Kıbrıs iktibasNiyazi KızılyürekDünya Medeniyet Krizi, Biz ise Yurt Sorunu Yaşıyoruz - Niyazi Kızılyürek

Dünya Medeniyet Krizi, Biz ise Yurt Sorunu Yaşıyoruz – Niyazi Kızılyürek

Orjinal yazının kaynağıyeniduzen.com
diğer yazılar:

20.yüzyılının başında dünya büyük savaşlara doğru sürüklenirken yerküremizin hallerini değerlendiren Stefan Zweig, bir yandan teknolojinin ve bilimin büyük adımlarla ilerleyişine dikkat çekiyordu, öte yandan da azgın bir milliyetçiliğin ve ırkçılığın yükselişe geçtiğini ve bunun da savaşları neredeyse kaçınılmaz kıldığını söylüyordu.

21.yüzyılın ilk çeyreğinde dünyamızın hallerine baktığımız zaman tablonun hiç de iç açıcı olmadığını görürüz.

Teknolojinin baş döndürücü gelişimi, örneğin yapay zekanın hayatın bütün alanlarına girmiş olması gibi çarpıcı gelişmelerin yanı sıra, vahşetin yaygınlaşması ve durmak bilmeyen savaşlar karşısında uluslararası topluluğun çaresiz kalması, insanlığı bilinmezlikle beraber derin endişelere sevk ediyor.

Çok açıktır ki, bir “medeniyet krizi” yaşıyoruz:

-eşitsizlikleri büyüten bir globalleşme,

-işsizler ordusunun büyümesi,

-hayat pahalılığı,

-iklim krizi ve ekolojik sorunlar,

-milliyetçilik, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslamofobinin yükselişi,

-şiddetin yaygınlaşması,

-mülteci akını ve mülteci karşıtlığı (mülteci almak istemeyen AB üyesi devletlerin mülteci kabul edenlere “mülteci-başı” 20 bin Euro ödemesi gibi inanılmaz uygulamalar),

-tüketim çılgınlığı,

-Daha fazla kar, sınırsız para tutkusu,

-sanatın ve sanatla beraber her şeyin ticarileşmesi,

-açlık,

-homofobi,

-toplumsal cinsiyet eşitliğine karşı çıkış,

-cinsiyetçilik,

-dinsel ve etnik fanatizm,

-egosantrizm ve narsisizm,

-bireysel özgürlüklerin gerilemesi,

-sosyal medya çılgınlığı,

fake news dalgası,

-görünür olmakla var olmanın yer değiştirmiş olması,

-analitik ve eleştirel aklın gerileyişi,

-her şeyi aklayan sınırsız bir relativizm,

-hakikat-ötesi demagoji,

-siyasi elitlerin içi boş popülist söylemleri,

aşırı sağın yükselişi,

-Ve insanlığın vicdanını yaralayan savaşlar…

Bu listeyi sonsuza kadar uzatmak mümkündür. Bu türden ciddi sorunlarla karşı karşıya olmamız bir yana, en vahimi, medeniyet krizini aşacak çareler üretemiyor olmamızdır.

Aklın, vicdanın ve etiğin yok olmaya yüz tuttuğu bir yerdeyiz…

Uluslararası kuruluşların işlevsiz olması, çok-kutuplu dünyada devletlerin iştahlarının kabarması ve bunun dizginlenememesi, insanlığı felaketlere sürüklemektedir.

Uzun lafın kısası, binmişiz bir alamete gidiyoruz kıyamete…

Bizim buranın hallerine gelince…

Fazla söze gerek yok!

Biz bölünmüş bir ülkede, bölünmüş zaman ve mekanlarda yaşıyoruz.

Tam altmış yıldır çözemediğimiz Yurt Sorunundan mustaribiz.

Parçalanmış coğrafyamızdan bir yurt yaratamıyoruz.

Hem medeniyet krizi hem de de Yurt Sorunu yaşıyoruz…

  • Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Yeniçağ Gazetesinin editöryal politikasını yansıtmayabilir 
- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
5,999BeğenenlerBeğen
796TakipçilerTakip Et
1,253TakipçilerTakip Et
354AboneAbone Ol

yazılar

Yeniçağ Podcastını dinleyin