Atmış sonunda dünyada özellikle Batı Avrupa ve Amerikada öğrenci hareketleri canlandı. Siyasal mesaj, değişim idi. Başka bir dünya ve Savaşa karşı hedefleriyle sokağa çıktılar. Ünüversitelerde ayaklanmalar oldu. Ayni anda, Ortadoğuda da yeni isyan dalgası yükseliyordu. Tuhaf gelecek şekliyle Sürgündeki Filistin hareketiydi. Ortadoğu Atmışyedi savaşıyla yenilen arap milliyetçiliğin yaratığı boşluğu, çok geçmene Ortadoğu gerçeği güncelleştiriliyordu. İsrail develti kurulurken, vatansız brakılan Filistinliler ek olarak Atmışyedi savaşıyla işkal ve sürgünle yeni katılımlarla adeta önemli sayıya da ulaştılar.
Bu gerçeklik, Filistinlileri kendi seslerini duyurtma zorunda braktı. Demeç veya diplomasğ sökmmüyordu. Derkesn eylemlerle adeta uaçak kaçırmaya dek yapılanlarla Dünya Filistin gerçeğini duyuyordu. Bu duyurma ile Batıda yükselen öğrenci ayaklanmaları ortaklaşıyordu. Batıda Filistin destekleme eylimlerinden öteye gidilerek, işkale karşı savaşmak için Filistine batıdan aydın ve devrimci gençler de katıldı.
Ayni dönemde Türkiyede de sol hareket canlanıyordu. Devrimci çizgideki sosyalist gelişme Filistinle de buluştu. Anti Emperyalist çizgili sosyalist anlayışın enternaasyol boyutu da katılınca, Türkiyeden de devrimciler savaşmak için Filistinin sürgündeki kamplarına gitiler. Filistin içi ayrışma nedeniyle gerek batıdan gerek Türkiyeden giden devrimciler FHKC ağırlıklı kamplarda yerini aldı. Deniz Gezmiş ve birçok devrimci bu yol ile Fİlistine gidip israile karşı savaştılar. Not: ayni dönemde Türkiyede okluyan ve kendini ilerici devrimci çizgide konumlanan insanlar da Fİlistine yolculuk yaptı.
*****
Denizler ve öteki devrimciler Filistinde savaştılar. Enternasyonal dayanışmanın örneği oldular. Türkiye sol eksenli sokak gösterilerinde Filistin resmen yerini aldı. Bu arada Fayık Bulut gibi günümüz aydın yazarlar da zamanında Filistin kamplarına gidip orada İsrail tarafından tutuklanıp hapse dahi atıldılar.
Bu koşullarda yaşanan Yetmiş Filistin ekseni, sadece İsrail ve batı emperyalistler tarafından değil arap devletleriyle de sürgündeki kamplar yerlenir edildi. Yetmişte Ürdünde özellikle FHKC etkinliği nedeniyle tarihi kara Eylül katliyamıyla binlerce Filistinli katledildi, on binlercesi de yeni sürgüne gönderildi. Devamında Yetmşdört sürecinde Suriye Lübnana girip yine FHKC ağırlıklı önemli Filistin kampu Tezağatarı yerlebir yaptı. Türkiyedeki karşılığı da “Emperyalizmin mezarı, Telzağatar” sloganlaşması oldu.
****
Aradan yıllar geçti. Yıl 2024.. Bu defa Gazze soykırım çenberine alındı. İsrail Ekim ayından beri sürdürdüğü katliyamda otuzbeşbin kişiyi nkatleti. Filistin konusu yine gidrek evrenselleşiyor. Fakat bir eksik var, ne Ortadoğuda devrimci hareketler güçlü nede sosyalist sistem var. sistem daha rahat. Fakat, yine yıllar öncesindeki Viyetnam savaşlı benzer tepkiler başladı. Amerikan ünüversitelerinde Filistin soykırıma karşı tepkiler başladı. Başlangıç, Kolonbiya ünüversitesinin de olması kimisi şaşırtı. Atmışbin dolar yılık ücertiyle elit kesimin çocukları okumasına rağmen, öğrenciler hem de israilin soykırımını en net destekleyen ABD devletine rağmen, direnişe geçtiler. Bu yeni Amerikan öğrenci ünüversitelerine yayılıyor. Ama eksik olan dü nyadaki sol hareketin zayıflığı. Yine de kamuoyu eksenindeki güçlenme yayıldıkça Amerikanın ayni politikada direnip direnemeyeceği sorusu da başlar.
Yetişlerde ayni dönemde Türkiyede Denizler gerçeği ile olay yayıldı. Üstelik Filistin hareketinin merkezi sürgünler olup değişik ülkelerdeki dağınıklıktı. Fakat, şimdi İsrail işkali altındaki hem de Gazze bölgesine karşı yapılıyor. Daha zor ulaşma ile İsrail gerçeği var. katliyam ise daha soykırımlaştırılarak yapılıyor. Dünyada o dönemki Filistin karşılığı da yok. Ama şimdi de Amerikan ünüversitelerindeki başlayan eylemler sert baskılara karşın devam ediyor. Ama kamuoyu oldukça duyarlık derecesi az. Hele zamanında Ortadoğu devrimci hareketler desteği şimdilerde yok. Ve tekrar edelim, bu defa sorun işkal altı topraklarında yaşanıyor.
****
Bu gelişmeler bize Filistin sorunu konusunda gelinen aşamayı anlatmaya yeter ve artar. Probaganda gücü ve karşıt seçenek gerçekleri nedenli önemli olduğunu hatırlatır. Denizlerin neden 52 idamlarının onca zaman aşamında hatırlandığını da kanıtlamaktadır. Enternasyonal ve yerelin bütünleştikçe daha dayanışmalı önemini de anlatacaktır. Ne yazık günümüzde Deizleri anarken, zamanında onların idamını resmen isteyyenlerin dahi savunarak içeriklierini oşaltığı da öteki sızlatan gerçektir. Denizler mücadelerinde devrimci ve sosyalistdiler. Bunu hem türkiyede hem de Fİlistinde kanıtladılar. Yeniden onları saygıyla Denizler gibi anıyorum. Eksikliklerin de nedenli aıtıcı ve önemli olduğu da ortada.
Peki Filistin yakın tarihle yanyana koyunca, neyi işaret ediyor?