aldı. Böylelikle ABD yanlısı darbeyle Kolonbiya ve Paraguay oluyordu. Paraguay ayrıca başka bir mücadelenin de alanıydı. Paraguay Tayvanla ilişkiyi kesmeyen Latin Amerika tek ülkesi olarak kaldı. Muhalif sol itifak adayı kazandığı zaman Çinle ilişkilerin öne çıkıp Tayvanla olan ilişkilerin kesileceği belirtiliyordu. Buda seçimlerde tartışılın dış politik önemli olaydı…
Paraguay, sonuçta Korerado partisiyle devam dedi. ABD en azından güneyde kendine direk bağlı bir ülkeyi tutmaya devam ediyor. Ülkedeki yolsuzluklar ve Neoliberal politikalar mafyalaşıp devam edeceği de kesin. Çin ise buraya da girmesi halinde ABD ile ekonomik rekabet de iyi bir yer alacaktı. Görüldüğü gibi Paraguay seçimleri salt içsel deyil uluslararası ilişkilerin de etkisi ile yapıldı.
Burada önemli bir durumu anlatmak gerekir. Özellikle son Latin Amerika seçimlerinde görünürde başkanlıkları sol kazansa da itifaklarla kazandı. Ayrıca, başkanları denetleyen parlemento çoğunlukları da muhalefet elindedir. Bu nedenle hareket alanı da daraltılmaktadır. Nitekim, Hondoras, Brezilya, ve Paraguayda başkanlar parlementolar tarafından devrildi. En son aynisi Peruda gerçekleşti. Valiliker ve belediyeler seçimleri de oluyor. Valileri başkanlar deyil halk oylamalarıyla sonuç alınıor. Bunlar bölgedeki rejimleri daha doğru değerlendirmek için bilinmesi gereken birkaç önemli unsurdur.
Kısaca, Paraguay yaratığı konuşma gündemi kadar, seçimlerle karşılık bulmadı. Korerado senelerin koltuğunu yeniden koruyup devam dedi. ABD memnun. Hem kendini eleştirecek başkandan kurtuldu hem de bölgedeki müttefikiyle daha rahat ilişki kurarak Çinin de bölgeye yerleşmesini orada durdurmaya çalışacak. Bu özellikleriyle Paraguay gün gele yine güncemize takılacağı kesin.