Güney’de İngilizce yayımlanan Cyprus Mail internet gazetesinde 21 Şubat’ta Turgay Avcı’nın diploma tartışmalarıyla ilgili bir haber çıktı. Tom Cleaver imzalı haberde “Beyrut Amerikan Üniversitesi’nin açıklamasına göre Avcı’nın diploması gerçektir” deniliyordu.
Şimdi gelelim ilgili haberdeki eksiklere ve çarpıtmaya müsait noktalarla, Cyprus Mail’e sorulması gereken bazı sorulara:
1-Ülkemizi 16 aydan fazladır meşgul eden diploma tartışmasında bugüne kadar hiç kimse “TURGAY AVCI’NIN DİPLOMASI SAHTEDİR” DEMEDİ. Kendisinden, yasa ve tüzüklerimize göre yurtdışından diploma alanların denklik için sunması gereken diğer belgeler istendi. Avcı bu belgelerin hiçbirini sunmadı, hatta diplomasının aslını bile 1 yıldan uzun bir süre göstermedi. Diploma ancak mahkeme sürecinde çıktı ortaya. Yani, TARTIŞILAN VE MAHKEMEYE TAŞINAN KONU TURGAY AVCI’NIN DİPLOMASININ GERÇEK OLUP OLMADIĞI DEĞİL DİPLOMANIN YASAL DENKLİK ŞARTLARINI KARŞILAYIP KARŞILAMADIĞIDIR.
Acaba Cyprus Mail muhabiri hazır Beyrut Amerikan Üniversitesi’ni aramışken neden not döküm çizelgesi gibi Avcı’nın 4 yıllık eğitim aldığının kanıtlayacak diğer belgelere dair soru sormadı? Hadi belgeleri sormadı, “Okulunuzda lisans değil önlisans eğitimi aldığı da iddia edilen bu kişi bu diplomayı okulunuzda kaç yıl okuyarak aldı?” diye bile sormamasının sebebi neydi?
2- Cyprus Mail muhabirine bilgi veren Beyrut Amerikan Üniversitesi kaynağı kimdir? Bir üniversitenin öğrenci işleri birimi için son derece alelade bir konuda açıklama yaparken neden ismini gizleme gereği duymuştur ya da Cyprus Mail muhabiri neden ismini yazmamıştır?
3- Ortada tartışılması mümkün olmayan çok basit bir gerçek vardır. Yurtdışından diploma alanlar KKTC’de denklik alabilmek için diplomanın aslı ile birlikte not döküm çizelgelerini (transkript) ve istenildiğinde yurtdışı giriş çıkış kayıtlarını da sunmak zorundadır.
Turgay Avcı eğer başından beri kendisinden istenen transkript ve ülkeye giriş çıkış kayıtlarını verseydi 16 aydır süren bu diploma krizi hiç yaşanmayacaktı. Acaba Avcı bu belgeleri neden vermedi veya veremedi de üniversite sisteminin prestijine bu kadar zarar veren tartışmalara nokta koymadı? Cyprus Mail bu soruyu Avcı’ya sormayı düşünür mü?
4-Bir gazeteci diplomanın hangi ek belgelerle birlikte geçerli sayılacağını ya da denklik şartlarını bilmeyebilir. Ama olayı ele alırken detaylı araştırma yapmak ve tüm tarafların görüşlerini almak zorundadır. Avcı’nın Kıbrıs Postası TV’ye verdiği demeci birebir alıntılayan Cyprus Mail muhabiri, Avcı’nın diplomasının denklik şartlarını karşılamadığını ortaya koyan raporu Cumhurbaşkanı Tatar’a sunan ve Avcı tarafından mahkemeye verilen 4 YÖDAK üyesinin görüşlerini neden almamıştır?
5-Cyprus Mail muhabiri, haberini Avcı’nın Beyrut Amerikan Üniversitesi’nden aldığı diplomanın gerçekliğiyle sınırlı tutup diğer ek belgelerden söz etmediği gibi tartışmaların sadece lisans diplomasıyla ilgili olduğu izlenimini veriyor. Oysa durum bundan daha kapsamlıdır. Evet, Avcı’nın elektrik mühendisliği mezunu olabilmesi için gereken 40 dersi aldığını gösteren transkript ortada yoktur. Lakin, sonradan yüksek lisans yaptığı Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde almak zorunda olduğu fark derslerini gösteren transkript de yoktur. Elektrik mühendisliği lisans derecesi olan birisinin işletme yüksek lisansı yapabilmek için bazı fark dersleri de alması gerekir. Bu dersleri aldığına dair belge de ortaya çıkmamıştır, belki Cyprus Mail muhabiri bu konuyla da ilgilenmek ister.
6-Basit bir Google araması bile aralarında Beyrut Amerikan Üniversitesi’nin de bulunduğu birçok Lübnan üniversitesinin adının yıllardır sahte diploma soruşturmalarıyla anıldığını gösteriyorken, Cyprus Mail’in bu noktaya hiç değinmemesi de bir eksiklik değil midir? Acaba bu durumun, Beyrut Amerikan Üniversitesi’nin Baf’ta da kampusu olmasıyla bir ilgisi var mıdır?
7- Cyprus Mail’in haberinin en büyük eksikliklerinden biri de Turgay Avcı’nın soyadıyla ilgili tartışmalara hiç değinmemesidir. Avcı’nın diplomasında, Turgay Salih Zeki isminin yazdığı görülmüştü. Ancak Avcı, 1974 yılından sonra Kuzey’deki geçici hükümet tarafından çıkarılan soyadı kanunu kapsamında, Turgay Zeki olan ismini Turgay Avcı olarak değiştirmişti. Kıbrıs kütüklerine de geçirilen bu değişikliğe rağmen Avcı’nın Beyrut Amerikan Üniversitesi’nden 1985 yılında Turgay Salih Zeki ismiyle nasıl diploma aldığı bilinmiyor. Haberde bu mesele hiç yok. Halbuki Cyprus Mail, doğum kayıtlarına, nüfus kütüklerine rahatlıkla ulaşabilirdi. Ayrıca bu kişinin hangi isimle Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu aldığını ortaya koyarak, tartışmalara yeni bir boyut katabilirdi.
İşte kısacık bir haberin ortaya çıkardığı 7 temel soru.
Durum ortadayken Cyprus Mail’in bunları görmezden gelip, “Üniversiteye sorduk diploma gerçektir” diye haber yapması 80 yıllık bir basın kuruluşuna yakışmayan bir gazetecilik ayıbıdır, affedilemez bir eksikliktir.
Cyprus Mail eğer gerçekten gazetecilik yaptığı iddiasında ise tüm bu eksik noktaları tamamlayacak bilgileri de araştırmakla, tüm tarafların görüşlerine başvurmakla mükelleftir.
Şunu da söylemeden geçmeyelim, Cyprus Mail muhabiri ya da başka bir Rum gazeteci bu yazıyı okuduktan sonra “Peki kardeşim, bizim yapmamızı istediğin şeyleri Kuzey’deki gazeteciler neden 16 aydır yapmıyor?” diye sorarsa verecek cevabım yoktur.
Şimdi gelelim diğer sorulara…
Her şeyden önce, bayram değil seyran değil, eniştem beni niye öptü? Yani, bir Rum gazetesi, işgal rejimi saydığı bir devletin üniversitelerle ilgili en üst düzey kişisinin diploma tartışmalarıyla ilgili neden topa girdi? Olayla bugüne kadar ilgilenmeyen gazete Avcı’nın diplomasıyla ilgili polis araştırması raporunun mahkemeye sunulmasına tam da 5 gün kala neden böyle ısmarlama kokan ve aklama amacı güden bir haber yapma ihtiyacı duydu?
Ayrıca haber neden Cyprus Mail basılı nüshasında kullanılmadı da yalnızca internet sitesinde yayımlandı? Lafı dolandırmadan söyleyeyim; tek amaç Kuzey’dekilere okutmaktı. Zaten Cyprus Mail haberi yapar yapmaz, Güney’den gelen her haberi doğru kabul eden bazı “muteber gazetecilerimiz” sazan gibi atlayıp, “Meğer Avcı’nın diploması gerçekmiş” diye tuhaf tuhaf şeyler yazdılar. Aylardır tartışılan şey diplomanın gerçek olup olmadığıymış gibi…
Eğer amaç işaret fişeğini Güney’den çakıp Kuzey basınında Avcı lehine bir hava oluşturmak idiyse, başarılı olduklarını söyleyebiliriz. Müstemleke halkı psikolojisi içindeki, Rum kompleksinden kıvranan bazı federasyon takıntılı gazetecilerimiz sağ olsun!
İşte ülkemizin iki yakasındaki basının hali budur.
