Bir uykusuz var gecede…
Uyuyamıyor geceleri
Canı sıkılıyor,
Bir bakıyor herkes yatmış
Uykusuzluk…
Dünyanın en isyancı ve insanı en insani arayışlara iten fikirlerinin insanı bulduğu zaman…
Sabah ezanını bir kere bile olsun duymayan o insan,
İşte o bir kere bile olsa insanlıktan nasibini alamaz… *
Sabah beş…
Allah bin kere belasını versin o beşlerin!
O sabah ki saat beşte,
Uyumazsınız ama çok rüya görürsünüz..
Unutmadığımız ama geçen hayatla,
Hayatın geçtiği ama günlerin bir türlü geçmediği
Karanlık bir çağ bu biliyorsun…
Bazen sabah uyanınca Batı Şeria’da bir anne oluyorsun
Bombaların uykularını böldüğü
Vücutlarını böldüğü bir bebek!
Bazı geceler aklıma takılıyor
Hep böyle, hep aynı yerde, hep aynı sorunlarla
Ertesi gün ne olacağı belli bir şekilde
Tekrar tekrar aynı seyleri yaşayarak mı geçecek bir ömür diye.
Sabah kalkıyorsun, sabah dünkü sabah,
Dünkü sabah yarınki sabah, o da bir sonraki yılın sabahı…
O kadar karışıyor ki günler bazen deliriyorum zannediyorum…
Kendini, bireysel olarak tanımamış bir insan toplumsal olarak da tanıyamaz
Kendini tanıdıktan sonra. Birey olarak yapamadığın şeylerin toplumsal sonuçlarını öğrendiğinde,
Tek parlayan ışığın kendinin olmadığını bildiğinde, saat gece dörtte
Kendine cesaretle yaklaştıktan sonra hatalarla sevaplarını tartıp yola koyulmaya karar verdiğinde,
O zaman iyi bir başlangıç için ilk adımı atıyor oluyorsun
Ay vurunca çatlatır göğsümdeki mahşeri,
Çünkü kavganın göbeğidir benim yerim…
Benim kavgamdır o aşk diye tanınan
Yüzüne ay kırıkları çarpıp uyan(a)sın sevdiğim**
Bize yazın : https://www.ykp.org.cy/iletisim/
*Zeki Demirkubuz
** İsmet Özel